07 EKİM, SALI, 2025

“Kül Hem Öncesi Hem de Sonrası”

Sanatçı Deniz Pelister’in “Kül” adlı kişisel sergisi, 17 – 31 Ekim 2025 tarihleri arasında Studio Karaköy’de izleyiciyle buluşuyor. Gündelik yaşamın izlerini farklı formlarda görünür kılan sanatçının yeni sergisi, seyahatlerindeki gözlemlerine ve anılarından detaylara dayanıyor. Pelister ile sergisindeki katmanlar, temalar ve alt metinler üzerine sohbet ettik.

“Kül Hem Öncesi Hem de Sonrası”

“Kül”, sergi boyunca hem bir metafor hem de bir anlatım biçimi olarak öne çıkıyor. Sizce kül sanatsal üretim sürecinde hangi noktada beliriyor? Öncesi mi, sonrası mı?

Benim için kül hem öncesi hem de sonrası. Çünkü hayatımda da bazı şeylerin yanıp bitmesi gerekiyordu ki ben yeniden başlayabileyim. Kül, bir yandan geçmişi ve geride bırakılanları simgeliyor; diğer yandan bana yeni bir başlangıcın, yeniden doğuşun zeminini hatırlatıyor. Sanatsal üretim sürecimde de bu dönüşümün izlerini taşıyorum.

Gündelik hayatın figürleriyle yeni bir bağlam kurmak, onları hafıza ve bilinç akışı içinde sunmak... Bu yöntem sizin için bilinçli bir estetik tercih mi yoksa içsel bir yönelme mi?

Aslında bu süreç hem bilinçli hem de kendiliğinden gelişen bir şey. Gündelik hayatın figürlerini işlerken onların taşıdığı ortak duygular ilgimi çekiyor. İzleyicide tanıdık ama farklı bir his uyandırmak istediğim için estetik bir tercih diyebilirim ama çoğu zaman da içsel bir yönelme gibi kendiliğinden ortaya çıkıyor.

1. Ruhe vor dem sturm, tuval üzerine yağlı boya, 70 x 50 cm, Barselona, 2025
2. Spanish tits, tuval üzerine yağlı boya, 70 x 50 cm, Barselona 2025
​3. Verschmolzen, tuval üzerine yağlıboya saten leopar çerçeve, 65 x 65 cm, 2025

Renk kullanımınız özellikle dikkat çekici hem çok organik hem de sert geçişlerle dolu. Renkleri seçerken aklınızda bir atmosfer mi oluyor, yoksa süreç sizi oraya mı götürüyor?

Renkler benim için dönemsel bir takıntı gibi her yıl belli tonlara yoğunlaşıyorum. Son zamanlarda kırmızı ve pembe etrafında dönüyorum. Bu iki rengin işlere dramatik bir atmosfer kattığını fark ediyorum ve aynı zamanda kendi iç dünyamla da uyum sağlıyorlar. Kırmızı bana özellikle çok güçlü geliyor; aynı anda birçok duyguyu harekete geçiriyor. Kompozisyonları ise haftalarca zihnimde tartıp deniyorum, ardından tuvale aktarıyorum.

Kavramsal çerçevenizde zaman, çocukluk ve anı gibi katmanlar öne çıkıyor. Bu temalar arasında nasıl geçişler kuruyorsunuz?

Benim için bu temalar birbirini tamamlıyor. Çocukluk anılarım çoğu zaman zamanı hatırlatıyor, zaman ise anıları tetikliyor. Aslında hepsi iç içe geçmiş durumda; bazen çarpışıyor gibi görünseler de sonunda ortak bir duyguda birleşiyorlar.

1. İsimsiz, tuval üzerine yağlı boya, 150 x 110 cm, 2025
2. Zeitung, çerçeveli tuval üzerine akrilik, 55 x 40 cm, Tokyo, 2025
​3. Bir oda, tuval üzerine yağlı boya, 150 x 120 cm, Tokyo, 2025

Serginizdeki imgelerde Freudyen bir alt metin hissediliyor: Bastırılmış arzular, çocukluk imgeleri ve tekinsiz sahneler. Psikanalitik okumalar üretimlerinizde ne kadar etkili?

Freudyen bir alt metin benim için bilinçli bir tercih değil ama işlerimde bu okumalara açık kapılar olduğunu görebiliyorum çünkü her zaman anlam içeren anlara ve nesnelere odaklanıyorum ve bu da her insanda birbirinden farklı hisler uyandırmasına olanaklar sağlıyor. 35 yaşımda daha barışık, bilinçli ve sakin bir dönem yaşıyorum.

Sanatın “anı saklama” gücü ile “anı dönüştürme” potansiyeli arasında nasıl bir denge kuruyorsunuz? Sizce sanat daha çok hatırlatır mı, unutturur mu?

Benim için sanat anılarla barıştırıyor, iyileştiriyor ve sonunda her şeye rağmen güzel bir şeye dönüşüyor.

Deniz Pelister

Gelecek projeleriniz neler?

Aslında üç yıldır hayalini kurduğum şey bu solo sergimdi ve tamamen ona odaklandım. Sergiden sonrası içinse şimdilik hiçbir planım yok; sürecin beni nereye götüreceğini merak ediyorum.

0
191
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage