Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nin (AIMA) bu sene 6.’sını düzenlediği Ayvalık AIMA Müzik Festivali, 23- 26 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek. Festival, İstanbul Flüt Topluluğu’nun konseriyle başlayacak. Akademisyenler ve seçkin flüt sanatçılarından oluşan grup Dvorak, Tchaikovsky, Boismortier gibi sanatçıların eserlerinin yanı sıra Astor Piazzolla’nın tango klasiklerini ve genç piyanist Orçun Orçunsel’in düzenlemeleriyle Türk Müziği’nin sevilen eserlerini seslendirecek.

​Festival, Semplice Quartet ile AIMA Festival Orkestrası’nın Oda Müziği Konseri ve Alexander Rudin yönetiminde gerçekleşecek konserlerle devam edecek. Ayrıca konserlerde genç arpistler Yonca Atar ve Alara Acar, Ravel, Debussy ve Caplet’nin eserlerini çalacak. Festivalin kapanışını Del Mundo adlı projesiyle Anadolu Nefesli Beşlisi yapacak. 

Bu sene ‘Ahşap ve Cam’ temasıyla 20.’si düzenlenecek Uluslararası Büyükçekmece Kültür ve Sanat Festivalinde, heykeltıraş ve ressam Ayhan Tomak’ın Barış ve Hayat adlı sergisi açılışı yapacak. 26 Temmuz’da açılışı yapılacak sergiyi sanatseverler 3 Ağustos’a kadar gezebilecek.

​Sanatçı Ayhan Tomak, 2000li yıllarda ahşabı temel malzeme alarak heykel çalışmalarına başladı. Geçmiş yıllarda edindiği ahşap yontu ile ilgili bilgi ve deneyimlerini heykellerinde kullandı. Tomak’ın ilk kez sanatseverlerle buluşacak ahşaptan yapılma eseri Hayat Ağacı, dünyadaki barış ihtiyacına dikkat çekmeyi amaçlıyor.

Sakıp Sabancı Müzesi’nin düzenlediği “Müzede Sahne” etkinliği, 24 - 28 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek. Emre Koyuncuoğlu’nun sanat yönetmenliğini üstlendiği etkinliğin bu seneki teması “Şiirselleşmiş Beden” olacak.

Gösteri sanatlarının temel malzemesi “bedenin” şiirle / sanatla ilişkisinde nasıl değiştiği, kendini dillendirdiği ve dönüştüğüne somut ve soyut olarak tanıklık edeceğimiz pek çok performans Fıstıklı Teras’ta kurulacak platformda ve müzenin farklı mekânlarında izlenebilecek.

Etkinlik Programı:

Açılış Konuşması: Dikmen Gürün – “Kent ve Sanat ya da Kültürel Kimlik Dokusunun Renk Renk Örülüşü”

Saat: 20.00 - Yer: Fıstıklı Teras

Oyun: Yaşamaya Dair – Dostlar Tiyatrosu / Genco Erkal

Saat: 20.45 - Yer: Fıstıklı Teras

Atölye: “Absürdün Şiirsel Bedende ve Beden olarak Kentte Varoluşu / İstanbul’da Beckett Okumaları”

Atölye Yürütücüsü: Selvin Yaltır - Uygulama: Selim Can Yalçın, İpek Taşdan, Emre Koyuncuoğlu

Saat: 14.00 – 18.00 (Atölye) / 19.00 (Sunum) - Yer: Sicimoğlu Yalısı

Sahne Tasarımı Sergisi: SSM Resim Koleksiyonu’ndan Abidin Dino - Gertrude Stein’ın “Faustus Lights the Light” Operası için Sahne Eskizleri

Sergi Açılış Söyleşisi: “O Güzel İnsanlardan Abidin Dino” - Zeynep Oral

Saat: 19.30 - Yer: Atlı Köşk

Oyun: Yüzyılın Evi – Galata Perform

Saat: 20.45 - Yer: Fıstıklı Teras

Parti: “Çevremizdeki Çocuklarla Tanışma ve Üretme Buluşması”

Buluşmayı Yönlendiren Sanatçılar: Ece Öz, Zeynep Ender İge

Saat: 15.00- 17.00 - Yer: Sera Atölye

Panel: “Kenti Şiirselleştirmek / Kentte Gösteri Sanatları Aracılığıyla Sanatsal

Alan/Mekân/Boşluk Yaratmak”

Moderatör: Zeynep Uğur Konuşmacılar: Emre Yıldızlar, Denizhan Çay, Yeşim Özsoy, Emre Koyuncuoğlu

Saat: 18.30 - Yer: Sera Atölye

Oyun: Tehlikeli Oyunlar – Seyyar Sahne

Saat: 20.45 - Yer: Fıstıklı Teras 

Dans: “Uvakuva ya da Gelecekten Dualar”- Aslı Bostancı

Saat: 19.30 - Yer: Bahçe

Oyun: Yaralarım Aşktandır - Nazan Kesal

Saat: 20.45 - Yer: Fıstıklı Teras

Otobiyografik Anlatım: “Aksiyon Mimarisi” Paneli-Mehmet Sander

Saat: 17.00 - Yer: Konferans Salonu

Performans: “Görelilik Üzerine veya Göre” – dadans ve Sabancı Üniversitesi Tiyatro Kulübü iş birliğiyle

Saat: 19.00 - Yer: Bahçe

Söyleşi: “Bir Yazar Olarak Gertrude Stein ve Paris Dönemi”- Pelin Batu

Saat: 20.00 - Yer: Atlı Köşk

Günümüz edebiyatının gelenekle yenilikçiliğin ötesine geçen yazarlarından Lauren Groff’un Amerikan Ulusal Kitap Ödülü finalisti kitabı Yazgı ve Gazap, Begüm Berkman’ın çevirisiyle, İthaki Yayınları tarafından 25 Temmuz'da yayımlanacak.

Groff; 2017’de Granta dergisi tarafından en iyi genç Amerikalı yazarlar arasında gösterildi, kitapları New York Times çoksatanlar listesine girdi ve 2018’de Guggenheim edebiyat bursuna layık görüldü. Bu kitap, aşkın, yalanların, daha önce eşi benzeri görülmemiş bir kudretin, herkesin kıskançlıkla izlediği bir Âdem ile Havva’nın hayatın kendisi kadar tehlikeli hikâyesini anlatıyor.

Her hikâyenin iki tarafı vardır. Her ilişkide iki ayrı bakış açısı. Belki de iyi bir evliliğin sırrı doğrular değil de yalanlardır. Şeytan tüylü çapkın Lotto ile etrafı sırlarla örülü Mathilde, gizlice evlendiklerinde sadece yirmi iki yaşında, uzun boylu, yaratıcılıkla dolu, cazibeli ve birbirlerine delicesine âşık iki gençtiler. Muhteşem olmak alın yazılarıydı. Lauren Groff, bir evliliğin yirmi dört yıllık hikâyesini anlatırken hiçbir şeyin beklendiği gibi gerçekleşmeyeceğini ve burnumuzun ucundaki bu gerçeği anlamanın ne kadar zor olduğunu anlatıyor.

Küratörlüğünü Performistanbul’un üstlendiği, Leman S. Darıcıoğlu’nun B2 evinde gerçekleştireceği Eksiğiyle Tamam adlı performans, 01-31 Ağustos tarihlerinde canlı yayınla Bilsart’ta yayımlanacak.

Proje kapsamında ilk kez Ağahan ödüllü, Ayvacık Büyükhusun köyünde bulunan B2 Evi’nde uzun süreli bir performans sergilenecek. Darıcıoğlu’nun performansı ağustos ayı boyunca haftada 6 gün, 6 saat devam edecek ve bu süreç Bilsart’ta canlı olarak iki farklı lokasyondan gösterilecek. Sanatçı performansına her gün altı yüzeyli bir zarı atarak başlayacak ve gün boyu ne yapacağını zar belirleyecek. Zarın üstünde yer alan her simge, sanatçının belirlediği farklı bir eyleme işaret edecek.

​Assos’ta gerçekleşecek ve izleyiciye açık olacak performans, Bilsart’ın İstanbul’da bulunan mekânında ve Performistanbul Youtube kanalında canlı olarak yayımlanacak. 

Nazım Hikmet’in hayatını anlatan Merhaba Güzel Vatanım’ın senaryosu Ahmet Ümit imzası taşıyor, yönetmen koltuğunda ise Cengiz Özkarabekir oturuyor. Nazım Hikmet’e Yetkin Dikinciler’in, Ahmet Ümit’e ise Serkan Altıntaş’ın hayat verdiği filmin ilk tanıtımı geçtiğimiz günlerde yayımlandı. Film, 22 Kasım’da Türkiye’de vizyona girecek.

​Merhaba Güzel Vatanım, Nazım Hikmet’in Moskova’ya varan yolculuğunun, Ahmet Ümit’in hayatı ve 1980’li yıllarda Moskova’ya gidişi üzerindeki etkilerini anlatıyor. Tarihten önemli kesitlerin de yer aldığı film, zorlu maceraların dramatik yanlarını gösterirken sanat ve edebiyatın kurtarıcı gücüne de dikkat çekiyor.

Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği, film, sahaf, çizgi ve caz festivallerini bir araya getirmeyi hedefleyen KADFEST, 22 Temmuz’da Kalamış Park’ında Yıldızlar Altında Sinema Programı ile başladı. 22- 28 Temmuz tarihleri arasında dev perdede 7 gece boyunca 7 ülkeden 7 film gösterilecek. Etkinliğin onur konuğuysa El Jaida (Kadınlar Koğuşu) filminin yönetmeni Selma Baccar.

Program kapsamında Charlie Chaplin’in ilk uzun metraj sessiz filmi The Kid (Yumurcak), Türkiye’de ilk kez açık havada orkestra müziği eşliğinde Kadıköy Belediyesi Sinematek/Sinema Evi’nde gösterildi. Filme, Orçun Orçunsel’in yönettiği Avrasya Filarmoni Orkestrası bizzat Chaplin’in kendisinin bestelediği müzikle eşlik etti. Diğer gösterilecek filmler arasında; Giuseppe Tornatore’nin Cinema Paradiso (Cennet Sineması), Fernando Solanas’ın Tangos, The Exile Of Gardel (Tangolar ve Gardel’in Sürgünü), Jacques Demy’nin Umbrellas of Cherbourg (Cherbourg Şemsiyeleri), Wong Kar-Wai’nin In the Mood For Love (Aşk Zamanı), Selma Baccar’ın El Jaida (Kadınlar Koğuşu) ve Başar Sabuncu’nun Zengin Mutfağı filmleri yer alıyor.

Festival, 22-27 Ağustos tarihlerinde İstanbul Kadıköy Lisesi ve Kadıköy Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinin bahçelerinde Çizgi ve Sahaf Günleri ile devam edecek. Atölye çalışmaları ve söyleşilerin yer alacağı festivalde, ikinci el kitapseverler ve koleksiyoncular için mezatlar da düzenlenecek. Barış Manço Kültür Merkezi (BMKM), Barış Manço Müze Evi, Yeldeğirmeni Sanat Merkezi, Karikatür Evi, Gençlik Sanat Merkezi’nin yanı sıra Bayan Yanı gibi Kadıköy’deki özel mekânlar da hafta boyunca festival kapsamındaki sergilere ev sahipliği yapacak. Festivalde kitap koleksiyoncuları, çizgi roman, manga, karikatür yayıncıları ve sanatçıların yanı sıra Kunst Karikatür Müzesi yöneticisi Gottfried Gusenbauer, çizgi roman uzmanı Didier Pasamonik, kartpostal koleksiyoncusu Sarkis Karamanuk ile Kahire ve Bulak baskıları kitap koleksiyoncusu Aly Abdelwahab Elsayed gibi isimler de yer alacak.

​25-28 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek Caz Günleri ile festival sona erecek. Berlin Caz Orkestrası JayJayBeCe’nin açılışını yapacağı festival 4 gün boyunca Yel Değirmeni Sanat Merkezi ve Kalamış Parkı’nda yerli ve yabancı grupların katılımıyla devam edecek. Caz Günleri, TRT İstanbul Radyosu Hafif Müzik ve Caz Orkestrası ile Kerem Görsev konseriyle izleyicilere veda edecek.

Zafer Köse’nin, bir yılı aşkın bir sürede Zülfü Livaneli ile gerçekleştirdiği pek çok görüşmenin sonucunda ortaya çıkan Livaneli’nin Penceresinden, Doğan Kitap etiketiyle yayımlandı.

​Livaneli’nin Penceresinden, Livaneli’nin düşünce dünyasını açan ve sanattan tarihe, toplumbilimden siyasete uzanan bir nehir söyleşi. Livaneli, Batının kibri ile doğunun cehli arasında kalmış bir toplumu, Türkiye’yi, Türkiye’nin tarihini, kültürünü, siyasi ve toplumsal yapısını değerlendiren bir kitap sunuyor. Türkiye toplumuna ilişkin tarihten, Anadolu kültürünün derin bilgeliğinden, dünü, bugünü, yarını bir araya getirebilen bir analiz. 

Usta yazarların kalemlerinden çıkan kâbuslarla dolu metinlerin bir araya getirildiği Klasik Korku Öyküleri, Çınar Yayınları'nın korku, bilimkurgu, polisiye ve doğaüstü edebiyat eserlerinin yayımlandığı “Kara Çınar” dizisinin dördüncü kitabı oldu.

​​Öyküler dilimize Elif Ersavcı, Seda Ersavcı, M. Boran Evren, Berivan Özkoçak, Ahu Ayan, Kamucan Yalçın ve Yankı Enki tarafından çevrildi. Charlotte Perkins Gilman’ın feminist-gotik öyküsü “Sarı Duvar Kâğıdı”, Mary E. Wilkins Freeman’ın önemli eseri “Luella Miller”, hayalet öykülerinin üstadı M. R. James’ten “Mezzotint”, Ambrose Bierce’ın erken dönem eko-gotik eseri “Evdeki Asma”, Perceval Landon’ın unutulmaz hortlak öyküsü “Thurnley Manastırı”, F. Marion Crawford’ın korkunç “Çığlık Atan Kurukafa”sı, Arthur Morrison’ın tekinsiz mücevheri “Üst Kattaki Şey”, E. F. Benson’ın düşsel ve gotik şaheseri “Kuledeki Oda”, H. P. Lovecraft’ın, korku edebiyatı tarihinde dönüm noktası olarak kabul edilen, Cthulhu mitosunun nüvesinin ortaya çıktığı “Dagon” öyküsü bu derlemede bir araya geldi.

İtalyan çocuk ve gençlik edebiyatının Andersen ödüllü yazarı Luigi Ballerini’nin Türkçedeki ilk romanı Parlak Fikir Pastası, Nilüfer Uğur Dalay’ın çevirisiyle Günışığı Kitaplığı etiketiyle yayımlandı.

Ballerini, yaratıcı düşünebilen çocukların, hoşgörünün, saygının ve leziz pastaların egemen olduğu bir dünya kuruyor. Tadı damakta kalan sımsıcak karakterler ve betimlemeler mis kokular eşliğinde, bir pasta evinden içeriye davet ediyor. Tek tek her insanın duygu durumuna dair saygı ve hoşgörü sarmalı kuran roman, eşsiz bir yaratıcılık ve dayanışma evreni kuruyor; arkadaşlığı, dayanışmayı ve sevgiyi harmanlıyor. Dinamik ve renkli anlatımıyla okurlarını leziz bir mekânın etrafında toplayan yazar, "iyi" ve "güzel" uğruna birlikte hareket edebilmenin tarifini veriyor.

​“Marta, yaz tatilinde neler yapacağını düşünüp dururken yolu, bulunduğu sokağın griliğinde yemyeşil çiçek gibi açan bir pasta evine düşer. Kişilere ve durumlara özel, leziz pastacıklar yapan Euforbia Hanım'ın kursuna katılmaya karar verir. Babasının sorunlu öğrencisi Matteo'yu da kursa katılmaya ikna edince, pasta kremalı, krem şantili, meyveli, pudraşekerli nefis saatler başlar. Ancak, belediye bu gri sokağı tümden değiştirmek üzere kolları sıvamıştır!..”

​Görsel: Andrea Boatta