26 TEMMUZ, PAZARTESİ, 2021

“Müzikle İlgili Zihnimi Boşaltma İhtiyacı Doğurdu Bu Süreç”

Uzun bir aranın ardından İstanbul’daki ilk konserini 30 Temmuz akşamı Zorlu PSM’nin açık hava sahnesi Vestel Amfi’de veren Can Kazaz ile pandemi sürecini, geçtiğimiz yılın son günlerinde çıkardığı Kızılgerdan adlı albümünü ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

“Müzikle İlgili Zihnimi Boşaltma İhtiyacı Doğurdu Bu Süreç”

Yerli sahnenin özel isimlerinden besteci, söz yazarı ve şarkıcı Can Kazaz, 30 Temmuz akşamı Zorlu PSM’nin açık hava sahnesi Vestel Amfi’de ve eş zamanlı PSM Online üzerinden uzun bir aradan sonra ilk kez İstanbullu dinleyicileriyle canlı bir konserde buluştu. Pandeminin gölgesinde, geçtiğimiz yılın aralık ayında elektronik ve R&B müziklerinin harmanını şarkı yazarlığı ile birleştirdiği albümü Kızılgerdan’ı yayımlayan Kazaz, albüm hakkında şunları söylemişti: “Köklerimle yeniden buluştuğum bir albüm olduğu için çok heyecanlıyım. Senelerdir arzu ettiğim müziği yapmanın ilk adımı Kızılgerdan”. Kazaz ile konser öncesinde buluşup kendisine geçirdiğimiz pandemi sürecine, sürecin müziğine yansımalarına, Kızılgerdan’a ve gelecek programına dair merak ettiklerimizi sorduk.

*Röportaj 30Temmuz 2021 tarihinden önce gerçekleştirilmiştir.

Pandemi, karantina, sosyal mesafe, varyant vb. kelimelerin dilimizi ele geçirdiği, küresel bir sağlık krizinin ortasındayız uzunca bir süredir. İyimser davranarak yazın gelişiyle biraz da olsa “normal” gibi davranmaya çalışıyoruz. Yaşadığımız şu dönem senin için nasıl geçti, nasılsın?

Başlarda çok üreterek ve albüm hazırlayarak geçti. Ama pandemi, albümün turnesine engel olduğu için bu üretkenliğin sonuçlarını tam olarak alamadım ve anlayamadım. Sürecin ikinci yılındaysa durma ihtiyacım oldu. Kafamı toplamak ve dinlenmek istedim. Sanırım yeni dönem için yeterince enerji depoladım.

Her açıdan zorlayıcı bir deneyim olduğunu düşünüyorum yaşadığımız bugünlerin. Seni bu süreçte “kurtaran” ne oldu peki? Salgın döneminin sana ve müziğine yansımaları nasıl oldu?

Beni kurtaran şey, kendimle vakit geçirmeyi çok sevmem oldu. Her ne kadar sevdiğim bir sürü insan olsa da senelerdir hayalini kurduğum, evden çıkmadan istediklerimi yapabilme durumunu yaşayabildim. Ama artık monotonlaştı bu gerçeklik. Müzikle ilgili zihnimi boşaltma ihtiyacı doğurdu bu süreç.

Senin de başta belirttiğin gibi geçtiğimiz yılın son günlerinde albümün Kızılgerdan’ı yayımlamıştın. Kolektif çalışmaların yer aldığı, müziğinde de farklı bir eşik olarak tanımladığın bir albümdü. Pandeminin etkisi altındaki süreçte ortaya çıkardığın bu albüm senin açından ne ifade ediyor? Zamanlaması açısından nasıl değerlendiriyorsun?

Bu albüm tüm dağarcığımı bir arada sergilememin ilk dalgası. İşin içinde melodik şarkılar ve hiphop geçmişimin bir harmanı var. RnB olarak tanımlamayı doğru buluyorum. Albümün çıkışı her türlü pandemiye denk gelecekti. O yüzden bittiği gibi çıkarmayı uygun buldum. Dinleyenlerimi daha fazla bekletmek istemedim ve beğenilerine sunduk.

Kızılgerdan için yapmayı istediğin ama ertelediğin ya da iptal ettiğin neler oldu?

Bir lansman konseri elbette. Onun dışında senelerdir yapmayı ertelediklerimi yaptığım albüm diyebilirim Kızılgerdan için. 

Geçen sürede Kızılgerdan için dinleyicilerinden nasıl dönüşler aldın? 

Yakın çevremde zevkleri bana en çok benzeyen, yakınımda olan ve iyi anlaşabildiğim insanların çok beğendiği bir albüm oldu. Buradan çıkarımla kendim gibi insanlara hitap ettiğini zannediyorum bu albümün. Bu da müziğimin etrafında kümelenen topluluk için harika bir haber bence. Birçok dinleyici için ise yeni bir tür ve yön. Kimisi çok sevdi kimisi şaşırdı kimisi de yadırgadı. Beklentimin dışında bir geri dönüş almadım hiç.

Bir albüm yayımladın ancak merak ediyorum karantina döneminde yeni çalışmaların oldu mu? Olduysa bunlardan bahsedebilir misin? 

Uzaktan çalışabildiğimiz için bazı ortak çalışmalar oldu. Bunlardan biri Hayki’yle olan düetimiz. Yakında çıkar. Onun dışında birkaç çalışma daha var ama şimdilik sürpriz olarak kalmasını istiyorum. 

Merakla bekliyoruz yeni çalışmalarını o hâlde. Müzisyenlerin pandemi dönemde tüm etkinliklerinin iptal olması, maddi ve manevi kayıplar ve ardından alınan kararlar, saat 00.00’da müziğin durdurulması gibi, bu sektörün çalışanlarını ciddi anlamda yıprattı. Senin açından bu dönemde Türkiye’de müzisyen olmak, üretmek /üretmeye çalışmak ne anlama geliyor?

Bu dönemi diğer zamanlardan ayıran şey bir kriz dönemi olması. Kendi adıma krize karşı daha az kırılgan bir düzen kurmuştum ama yine de kemer sıkmam gerekti. Sanatın, bilgi ve birikimin kıymetinin çok az görüldüğü bir ülkede işimiz sadece bu dönemde değil her zaman zor olacak. Total bir algı değişimi dışında da bir çıkış göremiyorum.

Bu dönemde peki müzisyenler/sanatçılar arasında nasıl bir etkileşimden söz edebiliriz? Bir dayanışma ortamı kuruldu mu?

Farklı farklı gruplar hâlinde birbiriyle dayanışanlar oldu. Daha büyük bir örgütlülüğün olamaması, sektördeki figürler sebebiyle çok doğal. Destek projelerine/modellerine köstek olup, eylemliliği kendi tanıtım çalışmalarına döndüren insanlar oldu. O sebeple müthiş ve samimi bir dayanışmadan bahsedemeyeceğim. Ama birkaç gizli kahraman var, öte yandan meslek birlikleri ve STK’ların çabasını da çok kıymetli buluyorum.

Bizi bir araya getiren heyecan verici olaya getirelim mi sözümüzü? Uzun bir aranın ardından İstanbul’daki dinleyicilerinle buluşacağın 30 Temmuz’daki, Zorlu PSM’de Vestel Amfi’deki canlı konserine sayılı günler kaldı. Nasıl hissediyorsun bu buluşma için? 

Bir buçuk yıl aranın ardından ilk İstanbul konserim olacak. Ekibimle şarkılarımın konser düzenlemelerini çok daha oturaklı bir hâle getirdik. Bu müziği icra etmek için çok heyecanlı ve sabırsızız. Bir an önce dinleyicilerle buluşmak istiyoruz. İstanbul dinleyicisinin yeni albümümden hangi şarkılara en büyük tepkiyi verdiğini deneyimlemek için de merakla bekliyor ve konser için çalışıyorum.

Biraz daha o zaman ayrıntı sormak isterim. Konser için nasıl bir hazırlık içindesiniz, bizimle konsere dair neler paylaşabilirsin?

Bahsettiğim yeni düzenlemeleri daha da iyi icra edebilmek için provalarımız sürüyor. Sesime de kondisyon kazandırmak için egzersizlerimi sürdürüyorum. Pandemide enstrüman çalışmayı bıraktığım için köreldim. Becerilerimi geri kazanmaya çalışıyorum :)

Hayatlarımıza bir de çevrim içi etkinlikler girdi. Dinleyicilerinle canlı/fiziksel buluşmakla çevrim içi/ekranlar aracılığıyla buluşmanın sendeki duygusal karşılıkları nasıl? Sence salgından sonra yaşam pratiklerimizde neler değişecek?

Fiziksel buluşmak çok çok daha iyi tabii. Ama örneğin Twitch yayınları yapıyorum bambaşka konseptte. Oradaki komünite de çok eğlenceli ve başka türlü bir diyalog sağlıyor. Konserlerde ya da söyleşilerde konuşamadığımız şeyleri paylaşmaya olanak sağlıyor. Salgından sonra dijital yöntemleri kullanmak ve internet iyice değer kazanacak bence. Herkes daha fazla dijital dünyaya entegre olur gibime geliyor. Bu imkânları görmek ve deneyimlemek için zorunlu bir fırsat gibiydi bu süreç.

Her şeyin yolunda gittiğini umduğumuz önümüzdeki dönemde planan başka konserlerin var mı? Seninle tekrar nerelerde karşılaşacağız? 

İstanbul’da planlanan konserler var, hepsi için sosyal medya hesaplarımı takipte kalın ki kaçırmayın. Tarihleri ve mekânları sırayla duyuracağım. Ama önce 30 Temmuz Zorlu PSM’de Vestel Amfi’de. :)

Görüşmek üzere o zaman, çok teşekkür ederim. :)

0
2840
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage