14 EYLÜL, ÇARŞAMBA, 2022

Istanbul Fringe Festival 2022’den Radarımıza Takılanlar

Istanbul Fringe Festival 2022, 17 - 24 Eylül tarihleri arasında, Türkiye’den ve dünyadan tiyatro, dans ve performans disiplinlerinde üretilen alternatif işleri ağırlayacak. Sizler için festivalden öne çıkan yapımları derledik.

Istanbul Fringe Festival 2022’den Radarımıza Takılanlar

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştirak şirketlerinden Kültür AŞ’nin Şehir Sponsorluğu’nda ve Türkiye’nin alanında öncü teknoloji şirketi ve lider kripto varlık işlem platformu Paribu’nun Resmi Sponsorluğu’nda gerçekleşecek olan festival, Türkiye’nin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri, Belçika, Brezilya, Fransa, Hollanda, İsrail, İtalya, Kıbrıs, Rusya, Singapur, Slovakya ve Yunanistan’dan ekipleri ağırlayacak.

​Bu yıl yine dolu dolu bir programla Türkiye’den ve dünyadan sanatçıları katılımcılarla buluşturacak Istanbul Fringe Festival 2022’nin biletlerine tiyatrolar.com.tr'den ulaşılabiliyor.

INFANTA – Ballet.Theatre – Rusya / 60 dk.
17.09.2022 Cumartesi / 20:30
DasDas Sahne
19.09.2022 Pazartesi / 20:30
Alan Kadıköy

Bir zamanlar bir Infanta varmış. Ve bir gün onun doğum günüymüş. Hapisten çıktığı ve misafir kabul ettiği tek gün. Böylelikle eğlencenin ölçeği, zulmün ölçeğine eşit olurmuş. Infanta hediye olarak kendisine aşık olan bir Cüce alır. İki gerçeğin çarpışması elbette kaçınılmaz olur. Ve bu ne kadar yıkıcı olursa, Cüce kendi illüzyonlarında o kadar boğulur.

Oscar Wilde'ın bir zamanlar yazdığı peri masalı olarak kalamaz.

İspanya Krallığı artık yok. Mekânın ötesinde, zamanın ötesinde ve isimlerin ötesinde bir boyut var. Koşullu kahramanlar, koşullu koşullarda sonsuz bir partinin döngüsünde sıkışıp kalmalar...
Yani. Bir zamanlar Infanta vardı. Ve bir gün onun doğum günüydü.

INFANTA’nın biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

Koreografi: Daria Vergizova
Müzik: Lera Finkelstein
Grafik: Alexey Lizunov
Video: Sofya Avras
Sahne ve Kostüm: Nicole Klampert
Işık: Ksenia Koteneva
Teknik Yönetim: Leonid Ogarev
Vokaller: Anna Gorbunova, Elizaveta Shabysheva, Anna Makarycheva, Anastasia Vorobyova
Dans: Ayami Oki, Valery Ternovoy, Daria Ryabukhina, Mikhail Prisekin, Daria Gruzdeva, Anastasiya Trifonova, Bogdan Kochurov,
Timofey Fedotov
Yapımcı: Margarita Zhavorueva

impro/play

impro/play – Zeynep Ayşe Hatipoğlu – Türkiye – 120 dk.
19.09.2022 Pazartesi / 18:00
Sakıp Sabancı Müzesi

Etkinlik bir müzik performansı ve sonrasında gerçekleşen bir atölye çalışmasından oluşacak. Müzik performansı, Zeynep Ayşe Hatipoğlu'nun farklı oyun ve doğaçlama konseptleri üzerine geliştirdiği bir solo viyolonsel performansı olacak. Ardından, istekli katılımcılar bir atölye çalışmasına davet edilecek ve Hatipoğlu'nun performansının geliştirilmesinde kullandığı oyun uygulamaları kendilerine sunulacak. Atölye çalışmasında, Demiralp'in tasarımı Duygu Oyunu tanıtılacak, oynanacak ve duyusal oyun gibi diğer oyun uygulamalarıyla birlikte deneyimlenecektir. Atölyenin ardından katılımcılar sahneye davet edilerek toplu bir doğaçlama performansı gerçekleştirilecektir. Planlanan atölye çalışması şu etkinlikleri içeriyor: duyusal oyunlar, “duygu oyunu”, hikâye anlatımı ve nesne tasarımı, dinleme ve doğaçlama müzik pratikleri. Atölye çalışmasında, herkesin günlük pratiklerine dahil edebileceği bir deneyim sunulması hedefleniyor.

impro/play’in biletine buradan ulaşabilirsiniz.

Performans: Zeynep Ayşe Hatipoğlu
​Atölye Yürütücüleri: Gülen Mine Demiralp, Zeynep Ayşe Hatipoğlu

Uyandığımda Sesim Yoktu 

Uyandığımda Sesim Yoktu (Mouthpiece) – BU Yapım – Türkiye / 60 dk.
19.09.2022 Pazartesi / 20:30
Fişekhane

Uyandığımda Sesim Yoktu, orijinal adıyla Mouthpiece çağdaş ve fiziksel tiyatronun yeni yazılmış en iyi örneklerinden...Kanada, Birleşik Krallık, Amerika ve birçok Avrupa Ülkesinde kapalı gişe oynandı. Şimdiyse Türkiye’de. Usta yönetmen Tamer Levent rejisiyle Bu Yapım ile tiyatroseverlerle buluşuyor. Uyandığımda Sesim Yoktu, açık bir şekilde baskı gören, örtülü bir baskının içinde kendini bulan, yaşadığı bir çok korku ve toplumun ona dayattıklarından dolayı kendini ifade edemeyen, sesleri kısılmış, hırpalanmış, hatta canice öldürülmüş kadınların hakları için yazılmış bir başkaldırı oyunudur. Kadına şiddeti ve kadının toplumdaki yerini, annesinin ölümünden sonra kendi hayatınında tıpkı ona benzemesi üzerine sorgulayan bir kadın yazarın hikâyesidir. Uyandığımda Sesim Yoktu bir başkaldırı ve meydan okuma olarak, kadınların özgürce kendi seslerini bulabildikleri, kendilerini ifade edebildikleri bir toplumun mümkün olacağını bize göstermek ister. Uyandığımda Sesim Yoktu kadının kendi gücünü hatırlaması, ayakta durabilmesi ve özgürce kendini ifade edebilmesi için kadınların sesi olmayı amaçlıyor.

Uyandığımda Sesim Yoktu (Mouthpiece)’nun biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

Yazan: Amy Nostbakken & Norah Sadava
Çevirmen: Gökçenur Şehirli
Yönetmen: Tamer Levent
Müzik Direktörü: Batınhan Altun
Koreograf: Utku Demirkaya
Işık: Gökhan Davulcu
Işık Uygulama: Selen Çakırhan & Gülşah Bayram
Kostüm: Fatoş Aydoğdu
Fotoğraf: Fethi Karaduman
Afiş Tasarım: Berkcan Okar
Reji Asistanı: Başak Bilge Kutlu
​Oyuncular: Burcu Görek & Dilara Gül

Sr. Will 

Sr. Will – Giro8 Dance Company – Brezilya / 45 dk.
22.09.2022 Perşembe / 20:30
ENKA Oditoryumu

Hayatlarımız seslerle, makinelerle, peşin hükümlerle, arzularla dolduğunda insan ilişkileri nasıl değişir ve yoğunlaşır? Çağdaşlığın ortasında kendini tanımayı ve daha dolu bir yaşamı nasıl sürdürürüz? İçinde yaşadığımız hiper gerçekliği ve bize her gün kurallar koyan ve koşullandıran toplumsal kontrol mekanizmalarını görmezden gelmek yerine, beden aracılığıyla yeni bir yaşam sentezi ararız. Beden, gerçek keşiflerin sonsuz olasılıklarının mekânı! Sahnede, şu anda, bu zamanda, duyarlı bedenin nasıl daha yoğun insan ilişkileri kurabildiğini gözlemleyebiliriz. Bedenler ve bedenlerin karşılaşması erotik, duygusal, estetik, duyusal, bilişsel boyutların oluşturduğu bir duygulanım bileşimi tarafından ele geçirilir. Bu duyumlar ve duyular kombinasyonunda doğanın gücünü fark ederiz ve insanın orijinal saflığını izleriz, bu nedenle birçok sahne arzuyla cezbedilir! Arzunuzu dinleyin, ona teslim olun, hiçbir koşula bağlı kalmadan, önyargısız olun, yasak denilenleri deneyimleyin! Tadın, koklayın, dokunun. Dokunun ve farklı olandan ürkün! İçinizi boşaltın, kendinizi tüm bu zararlardan, tüm bu baskılardan kurtarın. Hoş olmayan her şeyi kusmak, baskıdan kurtulmak ve sonunda tüm bunlardan arınmak için! Bir tatmin ve mutluluk durumuna ulaşın! Kutsal, basit ve orijinal bir şey! Orijinal varlığımızın en derin yönleriyle karşılaşmak en önemli şeydir.

Sr. Will’in biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

Genel Yönetmen: Elaine Cruz
Sanat Yönetmeni - Koreograf: Joisy Amorim
Dramaturji: Antonio Gómez Casas
Orijinal Müzik: Cleyber Ribeiro
Prova Yönetmeni: Erica Bearlz
Dramatik Hazırlık: Vanderlei Roncato
Kostüm Tasarımı: Amanda Marques
Fotoğraf: Layza Vasconcelos
Müzik: Cleyber Ribeiro
Işık: Sergio Galvão
Ulusal ve Uluslararası Üretim: Marcelo Zamora
​Performans: Ana Silva, Bruna Alecrim, Gleysson Moreira, Inaê Silva, Felipe Silva, Lucas Syuga

Medea “on -a thin- line” 

Medea “on -a thin- line” Medea travelling Projesi / Performans Emre Koyuncuoğlu, Yasemin Nur, Simon Wachsmuth – Türkiye
22.09.2022 Perşembe / 19.30
SALT Beyoğlu Açık Sinema
23.09.2022 Cuma / 19.30
SALT Beyoğlu Açık Sinema

Bu performans Tarabya Kültür Akademisi’nin desteği ve Salt Beyoğlu ev sahipliğinde gerçekleşti.

Bu proje farklı sanatsal disiplinlerde eser üretmek üzerine tasarlanmış; görsel sanatçı Simon Wachsmuth, Yasemin Nur ve sahne sanatlarından Emre Koyuncuoğlu’nun birlikte projelendirdiği bir çok ayağı olan “Medea Travelling” projesinin performans ayağıdır. Bu projenin tasarımı, Yasemin Nur ve Emre Koyuncuoğlu’nun Gürcistan /Tiflis’te aldıkları sanatçı rezidans programında konu üzerinde çalışmalar başlamış, daha sonra Simon Wachsmuth ve Emre Koyuncuoğlu’nun Tarabya Kültür Akademisi’ne davet edildikleri dönemde geliştirilmiştir. Gösteride Medea miti, yeniden ele alınarak yazılan tüm oyun metinlerine eleştirel bir bakış üretilir. Medea’nın buradaki anlatısında; göçmen bir annenin varoluşu adına hak arayışı mücadelesinde kurban olarak öne sürülen çocukların tanımına oldukça sıra dışı bir yorum getirilmektedir. Performans, özgün bir mekânda, video art, enstelasyon, deneysel ses performansı ve yerleştirmesi, interaktif tiyatro ve anlatı geleneği, çağdaş dans kavramlarının iç içe geçtiği bir gösteri olarak düşünülmektedir.

Medea “on -a thin- line, “Medea travelling Projesi” ücretsiz gösterilecek. Rezervasyon linki için tıklayınız.

WOW! – Debris Company – Slovakya – 50 dk.
24.09.2022 Cumartesi / 20:30
Alan Kadıköy

Boş Dünya Haritası
Tarih her zaman beklenmedik bir dönüş alır. Yetmiş bin yıl önce Homo sapiens, Afrika'nın uzak bir köşesinde kendi işine bakan anlamsız bir yaratıktı. Takip eden bin yıl boyunca, gezegenin hükümdarı ve ekosisteminin tiranı hâline geldi. Ormanları kesti, sulak alanları kuruttu, nehirleri baraj yaptı, tarlaları su bastı, milyonlarca mil demiryolu ve yol döşedi ve arazi üzerinde yükselen şehirler inşa etti. Doğa acı çekiyor ve hayvan türleri hızla yok oluyor. Kanoları gemilerle, vapurları ve uzay gemileriyle değiştirdik ama kimse nereye gittiğimizi bilmiyor. Gücümüz var ama onu nasıl kullanacağımızı bilmiyoruz. Bunun da ötesinde, davranışlarımız sorumsuz. Gezegenimizi beton ve plastikten yapılmış bir alışveriş merkezine dönüştürüyoruz. Homo sapiens dünyayı fethetti. Kaynakların tükenmesinden ve gezegen ekosisteminin kalıcı hasarından bahseden felaket kehanetleri haklı çıkıyor. Yaralı doğa, Homo Sapiens'in hayatta kalması için bir tehdit oluşturuyor. Doğayı ve hayvanlarını öldürüyoruz. Ekolojik bir felakete mi yoksa teknolojik bir cennete mi gidiyoruz? Her şey mümkün.

WOW!’un biletine buradan ulaşabilirsiniz. 

Yönetmen-Konsept: Jozef Vlk
Koreograf: Stanislava Vlčeková
Metin: Eugen Gindl
İngilizce Çeviri: Martin Solotruk
Video: Alex Zelina
Sahne Tasarımı: Ján Ptačin
Kostüm Tasarımı: Katarína Holková
Müzik: Jozef Vlk
Dramaturji: Dáša Čiripová
Performans: Daniel Raček, Stanislava Vlčeková
Fısıltılar: Braňo Mosný

0
3962
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage