Boşluğun avucunda topuklarım
Uçuruma sevdalı kanrevan yeminlerle
Sırtımda kursun basımda akıl belası
Bakir topraklarda damıtılmıs darbelere meyyal
Sırça köşke mizansız kuruntular,
Girdabı etkisine bi halka daha katmaya
And içmis kuytu suskunlukta
Dalgaların sen aynalarında seyr halinde
Duvarlarıma enkazla..
Tamda sırasıydı yalınayak kalmanın
Cümleboyu kalabalıkların adını kodladım
Ortalama bi yığından öteye geçmedi
Batmakta olan Geminin mürettabatında
Ölenlerin sayısının bi fazla oluşunun manasız ehemmiyeti
Varlıgın gerdanını süslemiş çıkıntıdan habersiz...
Okyanusun en dibinde asfalt kokusunda..
Kelebegin kozasına vedasına konu olmus Umut vebası
Harç olmus ömür yola revan
Ne giden varmıs ne kalan ölmüs
Saksıya düsen cenine meyvesinden bi bal
Zehrinin faydasından habersiz yılana inat
Pişkin sızıya nazır nefes aldık imtihanın yazgısından
Zaman geldimi ağızlarda ıslanmamıs baklalar
Felç geçirmiş dudağımda
Kaldırımların kaldıramadığına inatla..
Uçuruma meyyal mecalsiz adımlar
Zembille inenden beklentisiz iniltiye selamla
Umutlar önceden yazılmıs siire nazar..
Boynu süslü kelimelerden Salınır kandillere