Küçük yaşlarımızdan itibaren sabahları yataktan erkenden kalkıp günün koşuşturmacasına karışmamız için bir nedenimiz var; ‘’iyi bir iş” e sahip olabilmek. Peki size desem ki iyi bir işe sahip olmak uğruna nelerden fedakarlık yapabilirsiniz ya da başka bir deyiş ile yaşamınızı sürdürmek, para kazanmak için insanlığınızdan ve önem verdiğiniz değerlerden vazgeçebilir misiniz? Hayır mı? Öyleyse kim o zaman bu devamlı insanlığından kaybedenler?  Şimdi müsadenizle bu soruları oyun boyunca büyük bir gizemle adım adım ve devamlı ters köşelerle cevaplayan, işlerini çok iyi yapan bir kadronun yeni oyunlarını anlatmak ve eğer başarabilirsem sizleri etkileyip bu oyunu izlemenize aracı olmak istiyorum.

Grönholm Metodu Jordi Galceran tarafından 2003 yılında kaleme alındıktan sonra bu yıl Sinan Pekinton’un yönetmenliğinde Ankara Devlet Tiyatrolarında sahneye taşındı. Bana kalırsa bu oyunu en güzel anlatan iki kelime; sadelik ve gerçeklik. Tek perdelik bu oyunda izlemeye alışık olduğumuz diğer oyunlar gibi dekor devamlı olarak değişim göstermiyor, her anlamda tam bir sadelik yaratılmış. Örneğin algınızı oyundan dağıtacak kadar oyuncu ve müziklede karşılaşmayacaksınız bu oyunda. Salona girdiğinizde sizi karşılayacak dekor; bir masa, dört sandalye, dört saat ve dört oyuncu olacak. Oyucu kadrosuna gelecek olursak; ‘’Fernando’’ Cüneyt Mete,  ‘’Enriqua’’ Deniz Gökçe Yersel, ‘’Carlos’’ Ünsal Coşar,  ‘’Mercedes’’  Nur Yazar tarafından canlandırılıyor. Hikayesi işe alımda grup mülakatı süreci ve kişilerin bu rekabet ortamında aldıkları kararlar. Fakat esas olarak değindiği nokta her türlü şiddetin, tacizin ve sömürünün normalleştiği iş hayatında, neyin doğru olduğunu sorgulamayı atık bırakıp bir başkasını kendimize kurban seçerek var olabilir miyiz? Çalışanların yetenekleri, tecrübeleri ve insani özelliklerinden çok her şeye rağmen ayakta kalabilme ve bir diğerini alt edebilme becerileri  üzerine kurulmuş bu düzende, düzen dışında kalarak kendimiz olmaya devam edebilir miyiz? 

İş dünyasından hayatımızın her alanına yayılmış bu çarpık sistemde, ‘’ iyi bir insana benzeyen’’ ‘’iyi bir insan’’ olarak kalabilmemiz dileğiyle. 

Meraklısı için : İspanyol yapımı The Method filmide yine Grönholm Metodunu konu alıyor.