16 ARALIK, PERŞEMBE, 2021

O Eski “Şifa”: “Yeni Tohumlar, Yeni Hayat & Kalpten Gelen Armağan”

Kurtlarla Koşan Kadınlar kitabının yazarı Clarissa Pinkola Estés’in hikâyelerin şifasını okurla paylaştığı Yeni Tohumlar, Yeni Hayat ve Kalpten Gelen Armağan kitabı üzerine bir yazı.

O Eski “Şifa”: “Yeni Tohumlar, Yeni Hayat & Kalpten Gelen Armağan”

Kurtlarla Koşan Kadınlar, Türkçeye kazandırıldığında herkesi büyük bir heyecan sarmıştı (aynı heyecan kitap yeni kapak tasarımıyla raflarda yer aldığında da yaşandı). Clarissa Pinkola Estés’in çalışması uzun bir süre çok satanlar raflarında süzüldü. Eh, ismiyle cezbeden ve nedense kolay okunurmuş gibi bir izlenim uyandıran, mükemmel de bir hediyeydi doğrusu.

​Sonra... sonra bu popülerlik –üst okurların hayranlığı dışında– edebi düzlemde devam edemedi. Kurtlarla Koşan Kadınlar, şık bir komodin kitabı ya da kitaplığın değerli, “ağır” bir üyesi olarak kalakaldı. Oysa bu çalışmanın “sonsuz yolculuğu”, onun bir anda okunup tüketilecek bir metinden ziyade, bir erk hayvanı gibi işlemesini sağlıyordu. Estés’in yirmi yıllık muazzam çalışması mitlerde, vahşi kadın arketipin derinlerinde kayboluyor; bir bakıma mitlerin, dayatılanların ve dayatılanlara rağmen aslolanların içinden hikâyeler anlatıyordu. Ancak... Yine de o okur bu çalışma karşısında bocalıyordu.

Estés; şair, Jung konusunda uzmanlaşmış bir psikanalist, akademisyen ve cantadora[1]. Ancak kendisi tüm bunların ötesinde –ve cantadora olmanın büyüleyici getirileriyle de–, muhteşem bir hikâye anlatıcısı. Bunda tabii ki kalabalık, göçmen bir ailenin mensubu olmasının da katkısı büyük. Düşbaz Kitaplar’ın, Seda Ağar çevirisiyle bir araya getirdiği iki anlatı; Kalpten Gelen Armağan ve Yeni Tohumlar, Yeni Hayat da Estés’in ne kadar mahir bir anlatıcı olduğunun minicik, sıcacık bir ispatı.

Yeni Tohumlar, Yeni Hayat, İkinci Dünya Savaşı’nda yaşadığı küçük çiftlikten zorla alınıp bir esir çalışma kampına götürülen, ancak her şeye rağmen hayatta kalma şansına erişebilen Zavor Amca ve Bu Adam’ın, küçük Clarissa’ya anlattığı bir hikâyeyi barındırıyor içinde: Bir ağacın Noel ağacı olmayı düşlerken hor görüldüğü, durmadan incitildiği bir hayata esir düşmesi ve buna rağmen yeni hayatını anlamlandırmaya çalışması... Nitekim Kalpten Gelen Armağan’da Irina Teyze’nin anlattığı hikâyenin de yolu bu tür bir anlamlandırmadan geçiyor ve bir çeşit şifa salıyor ruha. Onun hikâyesi de savaşın ortasında, ıssız bir ormanda birbiri sayesinde hayatta kalan iki insanı yerleştiriyor merkezine.

​Hem savaşın ardından hayata tutunmaya çalışan yaralı ruhlar hem de hayata yeni atılan tazecik ruhlar için tek bir şifa yolu olduğunu biliyor Zavor Amca, Irina Teyze, küçük Clarissa ve yetişkin Estés: Hikâyeler anlatmak, onlardan didaktikten ziyade nazik, içsel yolculuğun eşlikçisi sonuçlar çıkarmak... Dolayısıyla Estés’in yeteneği de farklı, özgün bir yetenek. Onun zarif stili insanlığın en ilkel, kompleks ve ayırıcı özelliği olan “hikâye anlatma” özelliğinin ötesine geçiyor, adeta hikâye ile okur arasındaki bütün maddesel imkânsızlıkları ortadan kaldırıyor. Estés’in ve ailesinin hikâyelerini okumak, bereket için yakılmış topraklarda yalınayak gezinmek gibi, insan toprağın sakinleşmiş ama sona ermemiş sıcaklığını hissediyor ayaklarında ya da soğuğun yakıcı acısını da hissedebiliyor ellerinde. Yalnızca tende hissedilen zıtlıklar değil, Estés ruhtaki, ruhlarımızdaki karanlığa ve aydınlığa da aynı şekilde dalabiliyor korkusuzca, gerçek bir erk hayvanı gibi.

​Seda Ağar’ın titiz çevirisiyle, Düşbaz çatısı altında okurla buluşan Yeni Tohumlar, Yeni Hayat ve Kalpten Gelen Armağan; kendini dünyanın sahibi zanneden zalimler her saniye can sıkıcı yeni gerçeklikler yaratırken, yolu ruhumuzun derinliklerine çıkan, defalarca arşınlanmış bir yolu seriyor önümüze. Belki Estés gibi, evimizin arkasındaki o küçücük arazinin toprağında bir şehir-orman büyütme şansımız yok. Olsun, elimize tutuşturduğu tohumların yeşermesi için en bereketli toprak zaten tenimizin altında bir yerlerde.

[1] Latin geleneğinde eski öyküleri toplayıp saklayan kişi.

0
5996
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle