GÜNDEM
  • 30-09-2025

    Paribu Art, sezon boyunca konserlerden tiyatro gösterilerine festivallerden atölyelere kadar farklı disiplinlerde pek çok etkinliğe ev sahipliği yapacak.

    Terminal Kadıköy’de yer alan Paribu Art ile İstanbul’un kültür sanat haritasına yeni bir deneyim ve topluluk oluşturma noktası daha eklendi. Yerel kültürden ilham alan, küresel diyaloğa açık, özgün ve çağdaş bir sanat ekosistemi kurma hedefiyle yola çıkan Paribu Art, programında yer alan konserler, tiyatro gösterileri, sergiler, festivaller ile katılımcılarını ağırlayacak. Paribu Art, konserlerden tiyatro oyunlarına, dijital sanatın sınırlarını zorlayan eserlerden çocuklara özel festivallere kadar uzanan zengin bir programı sanatseverlerle buluşturacak. Etkileyici sahne performanslarının, dikkat çeken masterclass’ların, cazdan popa uzanan özgün müzikleriyle Theo Croker ve The Wanton Bishops, etnik ve dünya müziğini çağdaş bir yorumla sahneye taşıyan Bab L’bluz gibi çok yönlü performansların yer alacağı Paribu Art’ın gelecek dönem programında birçok etkinlik yer alıyor.

    Program:
    30 Eylül –20.00 - Endophasia - Performans
    13 Ekim – 20.30 - Elma Labrador Çimen - Tiyatro
    15 Ekim – 21.30 – Theo Croker
    17 Ekim – 21.30 – Black Flag
    18 Ekim - 21.30 - Andrea Molteni
    19 Ekim - 21.30 - Butcher Brown
    26 Ekim – 20.30 – Önüm Arkam Duygularım Sobe – Tiyatro
    6 Kasım – 21.30 – The Wanton Bishops
    18 Kasım – 21.30 – Büyük Ev Ablukada
    20-21-22-23 Kasım – Tüm Gün – Atta Festival
    ​28 Kasım – 21.30 – Bab L’Bluz

    0
    0
    1007
  • 30-09-2025

    Mustafa Ata’nın 60 yıllık sanat yolculuğuna odaklanan “Askıda / Suspended” başlıklı sergi, 5 Ocak 2026 tarihine kadar Şile’deki yaşam ve üretim mekânı Anıt Atölye’de sanatseverlerle buluşuyor.

    18. İstanbul Bienali Paralel Etkinlikler kapsamında gerçekleştirilen “Askıda / Suspended” başlıklı koleksiyon sergisi yalnızca sanatçının yapıtlarını değil; doğa, hayvanlar ve renklerle çevrili yaşam biçimini de izleyiciye açarak, sanat ve yaşamı iç içe deneyimleme olanağı sunuyor. Sergi, usta ressamın yaşamına ve 60 yıla yaklaşan sanat yolculuğuna bir saygı duruşu niteliği taşıyor.

    Rengin ve sonsuzluğun ressamı Mustafa Ata’nın 2014’te başlayıp günümüze kadar süren “Askıda” adlı yapıt serisi, figür resminden yola çıkarak salt fırça hareketlerine dayalı soyut resimlere uzanan geniş bir süreci kapsıyor. Başlangıçta çoğunlukla tuval üzerinde üretilen bu yapıtlar, zamanla daha renkli ve deneysel nitelikler taşıyan kâğıt işlerine evrildi. Sanatçının üretiminde önemli bir yere sahip olan bu kâğıt işler, farklı iki ve üç boyutlu malzemelerle birlikte değerlendirildiğinde ayrı bir grup olarak öne çıkıyor. Sanatçının son dönem kâğıt işleri, aynı resimdeki davranışı gibi ve başından beri süregeldiği üzere, giderek soyutlaşan bir yapı taşıyor. “Askıda” başlıklı koleksiyon sergisi, Ata’nın üç boyutlu vitray eserlerini (Askıda Akışkan Bedenler) de ilk kez sanatseverlerle buluşturuyor.

    ​Küratörlüğünü, sanatçının eşi Gönül Karakan Ata’nın üstlendiği “Askıda” sergisinin afiş, broşür ve davetiye gibi dijital tüm görsellerinin tasarımı Ahmet Öktem imzasını taşıyor. Sergi, Gönül Ata, Ahmet Öktem ve Mustafa İlik yönetiminde yaklaşık bir yıl süren kolektif bir çalışmanın sonucu olarak sanatseverlerle buluşuyor.

    0
    0
    855
  • 30-09-2025

    Kuang Feng’in özünde gençliğin bunalımına ve modern yaşamın boşluklarına dokunan romanı Güneş Keki, Emre Utaş’ın çevirisiyle Amorf Kitap’tan çıktı.

    Feng’in kültürel kimlik, gelenek ve aidiyet üzerine dokunaklı bir hikâye sunan ve ilk romanı olan The Suncake Pastry Shop, farklı coğrafyalarda okurların ilgisini çekti ve birçok dile çevrildi. Güneş Keki, Japonya ile Tayvan arasında, gelenek ile yenilik, kalp kırıklığı ile yeni bir aşk umudu arasında yolunu bulmaya çalışan genç bir adamın hikâyesini pastane mutfağından yükselen cezbedici kokularla anlatıyor.

    “Japonya’dan evine kalbi kırık dönen An-Chun, büyük amcasının geleneksel pastanesinde çırak olarak çalışmaya başlar. Tatlı yapımını öğrenmeye çabalarken Japonya’daki deneyimlerini yeniden düşünür; bu deneyimler, aslında hem aile pastanesinin hem de kendisinin gerileyen talihini tersine çevirmek için bir yol olabilir. Tam bu sırada pastanede tanıştığı Emiko ile de gelgitli bir aşk yaşamaya başlar ve kaderi tamamen değişir. Batı tarzı fırınların yükselişi karşısında dükkânını ayakta tutmaya direnen Lin Amca yalnızca tatlılar için değil, bir yaşam felsefesi için de mücadele etmektedir. An-Chun, bu dükkânda hem geçmişin yarım kalmış aşklarını hem de geleneklerin saklı ruhunu keşfeder.”

    0
    0
    752
  • 29-09-2025

    Salt’ın “Karanlık Dünya” sergisi kapsamında düzenlenen “Her şeyde bir şey buldu” başlıklı gösterim programı 4 Ekim’de Salt Beyoğlu’ndaki Açık Sinema’da başlıyor.

    Garanti BBVA tarafından kurulan Salt’ın “Karanlık Dünya” sergisi, Metin Erksan’ın yönettiği ve Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun senaryosunu yazdığı aynı adlı filmin hikâyesini 1950’ler Türkiye’sinin kültürel iklimi içerisinde inceliyor. Sanatçı Mike Bode ile senarist Caner Yalçın’ın uzun soluklu araştırmasını temel alan sergi, dönemin ideolojileri, üretim koşulları, sansür mekanizmaları ve ticari kaygılarıyla eklektik bir ürün hâline gelen filmin etrafında gelişen anlatıları keşfe çıkıyor. Sergiye paralel olarak hazırlanan “Her şeyde bir şey buldu” gösterim programı ise filmin melodrama, toplumsal gerçekçilik, propaganda, belgesel, etnografik film gibi farklı sinema türleriyle etkileşimi ve kesişimlerinden yola çıkıyor. Program, adını Metin Erksan’ın, sansür kurulunun filme yaklaşımıyla ilgili Mart 1998’de Roll dergisine verdiği röportajın başlığından alıyor. 1940’lardan 1950’lere farklı coğrafyalardan beş filmi bir araya getiren seçki, türler arası geçişlilik ile dönemin düşünce ortamı arasındaki ilişkilerin izini sürüyor.

    Salt Beyoğlu’ndaki Açık Sinema’da gerçekleştirilecek gösterimler, 4 Ekim Cumartesi saat 17.00’de Los Olvidados [Unutulmuşlar] filmiyle başlıyor. Toplumsal gerçekçilik ile Luis Buñuel’in kendine has sürrealist üslubunu birleştiren ve 1951 Cannes Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü’nü alan film, Mexico City’deki yaşam koşullarını, çocukların şiddetle kurduğu ilişkiyi ve yoksullukla baş etme biçimlerini gözler önüne seriyor. 9 Ekim Perşembe saat 19.00’da gösterilecek Lettre de Sibérie [Sibirya’dan Mektup] ise yönetmen Chris Marker’ın Sibirya’ya yaptığı yolculuğu konu alıyor. Marker’ın animasyon, fotoğraf gibi farklı mecraları da kullandığı film, coğrafyaya, yaşam biçimlerine, şehirleşmeye ve uzak köylere özgün bir bakış sunuyor. Program, 18 Ekim Cumartesi günü Bab el-Hadid [Kahire İstasyonu] ve 21 Ekim Salı günü Do Bigha Zamin [İki Dönüm Arazi] filmlerinin gösterimi ardından 23 Ekim Perşembe günü Akira Kurosawa’nın Ichiban utsukushiku [En Güzel] filmiyle sona erecek.

    “Her şeyde bir şey buldu” başlıklı gösterim programı hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

    Künye:
    1. Ichiban utsukushiku [En Güzel] (1944) filminden bir kare ©Films Sans Frontières
    2. Los Olvidados [Unutulmuşlar] (1950) filminden bir kare ©Türkiye’deki Meksika Büyükelçiliği
    3. Bab el-Hadid [Kahire İstasyonu] (1958) filminden bir kare ©Misr International Films
    4. Lettre de Sibérie [Sibirya’dan Mektup] (1958) filminden bir kare ©Institut Français
    ​5. Karanlık Dünya (1953) filminden bir kare ©Atadeniz Film

    0
    0
    796
  • 29-09-2025

    SAHA, Türkiye genelinde görsel sanatlar alanında faaliyet gösteren bağımsız sanat inisiyatiflerinin program, sergi ve yayın projelerini desteklemek amacıyla oluşturduğu SAHA Sürdürülebilirlik Fonu’nun 2026 yılı başvuruları 19 Ekim’e kadar devam ediyor.

    SAHA Sürdürülebilirlik Fonu, önceki yıllarda başvurmuş ve destek almış inisiyatiflere de açık. Başvurular 19 Ekim Pazar günü saat 24.00’e kadar devam edecek. Sonuçlar ise kasım sonunda açıklanacak.

    SAHA, bu kapsamda her biri 200.000 TL’ye kadar destek alabilecek 10-12 bağımsız sanat inisiyatifini fonlamayı ve bu inisiyatifler arasında bağlantılar kurulmasına katkı sunmayı amaçlıyor.

    Başvuru Koşulları:
    -Türkiye’de güncel görsel sanatlar alanında faaliyet gösteren, kâr amacı gütmeyen, ticari faaliyette bulunmayan, bağımsız ve kolektif bir yapıya sahip olmak,
    -Sergi ya da programlarını düzenlediği bir mekâna veya sürekli bir çevrimiçi mecraya sahip olmak,
    -Güncel görsel sanatlar alanında 2026 yılı boyunca düzenli olarak halka açık ve ücretsiz etkinlik, sergi veya programlar sunmak.

    Başvuru İçin Gerekli Belgeler:
    -İnisiyatifin başvuru amacını açıklayan niyet mektubu (300 kelime),
    -İnisiyatif ve programları hakkında yayınlanmak üzere Türkçe ve İngilizce bilgi metni (her biri 250–300 kelime) ve 2 görsel,
    -2026 yılı için planlanan program, takvim ve öngörülen yıllık bütçe,
    -Varsa, son 2 yıla ait program bilgisi ve 3 fotoğraf,
    -İnisiyatifin ya da temsilcisinin iletişim bilgileri (adres, e-posta, cep telefonu, web sitesi ve sosyal medya hesapları).

    Başvuru Yöntemi:
    -Tüm belgeler, “SAHA Sürdürülebilirlik Fonu 2026” konu başlığıyla, tek bir PDF dosyası (en fazla 5 MB) hâlinde hazırlanmalı ve application@saha.org.tr adresine e-posta yoluyla gönderilmelidir.

    ​SAHA Sürdürülebilirlik Fonu hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    815
  • 29-09-2025

    2024 Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Han Kang’ın kaleme aldığı, duymadan sese, görmeden ışığa inananların romanı Yunanca Dersleri, Göksel Türközü’nün çevirisiyle April Yayıncılık’tan çıktı.

    Türkçede daha önce Vejetaryen, Çocuk Geliyor, Beyaz Kitap, Veda Etmiyorum ve Sevgilinin Soğuk Elleri yayımlanan Han Kang’ın bu romanı şiirselliğiyle edebiyatına bir kez daha hayran bırakacak bir eser. Yunanca Dersleri, iki insan arasında kurulan beklenmedik bağın hikâyesi. İnsanın insana şifa olmasına, dilin ve dokunmanın gücüne yazılmış bir aşk mektubu.

    Duyuları uyandıran, hayatta olmanın özünü hatırlatan bir kitap olarak okurla buluşuyor.

    “Seul'de bir sınıf.
    Genç bir kadın, tahtadaki Yunanca öğretmenini izliyor.
    Konuşmaya çalışıyor ama sesini yitirdi.

    Öğretmeni ise giderek artan körlüğünün eşiğinde artık konuşulmayan bir dili anlatıyor.
    Işığı gittikçe sönerken, sesini duyamadığı kadına adım adım çekiliyor.
    İkisini birleştiren geçmişte bıraktıkları...
    Bir zamanlar sahip olup artık geri alamayacakları...
    Her şeye rağmen çarpan kalpleri...”

    0
    0
    1005
  • 29-09-2025

    Selçuk Yöntem, Zuhal Olcay ve Cengiz Bozkurt’un ilk kez aynı sahneyi paylaşacakları Don Quixote (Don Kişot) müzikali 30 Eylül Salı akşamı Zorlu PSM’de prömiyerini yapacak.

    Cervantes’in ölümsüz eserinden uyarlanan müzikal; usta yönetmen Işıl Kasapoğlu rejisi ve müzik direktörü Volkan Akkoç yönetiminde, Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu ile Piu Entertainment ortak yapımı olarak sahneleniyor. Müzikal, İstanbul’da prömiyerini yaptıktan sonra Ankara’da seyirci ile buluşacak.

    Selçuk Yöntem, Don Quixote karakterine kattığı derinlik ve yıllara yayılan deneyimiyle sahnede büyüleyici bir performans sergileyecek. Zuhal Olcay, tiyatro, sinema ve müzik dünyasındaki zengin deneyimini Aldonza karakteriyle buluşturarak güçlü ve unutulmaz bir kadın portresi yaratacak. Cengiz Bozkurt ise sahnedeki mizahi derinliği ve güçlü oyunculuğuyla Sancho Panza’ya hayat verecek.

    İlk kez 1965 yılında sahneyle buluşan Don Quixote müzikali, 1959’da Dale Wasserman tarafından kaleme alınan televizyon oyunu temel alınarak uyarlandı. Broadway’de toplam 2 bin 328 kez sahnelenen yapım, gösterildiği dönemde büyük ilgi görerek “En İyi Müzikal” başta olmak üzere beş dalda Tony Ödülü kazandı. Edebiyatın ölümsüz karakteri Don Kişot’un hayal gücü ve cesaretiyle beslenen bu klasik yapım, tiyatro tarihinde iz bırakan başlıca eserler arasında yer alıyor.

    Don Quixote Müzikali Program
    30 Eylül 2025 - İstanbul Zorlu PSM
    12-13-14-17 Ekim 2025 - İstanbul Zorlu PSM
    24- 25-26 Ekim- Ankara ATO Congresium
    19-20 Kasım 2025- İstanbul Zorlu PSM
    ​25 Kasım 2025- Ankara ATO Congresium

    0
    0
    879
  • 29-09-2025

    Bor Sanat ve EXIT iş birliğiyle, Beral Madra, Ebru Nalan Sülün ve Missem Canmutlu’nun danışmanlığında yürütülen Konuk Sanatçı Programı’nın üretimleri “MAYA” başlıklı sergiyle, 11 Ekim 2025-16 Ocak 2026 tarihleri arasında Mardin’de sanatseverlerle buluşacak.

    Ebru Nalan Sülün küratörlüğünde EXIT’te gerçekleşecek olan “MAYA”; dört dönem boyunca katılımcı sanatçıların üretim süreçlerine, karşılıklı etkileşimlerine, kentle ve birbirleriyle kurdukları diyaloğa odaklanıyor. Sergi, ortak akıl ve düşünme süreçlerinde ortaya çıkan özün/cevherin dönüşümünü ve bu dönüşümün yarattığı etkileşimleri görünür kılmayı amaçlıyor.

    Mardin’de izleyiciyle buluşacak olan sergide, program katılımcıları Ahmet Öktem & Mehmet Akan, Fulya Çetin & Sidar Alışık, Serhat Kiraz & Ayşe Ceren Solmaz ile Handan Börüteçene & Rıdvan Aşar’ın üretim süreçleri ve çalışmaları bir araya geliyor. Bor Sanat ve EXIT iş birliğinde gerçekleşen Konuk Sanatçı Programı, Mardin’de yaşayan sanatçılarla ulusal/uluslararası deneyimli sanatçıların kolektif bir yaklaşımla çağdaş sanat üretimleri gerçekleştirmeleri amacıyla hayata geçti. Mardin’de üretim yapan 4 yerel sanatçı ve 4 mentör profesyonel konuk sanatçıyı buluşturan program kapsamında sanatçılar, birer aylık dönemler hâlinde EXIT alanında konaklayıp üretimlerini gerçekleştirdi.

    Program takvimi:

    Güz Dönemi:
    14 Ekim-14 Kasım 2024: Ahmet Öktem & Mehmet Akan
    1-30 Aralık 2024: Fulya Çetin & Sidar Alışık

    Bahar Dönemi:
    10 Mart-10 Nisan 2025: Serhat Kiraz & Ayşe Ceren Solmaz        
    ​21 Nisan-21 Mayıs 2025: Handan Börüteçene & Rıdvan Aşar

    0
    0
    886
  • 29-09-2025

    Füsun Aymergen’in hem bireysel acılara hem de ortak yaralara dokunarak, okuru kendi yaşamına dönüp bakmaya çağırdığı öykülerinden oluşan kitabı Başka Bir Dünya Değil, Alakarga Yayınları’ndan çıktı.

    Başka Bir Dünya Değil, gündelik hayatın içinden yükselen sesleri, kadınların ve ailelerin gölgede kalmış hikâyelerini anlatıyor. Bu öykülerdeki kahramanlar; bir köy meydanında, bir kuşçunun önünde ya da babaannenin gölgesinde karşımıza çıkıyor. Onların diliyle konuşurken yalnızca bireysel değil, toplumsal belleğin karanlık odalarındaki hikâyelere de tanık oluyor okur.

    Başka Bir Dünya Değil’deki öyküler, küçük bir anın, basit bir nesnenin ya da gündelik bir karşılaşmanın ardında saklı duran derinliği açığa çıkarıyor. Kitap hem bireysel acılara hem de ortak yaralara dokunarak, okuru kendi yaşamına dönüp bakmaya çağırıyor.

    0
    0
    1125
  • 28-09-2025

    İş Sanat’ın yeni sezon programı belli oldu. İş Sanat, yeni sezon programına çellist Pablo Ferrandez ve Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın 4 Kasım Salı akşamı vereceği konserle başlayacak.

    Program çellist Pablo Ferrandez ve Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın 4 Kasım Salı akşamı vereceği konser ile açılışını yapacak. Bu sezonda cazın yaşayan efsanesi Stanley Clarke’dan opera dünyasının başarılı ismi Elena Stikhina’ya, Grammy ödüllü Kremerata Baltica’dan ülkemizi yurtdışında başarıyla temsil eden Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’na dünyaca ünlü, ödüllü sanatçı ve orkestraların yanı sıra Rita Payes gibi yeni keşifler ile Radyo Günleri ve B’aşka Şarkılar gibi özgün yerli projeler İş Sanat sahnesinde sanatseverlerle buluşacak.

    Dünyanın en prestijli klasik müzik yarışmalarından XV. Uluslararası Çaykovski Yarışması’nda ödül kazanmasıyla dikkatleri üzerine çeken Pablo Ferrández, 4 Kasım Salı 20.30’da İş Kuleleri Salonu’nda düzenlenecek açılış konserinde İş Sanat’ın konuğu olacak. İspanyol yıldıza, şef Aziz Shokhakimov yönetimindeki Tekfen Filarmoni Orkestrası eşlik edecek. Caz dünyasının yaşayan efsanesi olarak kabul edilen basçı Stanley Clarke, Cameron Graves (piyano ve tuşlular) ve Jeremiah Collier (davul) ile 21 Kasım Cuma 20.30’da İş Kuleleri Salonu’nda seyircisiyle buluşacak. Portekiz ve Afrika müzikleriyle çevrili bir çocukluk geçiren fadista Ana Moura, 18 Aralık Perşembe 20.30’da İş Kuleleri Salonu’nda vereceği konserde Portekiz’in ruhunu taşıyan şarkılarını seslendirecek. İş Sanat’ın heyecanla beklenen yeni yıl konserinin solisti, opera dünyasının başarılı sopranolarından Elena Stikhina olacak. 6 Ocak Salı 20.30’da AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda düzenlenecek konserde Stiktina’ya İtalyan şef Carlo Tenan yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşlik edecek.

    ​​İş Sanat’ın yeni sezon programının tümüne buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    1242
DAHA FAZLA
Geldanlage