GÜNDEM
  • 20-12-2024

    Shoegaze/dream pop üçlüsü Plastic Ideas, yeni albümden önceki son teklisini “Her Şey Anlamsız”ı Tamar Records etiketiyle müzikseverlerle buluşturdu.

    2019 yılında İstanbul’da kurulan Plastic Ideas, Bakiyesi Belirsiz Ömrüm isimli ilk albümünü 2022 yılında yayımladı. Grubun yeni albümden önce çıkardığı son teklisinin “Her Şey Anlamsız”, post-rock tınılarını shoegaze’in duygusal derinliğiyle harmanlayan bir parça.

    Şarkı, boğucu bir içsel karanlığı ve kendini kaybetmişliği anlatan sözleriyle, şarkı dinleyiciyi varoluşsal bir sorgulamanın içine sürüklüyor. Yoğun tekrarlar ve katmanlı gitar dokunuşlarıyla, modern hayatın anlamsızlığı ve yalnızlık duygusu arasında yankılanıyor.

    Plastic Ideas’ın yeni teklisi “Her Şey Anlamsız”ı buradan dinleyebilirsiniz.

    Künye:
    Söz: Sertaç Çomak, Efekan Küçükçınar, Berkan Çalışkan
    Müzik: Berkan Çalışkan
    Vokaller: Berkan Çalışkan, Efekan Küçükçınar, Sertaç Çomak
    Canlı Enstrümanlar: Berkan Çalışkan
    Kayıt & Prodüksiyon: Berkan Çalışkan
    Ses Mühendisi, Mix & Mastering: Berkan Çalışkan
    ​Single Kapağı: Gökçe Porsuk

    0
    0
    896
  • 20-12-2024

    Gülşah Mursaloğlu’nun “Pul Pul Döküldü, Ufalandı Zaman” başlıklı kişisel sergisi 27 Aralık 2024 - 22 Şubat 2025 tarihleri arasında SANATORIUM’da sanatseverlerle buluşacak.

    “Pul Pul Döküldü, Ufalandı Zaman” sergisi yaşama elveren koşulları, üretkenliği, makinelerin ve insanların üretmediği, es verdiği zamanı ve yavaşlamayı araştırıyor. Mekâna yayılmış, farklı formlarda asılı kalmış, dönüşmüş yumurtalar, kabukları ve uyku dalgaları bu araştırmanın merkezinde yer alıyor.

    Kuytuda Uğuldayan Yumurta isimli video yerleştirmesi yaşamı başlatan ve devam ettiren koşulları sorguluyor: konak olma, dikkat ve bakım, kesinti, aksama, düzensizlik, kargaşa ve dönüşüm. Performansçı bir depo koridorunda yumurtalarla dikkatli bir şekilde ilişkilenirken, soyut bir peyzajda yumurtalar çeşitli hızlarda parçalanıyor. Kamera yakın kadrajda farklı yumurtaların yolculuklarını takip ederken iki eş zamanlı koreografi ortaya çıkıyor: yumurtalar mekânın kontürlerini izliyor, sindiriliyor, yuvalara yerleşiyor, kabukları kırılıyor, parçalanıyor ve sonsuz döngülerde çevriliyor.

    Serginin girişinde yer alan yerleştirme Hızlandırılmış Milyon Yıllık Bir Karşılaşma sanatçının bir seneyi aşkın süredir kendi mutfağından ve çevresinden topladığı yumurta kabuklarından oluşuyor. Yumurta kabuklarının yüzde doksanı kumtaşı, kireç taşı, şişt gibi tortul kayaçların da yapıtaşı olan kalsiyum karbonattan oluşur. Kayaların oluşması binlerce, milyonlarca yıl sürerken bir tavuğun vücudunda yumurta kabuğunun oluşması yaklaşık 20-24 saat sürer. Isıyla zamanda bir yolculuk yaparak taşlaşan yumurta kabukları seramik parçalarının üzerinde yan yana diziliyor. Sergi boyunca mekâna giren izleyiciler yarattıkları titreşimlerle işe dâhil oluyorlar, hem yerleştirmedeki seramikleri temas ettirip ses çıkarmalarına hem de sırın içindeki kabukların ufalanmasına katkıda bulunuyorlar.

    Dalgalar Boyu Derya-degiş’te sergi mekânının iki çapraz köşesine iki bedenin uyku dalgaları konumlanıyor. İnsan yaşamının üçte birini, bazı türlerinse yaşamının yüzde seksenini kaplayan uyku, türleri eşitleyen, birleştiren bir alan oluşturuyor. Yerleştirmede, sıklıkla ofislerde kullanılan kare floresan lambalar serginin açık olduğu sekiz saat boyunca renk değiştirerek bu bedenlerin REM, non-REM dalgalarını ve uykularındaki kesintileri taklit ediyor, geceyi gündüze taşıyor.

    Sanatçının topladığı kabukların bir kısmı Gözeneklerde Kutu Kutu Pense’de ezilip parçalara ayrılıp, tekrar bir araya geliyor. Bedenler ve türler arası geçiş yapan yumurtaların kalıntıları birbirine karışıyor, fosilleşmiş fragmanlar hâlinde galerinin duvarlarında geziniyor.

    Sergiye sanatçının Goldrausch Künstlerinnenprojekt çalışma ve araştırma programı kapsamında ürettiği, Sina Ribak’ın Tending to Elusive Matter [Anlaşılması Güç Maddeye İcabet Etmek] metnini içeren aynı isimli yayın eşlik ediyor.

    Künye: Gülşah Mursaloğlu, A Chanting Egg, Near the Dent, 2024, Single channel video installation, 14'06'', 3 + 1 AP (Sanatçı ve SANATORIUM’un izniyle)

    0
    0
    1438
  • 20-12-2024

    Mark Janssen’in çocuklar için hazırladığı muzip, eğlenceli ve heyecan verici yeni öyküsü Dur! Canavar!, Sinan Çakmak’ın çevirisiyle Can Çocuk’tan çıktı.

    Janssen’in yazdığı ve resimlediği kitap 5 yaş ve üzeri okurlarını iki kız kardeşin macerasına ortak ediyor. İki kız kardeş, hurdayla dolu bir arabadan kurtulmak için yola çıkarlar. Ancak yolda büyük ve korkunç canavarlar onları durdurmaya çalışır. Peki bu korkunç yaratıklar neyin peşindedir dersiniz? Kızlar onlara kafa tutmayı başarabilecek midir? Hepsinin cevabı bu kitapta!

    “Amanın! Bir canavar daha var! 'Dur!' diye gürledi. 'Onu istiyorum! Hemen!' 'Ama araba boş. Tüm hurdaları dağıttık. Yoksa canavarın işaret ettiği şey...'”

    0
    0
    850
  • 19-12-2024

    Disney’in yeni filmi Mufasa: Aslan Kral, yarın (20 Aralık) vizyona girecek.

    Mağrur Diyar’ın kralının beklenmedik yükseliş hikâyesine odaklanan Mufasa: Aslan Kral’da; Rafiki, Simba ve Nala’nın kızı genç aslan yavrusu Kiara’ya, Mufasa efsanesini anlatması görevlendirilirken, Timon ve Pumbaa ise yine kendilerine özgü şakalarını yapıyor. Zamanda geriye dönüşlerle anlatılan hikâyede Mufasa, kraliyet soyunun varisi olan Taka adlı bir aslanla tanışana kadar kaybolmuş ve yalnız bir yetim yavru olarak yer alıyor. Taka ile yollarının kesişmesi, Mufasa’nın kaderini baştan sona değiştirecek bir yolculuğu başlatıyor. Bu sıra dışı karakterler, ortak bir düşmana karşı hayatta kalabilmek ve kaderlerini keşfetmek için birlikte mücadele ederken birbirlerine bağları da birçok kez sınanıyor.

    Filmde Aaron Pierre (Mufasa), Kelvin Harrison Jr. (Taka/Scar), Tiffany Boone (Sarabi), Kagiso Lediga (Genç Rafiki), Preston Nyman (Zazu), Mads Mikkelsen (Kiros), Thandiwe Newton (Eshe), Lennie James (Obasi), Anika Noni Rose (Afia), Keith David (Masego), John Kani (Rafiki), Seth Rogen (Pumbaa), Billy Eichner (Timon), Donald Glover (Simba), Blue Ivy Carter (Kiara), Braelyn Rankins (Genç Mufasa), Theo Somolu (Genç Taka), Folake Olowofoyeku, Joanna Jones, Thuso Mbedu, Sheila Atim, Abdul Salis, Dominique Jennings ve Beyoncé Knowles-Carter (Nala) gibi yıldız isimler yer alıyor. Gerçekçi bilgisayar destekli görüntüler ve canlı aksiyon çekim tekniklerinin birleşimiyle yaratılan filmin yapımcılığını Adele Romanski ve Mark Ceryak, filmin yürütücü yapımcılığını ise Peter Tobyansen üstleniyor.

    Mufasa: Aslan Kral filminin fragmanını buradan izleyebilirsiniz.

    0
    0
    1466
  • 19-12-2024

    Taviloğlu Koleksiyonu’nun 52 yıllık serüvenini İstanbul’un 7 mekânda sanatseverlerle buluşturan “Bir Koleksiyoner Hikâyesi” başlıklı sergi 30 Mart 2025 tarihine kadar uzatıldı.

    1972’den günümüze, yarım asırlık bir tutkuyu, birikimi ve adanmışlığı izleyicilere sunan “Bir Koleksiyoner Hikâyesi” sergisi devam ediyor. Sergi, 30 Mart 2025 tarihine kadar 5 mevcut mekân ve 2 yeni mekânda sanatseverleri ağırlıyor. Galeri Eyüpsultan, İstanbul Sanat (Haliç Tersanesi), İş Sanat Kibele Sanat Galerisi, ⁠Mecidiyeköy Tarihi Likör Fabrikası, Müze Gazhane’deki sergiler aralıksız olarak ziyaret edilmeye devam edecek. Daha önce Artİstanbul Feshane’de sergilenen eserler, 7 Ocak’tan itibaren The Ritz-Carlton Residences, Istanbul B Blok’taki; MSGSÜ İstanbul Resim Heykel Müzesi’nde sergilenen eserler ise ⁠10 Ocak’tan itibaren Yapı Kredi bomontiada F Blok’taki yeni mekânlarında sanatseverlerin ziyaretine açık olacak. Küratörlüğünü Derya Yücel ve Marcus Graf’ın üstlendiği “Bir Koleksiyoner Hikâyesi”, Taviloğlu Koleksiyonu’nun tamamını, 903 sanatçının 2438 eserini bir arada görme imkânı sunuyor.

    İş Sanat ana sponsorluğunda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İBB Kültür Daire Başkanlığı, İBB Miras, Eyüp Belediyesi, Altınmarka, Bilgili Holding ve Doğuş Grubu’nun katkıları ve Contemporary Istanbul Vakfı (CIF) iş birliği ile gerçekleştirilen sergiyi, Galeri Eyüpsultan, İstanbul Sanat (Haliç Tersanesi), İş Sanat Kibele Sanat Galerisi, Mecidiyeköy Likör Fabrikası, Müze Gazhane, The Ritz-Carlton Residences, Istanbul B Blok ve Yapı Kredi bomontiada F Blok’ta 30 Mart 2025 tarihine kadar ziyaret edebilirsiniz.

    Ziyaret saatleri:
    Galeri Eyüpsultan - Pazartesi hariç her gün 11.00-19.00
    İstanbul Sanat (Haliç Tersanesi) - Pazartesi hariç her gün 10.00-19.00
    İş Sanat Kibele Sanat Galerisi - Her gün 09.00-19.00
    Mecidiyeköy Likör Fabrikası - Pazartesi hariç her gün 11.00-19.00
    Müze Gazhane - Pazartesi hariç her gün 10.00-18.00
    The Ritz-Carlton Residences, Istanbul (B Blok) - 7 Ocak’tan itibaren, Pazartesi hariç her gün 10.00-19.00
    ​Yapı Kredi bomontiada (F Blok) - 10 Ocak’tan itibaren, Pazartesi hariç her gün 10.00-19.00

    0
    0
    3213
  • 19-12-2024

    Devlet sanatçısı piyanist Gülsin Onay, İDEA Müzik Sanat danışmanlığında gerçekleşen “Minoa’da Klasik Müzik” konser serisi kapsamında 21 ve 22 Aralık’ta Minoa Pera’da müzikseverlerle buluşacak.

    İstanbullular bu hafta sonu Onay’ın resitalleriyle bir müzik şöleni yaşayacak. Konsere katılanlar Bach’ın derinlikleri, Bartok’un ritimleri, Debussy’nin renkli dünyası ve Chopin’in duygusal melodileriyle buluşacaklar.

    Geçtiğimiz yıl Londra Kitap Fuarı “Uluslararası Mükemmeliyet Ödülleri”nde “Yılın Kitabevi” seçilen Minoa, farklı konularda düzenlediği kültür sanat etkinlikleriyle İstanbul’un kültür arenasında önemli bir yer tutuyor.

    ​Gülsin Onay’ın 21 Aralık Cumartesi günü 18.30’da, 22 Aralık Pazar günü ise 11.00’de Minoa Pera’da müzikseverlerle buluşacağı konserlerine biletinizi buradan alabilirsiniz.

    0
    0
    874
  • 19-12-2024

    Uluslararası sahnelerde kendine özgü yorumuyla tanınan viyola sanatçısı Milena Simović, 21 Aralık Cumartesi akşamı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda konser verecek.

    Konserde Milena Simović’e 2024-2025 sezonunun daimî şefi Nil Venditti yönetimindeki Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası eşlik edecek. Milena Simović, CRR’deki konserinde; William Walton’ın modern viyola repertuarında önemli bir yer tutan “Viyola ve Orkestra için Konçerto” adlı eseriyle dinleyicileri etkileyici bir yolculuğa çıkaracak. Konserin ikinci bölümünde, Çaykovski’nin dramatik dönemiyle özdeşleşen Beşinci Senfoni seslendirilecek. Bu eser, kader teması etrafında şekillenen içsel çatışmalarla bestecinin duygusal dünyasına ışık tutuyor.

    Avrupa, Asya ve Amerika’daki resital ve oda müziği konserleriyle dikkat çeken Sırbistan doğumlu Milena Simović, tarihsel dokuyu sahneye taşıyan 1680 yapımı Giovanni Battista Rogeri kemanı ve 1740 yapımı Paolo Antonio Testore viyolasıyla, müziğinin tarihini sahneye taşıyor. Önemli müzisyenlerle aynı sahneyi paylaşan sanatçının performansları dünya basınında “operatik kalitede, hayranlık uyandıran, büyüleyici ve heyecan verici” olarak değerlendiriliyor.

    ​21 Aralık Cumartesi akşamı Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleşecek konserin biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

    Künye:
    1-2. Milena Simović
    3. Nil Venditti © Alessandro Bertani

    0
    0
    899
  • 19-12-2024

    Cengiz Tekin’in “Dalgalar Harita Çizmez” başlıklı kişisel sergisi 9 Aralık 2024 - 22 Şubat 2025 tarihleri arasında Zilberman’ın Beyoğlu, Mısır Apartmanı’ndaki ana mekânında sanatseverlerle buluşuyor.

    Cengiz Tekin’in “Dalgalar Harita Çizmez” sergisi, suyun hem yıkıcı hem de yaratıcı gücü odağında bireysel ve kolektif hafızanın taşıyıcısı olarak, mevcut toplumsal yapıların altında yatan çatışmaları ve uyumsuzlukları mercek altına alıyor. Tekin’in sanatsal pratiği, gündelik hayatın sıradanlığında gizlenen karmaşıklıkları görünür kılarak, izleyiciyi politik ve toplumsal meselelerin çok katmanlı yapısıyla yüzleştiriyor. Sanatçı, bireylerin hayatta kalma stratejileri ile otoriter yapıların dayattığı koşullar arasındaki gerilimi mizah ve ironiyi araçsallaştırarak işliyor. Bu gerilim, yalnızca bireysel bir deneyim değil, aynı zamanda kolektif belleğin, kültürel dinamiklerin ve toplumsal yapının bir yansıması olarak izleyici karşısına çıkıyor. Tekin’in eserleri, izleyiciyi yalnızca görsel bir deneyime değil, aynı zamanda derin bir düşünsel sorgulamaya davet ediyor. Bir halının deseni, bir özür ifadesi ya da gündelik bir nesne, sanatçının elinde kapsamlı bir eleştirinin taşıyıcısına dönüşüyor.

    Sergi, bu çok katmanlı yaklaşımı su metaforu üzerinden derinleştirerek izleyiciye sunuyor. Su, sanatçının çocukluğundan itibaren yaşamında önemli bir yer tutan, Dicle kıyısındaki yıllarından bir yansıma olarak serginin kavramsal temelini oluşturuyor. Sosyo-politik çatışmaların, kültürel kimliklerin ve tarihsel katmanların şekillendiği bu coğrafya, suyun akışkanlığıyla birleşerek sanatçının hafıza, kimlik ve sınır kavramlarını irdelemesine olanak tanıyor. Suyun sürekli hareket eden, sabitlenemeyen ve sınır tanımayan yapısı, insan eliyle çizilmiş sınırların kırılganlığını vurguluyor. Tekin, bu sınırları, doğanın sabit tanımlara direnen ve sürekli değişen dinamik yapısı ile karşılaştırıyor; bu da suyu, özgürlük ve alternatif hayal gücü için bir metafor hâline getiriyor. Sergi adının çağrıştırdığı gibi, su genellikle haritaların ve coğrafi sınırların tanımlayıcı bir unsuru olarak görülüyor. Ancak sanatçı, bu sınırların doğanın bir parçası olmadığını, aksine insan eliyle yaratılmış yapay kurgular olduğunu vurguluyor. Doğa, sabitlenemeyen ve sürekli devinen yapısıyla Tekin’in eserlerinde sınırların ötesine geçen bir özgürlük alanı sunuyor. Bu bağlamda su, yalnızca bireylerin ve toplumların sınırlarla olan ilişkisini sorgulatan bir araç değil, aynı zamanda doğanın direncini ve insan yapımı düzenlerin kırılganlığını gözler önüne seren bir unsur olarak sunuluyor.

    ​Künye: Cengiz Tekin, Pastoral Senfoni, 2021, Çift kanallı video yerleştirme, 4’16’’

    0
    0
    1476
  • 19-12-2024

    Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), “Georg Baselitz: Son On Yıl” sergisi kapsamında, çocuklara sanatçının sıra dışı ve ilham verici dünyasını tanıtmak amacıyla Tanıştırayım; Baselitz adlı bir çocuk kitabı hazırladı.

    Sakıp Sabancı Müzesi’nin uzun yıllardır ücretsiz düzenlenen okul turlarına rehberlik eden hikâye anlatıcısı Gülçin Uslu’nun yazdığı ve illüstrasyonlarını Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı lisans programı mezunu Gizem Darendelioğlu’nun hazırladığı Tanıştırayım; Baselitz , sanatçının çocukluk yıllarından başlayarak, hayatı ve eserleri üzerinden sanatın büyülü dünyasına bir keşif yolculuğu sunuyor. Ayrıca bu kitap vesilesiyle 21 Aralık Cumartesi günü Uslu ile birlikte, kitabın dünyasından ilham alan bir hikâye anlatımı atölyesi düzenleniyor.

    Akbank’ın desteğiyle devam eden “Georg Baselitz: Son On Yıl” sergisi sanatçının son on yılda ürettiği yüze yakın anıtsal boyuttaki tablo ve heykeli bir araya getirmesinin yanı sıra şimdi de çocuklar için de ilham verici bir yolculuğa dönüşüyor.

    21 Aralık günü gerçekleşecek etkinlik hem çocuklar hem de ebeveynler için tasarlanandı. Bu ücretsiz etkinlikte, katılımcılar iki farklı seansta Georg Baselitz’in yaratıcı dünyasını keşfedecek ve hayal güçlerini harekete geçirecek. Atölyelerin ardından, “Georg Baselitz: Son On Yıl” sergisi Gülçin Uslu'nun rehberliğinde gezilecek.

    Etkinliğe katılım için SSM web sitesinden kayıt yaptırılabilir ve Tanıştırayım; Baselitz çocuk kitabını SSM Mağaza’dan satın alabilirsiniz.

    0
    0
    926
  • 18-12-2024

    Suna’nın Kızları ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün koordinasyonuyla hazırlanan ve çocukların eğitim başta olmak üzere bütünsel gelişimlerini destekleyen hizmetlere erişimine odaklanan “Çocuk Odaklı Şehir - Bir Eşitlik Arayışı” başlıklı sergi 4 Mayıs 2025’e kadar İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde sanatseverlerle buluşuyor.

    Suna’nın Kızları Araştırma Destek Topluluğu’nun kapsamlı çalışmalarına dayanan “Çocuk Odaklı Şehir - Bir Eşitlik Arayışı” sergisi, çocuklara yönelik öğrenim ve diğer kentsel hizmet politikalarının veri temelli geliştirilmesinin önemine dikkat çekiyor. Fatih ve Sultanbeyli ilçeleri başta olmak üzere İstanbul genelinde çocuklara yönelik hizmetlerin mahalle ölçeğindeki ihtiyaçlarla ne kadar örtüştüğünü gösteren Çocuk Odaklı Şehir dijital platformundan hareketle tasarlanan sergi, çocukların gözünden kentsel çevreyi ve sosyal gerçeklikleri inceleyerek çocuk dostu şehirler yaratma gerekliliğine dair güçlü bir farkındalık yaratmayı amaçlıyor.

    Serginin odağında “Çocuk Odaklı Şehir” adlı dijital platform yer alıyor. Fatih ve Sultanbeyli ilçeleri başta olmak üzere İstanbul genelinde çocuklara yönelik hizmetlerin mahalle ölçeğindeki ihtiyaçlarla ne kadar örtüştüğünü analiz eden haritalar ve veri setleri sunan bu platform, farklı kurumlarca üretilen çocuk verilerini anlamlı bir bütünlük içinde sunarak politika yapıcılar ve uygulayıcılar için güçlü bir araç olmayı amaçlıyor. Çocuk Odaklı Şehir Platformu, çocukların bütünsel gelişimlerini destekleyici hizmet ve müdahalelerin etkin şekilde kurgulanabilmesi için veri temelli kararlara duyulan ihtiyacı karşılamak amacıyla kurulan Suna’nın Kızları Araştırma Destek Topluluğu tarafından hayata geçirildi.

    ​Sergi, nicel ve nitel yöntemlerle elde edilen verilerle hazırlanmış görsel haritalar ve panolara yer veriyor. Çocukların günlük yaşamını şekillendiren sosyal ve ekonomik koşulları gösteren haritalar, panolar ve bulgular; mahalle bazında hizmetlere erişim durumunu ortaya koyarak çocuk dostu şehirler oluşturmak için hangi alanlarda iyileştirmeler yapılması gerektiğine dair bir resim çiziyor. “Çocuk Odaklı Şehir - Bir Eşitlik Arayışı” sergisi, Suna’nın Kızları topluluk katılımcı ve danışmanları tarafından kız çocuklarla düzenlenen atölyelerinin çıktılarını da barındırıyor. Çizimler ve foto alıntılardan oluşan bu çıktılar, çocukların çevreleriyle olan ilişkilerini onların bakışı ile görmeye imkân sağlıyor. Çocuk Odaklı Şehir dijital platformunda yer verilen hizmetlerin ve veri yetersizliği nedeniyle eklenemeyen; ancak çocukların bütünsel gelişimi için önem teşkil eden olanakların, çocukların hayatında nereye karşılık geldiğini, onlar için ne ifade ettiğini ortaya koyuyor.

    0
    0
    1133
DAHA FAZLA
Geldanlage