0 YAPILAN YORUMLAR
2938 GÖRÜNTÜLENME
0 TAKİPÇİ
0 BEĞENİ
En Uzun Gecenin Rüyası

Faili meçhul bir zaman diliminde, son eylül akşamıydı. Kafamı camdan sağa çevirdiğimde nallarını arnavut kaldırımlarına sürte sürte geçen faytonları, kafamı camdan sola çevirdiğimde ise köşe başında sigara içen Cohen’i görecek gibiydim.

Uyandırıldım.


Hürriyet Apartmanı..

Adı kadar hür yaşayamadık içerisinde. Sokak kedisi gibiydim. Ayaklarına ilk dolandığımda dayanamayıp eve aldığın.. Bir yanının hep sevdiği, diğer yanının camı hep açık bıraktığı..

Oysa ben, kalorifer sıcağı ile sokak soğuğunun kesiştiği pervazlarında yaşamayı seviyordum.. Dokuz canımı da aynı pervazın ucundan atlayıp yitirecek kadar çok.. Oysa toplasan bir tane Can’ım vardı ve ben onu yitirmemek adına, bu kapıdan çekip gidiyordum..

Uyandım.


Var olanların, yok olanın üzerine oynadığı bir oyundaydım. Gökyüzünde yeni ay vardı, ucunda bir çöp çocuk, elinde bir olta..

“Düş topluyorum” demişti..

“Uyanmadan önce benim de düşümde bir adam vardı” demiştim.. Çok düşünüp, düşünmeden terk ettiğim..

Gülmüştü..

Çöp çocuğu suçlamıştım.

Suçlayacak biri lazımdı. Suçu üstlenemeyecek kadar kendime yeniktim.

Bir yıldız kaymıştı.. Ortada bir suç kalmamasını dilemiştim.. Çöp çocuk parlamaya başlamıştı.

Düşleri değil de, tuttulan dilekleri çaldığını o an anlamıştım..

Bir yıldızın kayarken ışığını kaybetmesi de bu yüzdendi. Yıldızları söndürüp, soğuk soğuk yiyordu.. İnsanoğluna verdiği bir intikamdı. Yukardan bakıp alay ediyordu.

Oyunu sevmemiştim..

Oynadıkça yoruluyordum, yoruldukça uyuyordum, uyudukça büyüyordu yokluğun..


Gün doğdu,

Bir daha hiç oynamadım…


0
2938
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Advertisement
Geldanlage