GÜNDEM
  • 07-06-2025

    Thrash metal efsanesi Megadeth, 22 Eylül’de Küçükçiftlik Park’ta yeniden müzikseverlerle buluşacak.

    Geçtiğimiz sene İstanbul’da konser veren ve biletleri 15 dakika içinde tükenen Megadeth, yeniden İstanbul, Küçükçiftlik Park’ta konser vermeye hazırlanıyor. Disturbed ile gerçekleştireceği turne dışında Avrupa’da sadece İstanbul’da konser verecek olan grup, metal müzik tarihine damga vuran klasiklerinin yanında, yeni çıkacak olan albümlerinden şarkıları da ilk defa Türk hayranları için çalacak. Megadeth’in 22 Eylül İstanbul konserinde davulda Dirk Verbeuren, bas gitarda James LoMenzo, gitarda Teemu Mäntysaari, gitar/vokalde Dave Mustaine olacak.

    Dave Mustaine önderliğinde dünya çapında milyonlarca dinleyiciye ulaşan Megadeth her döneminde teknik beceri, karmaşık aranjmanlar ve baş döndürücü gitar sololarıyla dikkat çekti.

    Dave Mustaine 2009 yılında yapılan “En İyi 100 Metal Gitaristi” sıralamasında birinci gösterildi. 13 kere Grammy’ye aday oldu ve 2016’da yayımladığı Dystopia albümüne ismini veren parça “En İyi Metal Performansı” kategorisini kazandı. Kariyeri boyunca 50 milyondan fazla albüm sattı ve birçoğu platin albüm statüsüne yükseldi.

    22 Eylül’de Küçükçiftlik Park’ta gerçekleşecek Megadeth konserlerinin biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    446
  • 07-06-2025

    Ahmet Umur Deniz’in “Sınır-Sız” başlıklı kişisel sergisi 30 Haziran’a kadar Brieflyart Galeri’de sanatseverlerle buluşuyor.

    Türk resim sanatının figüratif temsilcilerinden Ahmet Umur Deniz’in “Sınır-Sız” sergisinde sanatçının Şeyh Bedreddin Destanı’ndan esinlenerek ürettiği ağırlıklı olarak, yakın dönem eserleri ve eskizlerini izleyiciye sunuyor.

    Sanatçı eserleriyle; nesne ve özne, iyi ile kötü, hak ile haksızlık arasındaki ayrım, duygu ile akıl, bireysellik ile toplumsallık, ışık ile gölge, kadar geniş bir ikilik alanı üzerine kurulu “Sınır”ı “Sınırsızlığa” işaret ederek yorumluyor. Ayrıca sergi için hazırlanan katalogda; Feyyaz Yaman ve N. Yıldız Erdal yazıları ile Ahmet Umur Deniz’in sanatı hakkında düşüncelerini ifade ediyor.

    “Destan; işaret ettiği yeni tarihsel diyalektik ve hümanizm anlayışıyla, o döneme göre çok ilerde bir önermeyi ortaya koyan, zamanını aşmış; tarihin sınırlarını zorlamış bir anlatıdır. Edebiyatın sınırlarını zorlayan bu anlatı şimdi de Ahmet Umur Deniz'in yapıtlarında resim sanatının sınırlarını sorgulamaktadır. Nazım Hikmet; destanın sonunda bu destanı yeniden yazacak romancılara, resimleyecek ressamlara seslenerek adeta bir ödev vermiştir. O sesi Ahmet Umur Deniz duymuş, Nazım Hikmet’in isteğini yerine getirebilmenin, zor ve destansı yolculuğuna girişmiştir.”

    0
    0
    379
  • 07-06-2025

    Syou Ishida’nın 2023 Kyoto Book Prize Ödülü’ne değer görülen, kedilerle insanların ilişkisini masalsı bir dille anlattığı romanı Günde Bir Doz Kedi, Ebru Sarıkaya’nın çevirisiyle Athica’dan çıktı.

    Kyoto’nun karmakarışık caddelerinde bir dedikodu kulaktan kulağa yayılıyor. Sorunlarına çözüm bulamayanlar, hayat mücadelesinde yorgun düşenler, sevgilisiyle sıkıntı yaşayanlar hatta ebeveynlerinden şikâyetçi olan ergenler bile... Hepsi “birinin tanıdığı birinden, birinin duyup başka birine söylediğini duyduğu birinden” duyarak bu kliniğe geliyor. Her şeyin ilacı bir doz kedi olabilir mi? Gerçek şu ki kediler sandığınızdan çok farklı hayvanlar olabilir. Siz onları unutsanız da sizi unutmayabilirler ve siz unutmak istemeseniz de onların sizin unutmanızı isteme hakları vardır.

    0
    0
    318
  • 06-06-2025

    Sahip olduğu eşsiz ses ve performansıyla dünyanın beğenisini kazanan Mario Frangoulis, Piu Entertainment organizasyonuyla “So In Love Türkiye Turnesi” kapsamında Türkiye’ye geliyor.

    Mario Frangoulis 1 Ağustos’ta Bodrum Antik Tiyatro’da vereceği ilk konserin ardından Eylül’de İstanbul, İzmir ve Ankara’da üç ayrı konserle Türkiye’de müzikseverlerle buluşacak. “So in Love” turnesinde şef Stathis Soulis yönetimindeki orkestrasıyla sahne alacak olan tenöre, soprano Burcu Hancı da etkileyici performansıyla eşlik edecek. Popüler şarkılarının yanı sıra klasik müzikten modern eserlere uzanan bir müzikal deneyim sergilemeye hazırlanan ekip, 35’inci yıla özel turneyle dinleyicilerle bir araya gelecek.

    Dünyanın en etkileyici tenorlarından biri olan Mario Frangoulis, opera, pop, rock ve dünya müziğini beş farklı dilde bir araya getirerek sahnede büyüleyici bir atmosfer yaratıyor. Bugüne kadar Andrea Bocelli, Sarah Brightman, Placido Domingo, Lara Fabian ve Luciano Pavarotti gibi efsanelerle aynı sahneyi paylaşan sanatçı, dünyanın dört bir yanında en prestijli orkestralarla konserler verdi.

    UNICEF İyi Niyet Elçisi olan Mario Frangoulis, genç müzisyenlerin desteklenmesi, kanserle mücadele, yoksunluğun önlenmesi için uluslararası kuruluşlara destek oluyor. Büyükannesi İstanbullu olan sanatçı, her seferin “İstanbul benim ikinci vatanım” diye de hatırlatıyor.

    Mario Frangoulis: So In Love Türkiye Turnesi
    1 Ağustos - Bodrum Antik Tiyatro / Bodrum
    23 Eylül - Harbiye Açık Hava Tiyatrosu / İstanbul
    25 Eylül - İzmir Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu / İzmir
    ​27 Eylül - ATO Congresium / Ankara

    0
    0
    430
  • 06-06-2025

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından restore edilerek Haliç Sanat 1, Haliç Sanat 2 ve Haliç Sanat 3 adıyla birer kültür sanat merkezine dönüştürülen Balat’taki Fener Evleri’nde üç yeni sergi, 31 Ağustos’a kadar sanatseverlerle buluşuyor.

    Ali Gün Yıldırım’ın ilham verici öyküsünü yeni çizimleriyle buluşturan kişisel sergisi “Bu Sayılmaz” Haliç Sanat 1’de; Seydi Murat Koç’un 20 yıllık sanat üretimini ve malzemeyi yücelten pratiğini mekâna özel bir düzenlemeyle bir araya getiren “Taş Kâğıt Metal” sergisi Haliç Sanat 2’de; Tan Cemal Genç’in, çizginin kadim ama dinamik doğasına dair çok katmanlı bir anlatı sunan “Çizgi Yağmurları” adlı sergisi ise Haliç Sanat 3’te yer alıyor. Birbirine çok yakın noktalarda bulunan galeriler, peş peşe ziyaret edilebilerek gezilebiliyor.

    Ali Gün Yıldırım’ın yeni kişisel sergisi “Bu Sayılmaz”, sanatçının yaklaşık yarım asırlık çizim serüvenine, bedenle sınanmış bir irade gücüne ve yeniden doğuşun yarattığı yaratıcı motivasyona tanıklık ediyor. IPF (İdiopatik Pulmoner Fibrozis) teşhisiyle hayatında bir kırılma noktasına gelmesine rağmen yaşamla sanatı arasında güçlü bir bağ kurmaya devam eden Yıldırım, 2023 yılında gerçekleşen akciğer nakliyle yeniden hayata tutundu. Bu zorlu sürecin ardından fiziksel yetkinliğinde yaşanan geçici sınırlamalara rağmen kalemden kopmayan sanatçı, “Bu Sayılmaz” sergisiyle üretmeye ve paylaşmaya dair kararlılığını ortaya koyuyor.

    Mekânı odağına alarak şekillenen “Taş Kâğıt Metal” sergisi, hem Seydi Murat Koç’un yirmi yıllık sanat üretiminin farklı dönemlerinden dikkat çeken örneklerini hem de sanatçının malzemeyi yücelten pratiğini izleyici ile bir araya getiriyor. Küratörlüğünü Deha Çun’un üstlendiği sergi, Koç’un sanatı boyunca farklı dönemlerde yoğunlaştığı üç temel unsuru, taş, kâğıt ve metali hem fiziksel hem de simgesel katmanlarıyla izleyiciye sunuyor.

    ​Tan Cemal Genç’in “Çizgi Yağmurları” adlı sergisi, sanatçının uzun yıllara dayanan üretim pratiğinden süzülerek çizgiyi evrensel bir düşünme ve ifade biçimi olarak ele alıyor. Çizgiyi insanlık tarihinin en eski ve en yalın anlatım dili olarak gören Genç, eserlerinde çizginin zenginliğini ve sınırsız potansiyelini gözler önüne seriyor.

    0
    0
    315
  • 06-06-2025

    Andersen Ödüllü Luca Tortolini'nin doğanın zenginliği, onu yok etme ve kurtarma gücümüz üzerine kaleme aldığı, Lida Ziruffo’nun resimlediği kitabı Ağaç ve Şehir, Eren Cendey’in çevirisiyle Can Çocuk’tan çıktı.

    Tortolini, 6 yaş ve üzeri okurlara bu kitabı ile güçlü ekolojik mesajıyla şiirsel bir hikâye sunuyor.

    “Hep oradaydı; nehir kıyısında filizlendiğinden bu yana. Büyük ve kadim ağaç, hayvanlar özgürce dolaşırken ve güneş bitki örtüsünü ısıtırken oradaydı. İnsanlar geldiğinde de oradaydı. Şimdiyse etrafında kirli, devasa bir şehir var ve ağacın varlığı tehlikede...”

    0
    0
    335
  • 05-06-2025

    Türk rock müzik sahnesinin önemli gruplarından Duman, 21 Haziran gecesi KüçükÇiftlik Park’ta müzikseverlerle buluşacak.

    Sahnedeki güçlü performansları ve kariyerleri boyunca yayımladıkları şarkılarla alternatif Türk rock müzik sahnesinin önemli gruplarından biri olan Duman, hayranlarıyla buluşmaya hazırlanıyor. Yeni albümlerinden “Kufi”, “Nerde Benim Kafam”, “İçimde Aşk Var”, “Gazze’de” gibi şarkıları ve her biri klasikleşmiş sevilen şarkılarını seslendirecek olan Duman yaklaşık 3 saatlik konserde unutulmaz bir rock gecesi yaşatacak. 

    ​21 Haziran’da KüçükÇiftlik Park’ta gerçekleşecek Duman konserinin biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    1
    453
  • 05-06-2025

    İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, Cumhuriyet’in ilk yıllarının özgün simalarından ve önemli mimarlarından Arif Hikmet Koyunoğlu’na odaklanan “Maceraperest Bir Mimarın Fotoğrafhanesi: Arif Hikmet Koyunoğlu 1893-1982” başlıklı fotoğraf sergisini sanatseverlerle buluşturuyor.

    Cumhuriyet’in ilk yıllarında mimarlığı, merakı ve maceraperestliğiyle öne çıkan Arif Hikmet Koyunoğlu’nun izini süren sergi, sanatseverleri zamanda bir yolculuğa çıkarıyor. “Maceraperest Bir Mimarın Fotoğrafhanesi: Arif Hikmet Koyunoğlu 1893-1982” başlıklı sergi, Koyunoğlu’nun erken 20. yüzyılda çektiği fotoğraflar aracılığıyla hem yaşam öyküsünü hem de dönemin mimari ve toplumsal dönüşümünü gözler önüne seriyor. Sergi, Sanâyi-i Nefîse Mektebi’ndeki öğrencilik yıllarından Erzurum’daki askerlik dönemine, Yeraltı Fotoğrafhanesi’ndeki çalışmalarından Ankara, İstanbul, Bursa, Nevşehir ve Kırşehir gibi farklı kentlerdeki gözlemlerine kadar Koyunoğlu’nun yaşamına yayılan geniş bir görsel arşivi bir araya getiriyor. Fotoğraflar; şehir manzaralarından mimari detaylara, sokaklardan insan portrelerine kadar zengin bir içerikle, modernleşme sürecindeki Türkiye’nin kültürel hafızasını belgelerken, bir mimarın vizyoner dünyasına da kapı aralıyor.

    “Maceraperest Bir Mimarın Fotoğrafhanesi: Arif Hikmet Koyunoğlu 1893-1982” sergisi, bu çok yönlü kişiliğin izinden giderek fotoğraf arşivini kamuoyuyla kapsamlı bir biçimde ilk kez buluşturuyor. Suna ve İnan Kıraç Vakfı Arif Hikmet Koyunoğlu Fotoğraf Koleksiyonu’ndan derlenen fotoğraflar, bir toplumun dönüşümüne dair sessiz ama güçlü anlatılar sunuyor.

    Künya:
    1. Arif Hikmet Koyunoğlu’nun tasarımı Türk Ocağı binası, Ankara, 1930
    2. Sanâyi-i Nefîse öğrencileri aynı bahçeyi paylaştıkları Müze-i Hümayun’un (İstanbul Arkeoloji Müzeleri) önünde, yak. 1910–1914/1915
    3. Arif Hikmet ve askerler Kızıldağ’da kayak taliminde, 1915–1919Arif Hikmet ve askerler Kızıldağ’da kayak taliminde, 1915–1919
    4. Arif Hikmet Koyunoğlu Erzurum’da nakliyecilik ve ticaret yaptığı günlerde, 1919
    ​5. Arif Hikmet Koyunoğlu deli pozunda, İşgal İstanbul'unda hapisten çıktığı gün, 1920-1921

    0
    1
    415
  • 05-06-2025

    Sharon M. Draper’in “İçimdeki Müzik” serisinin üçüncü kitabı olan, Melody’nin dünyanın her yerinden Londra’yı ziyaret eden çocuklarla birlikte dünyayı herkes için daha eşit bir yer hâline getirmeye çalışmasını anlatan İçimdeki Hayal, Feride Eron’un çevirisiyle Genç Timaş’tan çıktı.

    “Melody, sabah olup yatağında annesini beklerken yine sıkıntıdan patlamak üzeredir. Etrafını incelemeye başlayan Melody’nin gözü, komşusu Bayan V.’ye takılır. Bahçesiyle uğraşan Bayan V., bir anda kendini yerde bulur ve onu Melody’den başka gören kimse yoktur. Hemen Elvira’ya koşan Melody, acil yardımı arar ve sağlık ekiplerinin Bayan V.’ye yardım etmesini sağlar.

    Melody’nin Bayan V.’ye ettiği bu yardım yerel televizyon kanallarının dikkatini çeker ve Melody bir televizyon programına davet edilir. Herkesin hikâyesini anlattığı programın yapımcıları, gösterdiği kahramanca davranıştan ötürü Melody’yi ve onunla birlikte Bayan V.’yi bir Londra seyahatine göndermeye karar verirler. Başta tereddüt etseler de ailesi, Melody’nin bu seyahate çıkmasına sonunda razı olur.

    ​Londra’yı Amerika’dan daha farklı kılan şeyler neler? Melody’yi Londra’da bekleyen büyük sürpriz ne? İçimdeki Müzik serisinin üçüncü kitabında Melody, Londra’da yine ezber bozan maceralara atılıyor.”

    0
    1
    324
  • 04-06-2025

    İngiltere’nin köklü dans topluluklarından Scottish Ballet’in yapay zekâ, sinema dili ve canlı orkestra ile klasik baleye yeni bir bakış sunan özel yapımı Coppélia, 7 ve 8 Kasım’da Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak.

    Scottish Ballet, 1969’dan bu yana klasik baleyi çağdaş sanatla buluşturarak uluslararası alanda ses getiren prodüksiyonlara imza atıyor. 2022’de Edinburgh Uluslararası Festivali’nde prömiyerini yapan ve eleştirmenlerden beş yıldız alan Coppélia, bu geleneğin dikkat çeken örneklerinden biri olarak izleyicilerle buluşuyor. Yapımın koreografi ve yönetmenliğini, sinema ile dansı sahnede buluşturan ünlü ikili Morgann Runacre-Temple ve Jessica Wright (Jess and Morgs) üstleniyor. Orkestra şefi Christopher Hampson’un sanat direktörlüğünde geliştirilen bu prodüksiyonda dansçılar sahnede sadece performans sergilemiyor, aynı zamanda canlı görüntü kaydıyla anlatının bir parçası oluyor.

    Yapay zekâ tasarımcısı Dr. Coppélius ve son icadı Coppélia karakteri etrafında gelişen hikâye, dansın sınırlarını tiyatro, film ve dijital görsellikle genişletilirken Mikael Karlsson ve Michael P Atkinson’ın, Léo Delibes’in klasik müziğini elektronik ögelerle yeniden kurguladığı orijinal beste, Scottish Ballet Orkestrası tarafından canlı icra ediliyor. Jeff James’in yazdığı sesli anlatımlar, Will Duke’un çarpıcı video projeksiyonları ve Annemarie Woods’un 80’ler ilhamlı kostüm tasarımlarıyla birleşerek izleyiciyi gerçek ile yapay arasındaki çizgide bir yolculuğa çıkarıyor.

    Coppélia etkinliğinin biletlerine Passo üzerinden ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    275
DAHA FAZLA
Geldanlage