GÜNDEM
  • 06-12-2025

    Babylon, aralık ayında da ziyaretçilerine dolu bir program sunuyor. Emir Yargın ile Klas Pop Yılbaşı Özel’den +1 Sunar: Pozitif Vibrations kapsamında sahne alacak Gotts Street Park’a; eskimeyen eski şarkıların adresi Beat Pazarı’ndan; yerel sahnenin yükselen isimlerini sunan Glocals serisi ve Hot Chip’e uzanan çok geniş yelpazedeki konser ve etkinlikler Babylon’da müzikseverlerle buluşacak.

    Emir Yargın, yüksek enerjili performansı ve güçlü vokalleriyle “Klas Pop Yılbaşı Özel” ile 12 Aralık Cuma günü Babylon’da sahnede olacak. Şehre pozitif titreşimler getiren Pozitif Vibrations serisi, retro ruhu modern dokularla harmanlayan Londra çıkışlı Gotts Street Park ile devam ediyor. Grup, 12 Aralık Cuma akşamı Babylon’da dinleyicilerle bir araya gelecek.

    Babylon’un yeni sezonuyla başlayan Glocals serisi, yerel üretimlerin güçlü temsilcilerini dinleyiciyle buluşturmaya devam ediyor. Bu ayki Glocals’ta Develer, Danea Palaka ve DYLN, 16 Aralık Salı akşamı Babylon’da sahne alacak. Özlenen, hâlâ dinlenen ve unutulmayan şarkılarla dolu Beat Pazarı, nostaljik melodilere modern dokunuşlar getiren Murat Hayk Davulcu ve Tan Atalar ile 19 Aralık Cuma günü Babylon’da olacak. Elektronik müziğin en özgün gruplarından Hot Chip, yüksek tempolu DJ performansıyla 20 Aralık Cumartesi gecesi Babylon’da müzikseverlerle buluşacak. Aralık boyunca Babylon sahnesi; pek çok konser ve etkinliğe imza atacak.

    Program:
    6 Aralık: Babylon Picks: Kiioto feat. Lou Rhodes from Lamb & Rohan Heath
    7 Aralık: H&M Girlhood Celebration: aisu, Selin, 2Much
    9 Aralık: Gormot – “The Birth” İlk Konser
    10 Aralık: World Akustik – Ari Barokas
    11 Aralık: LoftCaz Records Present: Şu Güzel İnsanlar “Gün” İlk Konser
    13 Aralık: Quantic DJ Set
    17 Aralık: Yedinci Ev (Akustik) ''Bu Şarkının Bir Hikâyesi Var Mı?"
    23 Aralık: Sera Savaş
    26 Aralık: Dolapdere Big Gang
    ​27 Aralık: Radyo Eksen Erken Yılbaşı Partisi

    Tag: Babylon
    0
    0
    207
  • 06-12-2025

    Zilberman İstanbul, Sandra del Pilar’ın “Boşluklar ve Hayaletler” başlıklı kişisel sergisini 11 Aralık 2025-31 Ocak 2026 tarihleri arasında sanatseverlerle buluşturacak.

    Parçalanarak susturulan, sansürlenerek yeniden inşa edilen anlatıların ve çarpıtılan tarihsel gerçekliklerin izini süren Sandra del Pilar, “Boşluklar ve Hayaletler” ile tarihin yalnızca arşivlerde değil, bastırılmış kolektif hafızada ve üzeri örtülmüş manzaralarda nasıl yer edindiğini araştırıyor. “Boşluklar ve Hayaletler” sergisi, müdahale ve yeniden tahayyül pratiklerini bir araya getiren spekülatif bir kavramsal haritayı beş bölüm üzerinden kurguluyor.

    Sandra del Pilar, pratiğinde resmi tarih anlatılarının dışında bırakılan kırılmaların ve boşlukların peşine düşüyor; imgeleri, post-kolonyal ve feminist bir perspektiften, kişisel olan ile politik olanın kesiştiği bir düzlemde ele alıyor. Elyaf ve tül benzeri şeffaf sentetik liflerle çalışarak, imgenin beden ile karşılaştığı, yüzeyin uzamsal ve zamansal bir boyut kazandığı katmanlı alanlar inşa ediyor. Bu yüzeyler, izleyici ile görüntü arasında sabitlenmeyen, değişken bir algı alanı açığa çıkarıyor. “Boşluklar ve Hayaletler”, yok edilmiş anlatıları ve bastırılmış sesleri takip ederken geçmiş ile günümüz sınırlarının geçiciliğini görünür kılıyor.

    Sergi, geriye kalan ile kaybolan arasında geziniyor. Del Pilar, tarih anlatılarının üzerini örtmek yerine sessiz boşluklarında ve huzursuz hayaletlerinde kalmayı seçiyor. Bu boşluklar ve hayaletler, nasıl hatırladığımızı, unuttuğumuzu ve tahayyül ettiğimizi biçimlendiriyor. Her bölüm, susturulmuş hikâyelere, kırılgan imgelere ve kaybolmayı reddeden varlıklara doğru bir dinleme alanı sunuyor.

    Künye:
    1. En en cerro de las campanas Queretaro II from the series Remainings, 2025 oil on canvas and transparent fibers / tuval üzerine yağlı boya ve şeffaf kumaş 150 x 200 cm
    2. Metztlan once Nevada from the series Memorias de Mañana / Tomorrows‘s Memories (4/9), 2025 hand-coloured lithograph / elle boyanmış litografi 39 x 46 cm

    0
    0
    206
  • 06-12-2025

    Gaye Boralıoğlu’nun bireysel duygularla toplumsal gerçekleri iç içe geçirdiği, okurunu “Kaosun içinden geçen bu çağda, sahici bir aşk hâlâ mümkün mü?” sorusuyla baş başa bıraktığı yeni romanı Her Şey Normalmiş Gibi, 12 Aralık’ta İletişim Yayınları tarafından yayımlanacak.

    Her Şey Normalmiş Gibi, Arda ile Lora’nın sarsıcı ilişkisi üzerinden bugünün Türkiye’sine bakan, aşkın tesadüflerden değil, insanın kendi varoluşundan filizlendiğini anlatan bir roman. Boralıoğlu, bir ucu İstanbul’un göbeğinde diğer ucu Diyarbakır’ın rüzgârında gezinen bu hikâyeyi anlatırken, okurunu ikili ilişkiler, varoluş meselelerimiz ve haletiruhiyemiz üzerine düşünmeye davet ediyor.

    Farklı dünyalardan iki insan: Arda ve Lora. Onları zorlu bir ilişkinin ana karakterleri yapan şey ne olabilir? Tesadüf mü, yoksa ikisinin de varoluş hikâyesinde saklı bir sebep mi? Her Şey Normalmiş Gibi’de genç bir adamın gözünden bakıyoruz yaşadığımız kaotik günlere. Onunla birlikte hem sevdiği kadını tanımaya ve anlamaya çalışıyoruz hem de son dönemin siyasi ve toplumsal atmosferini yeniden gözden geçiriyoruz.

    “Ve bir şey daha söyleyeyim bak, aşk gelecek değildir Lora, geçmiştir. Benim kemiklerimden ve etimden ve kanımdan, senin damarlarından ve tükürüğünden doğmuştur aşk. İki insan birbirinin yarınına değil, hakikatine âşık olur. Tarihin fırlatıp o âna attığı iki çıplak varlığız biz. Biz. Yani âşıklar.”

    0
    0
    226
  • 05-12-2025

    Goethe-Institut İstanbul’un düzenlediği Hatay Çocuk Festivali, Alan Antakya, Defne Belediyesi, Samandağ Belediyesi ve Tarabya Kültür Akademisi iş birliğinde 6 ve 7 Aralık’ta Antakya ve Samandağ’da gerçekleşecek.

    Hatay’daki çocuklara ve gençlere yaratıcılık, ifade ve dayanışmayı güçlendiren güvenli kültürel alanlar sunmak üzere 2023 yılında başlayan festival, ilk yılında yaklaşık 200, ikinci yılında ise 700’den fazla çocuğa ulaştı. Bölgenin sosyal ve fiziksel yeniden yapılanmasını sürdürdüğü bu süreçte Hatay Çocuk Festivali; yaratıcılığın, topluluk ruhunun ve hayal gücünün gelişebileceği bir alan sunmayı hedefleyerek, çocukların duygusal olarak güçlenmesine katkıda bulunuyor, sosyal bağları teşvik ediyor ve özellikle günlük yaşamı bugün bile derin zorluklarla şekillenen çocuklar için kültür-sanata erişimi mümkün kılıyor.

    Dansçıların çevrelerinde karşılaştıkları ve zihinlerinde var olan engelleri aşmayı öğrenerek bir yolculuğa çıktıkları Jasmin İhraç’ın Kleine Große Sprünge (Küçük Büyük Sıçramalar) oyununda olduğu gibi festival programı, ortak atölye çalışmaları, sanatsal iş birlikleri ve etkileşimli buluşma formatları sayesinde, kültürel çeşitliliği görünür kılan ve dayanışmayı deneyimlenebilir hâle getiren canlı bir birliktelik ortaya çıkıyor. Bu değişim, karşılıklı anlayışı teşvik ediyor, yeni ufuklar açıyor ve uzun vadeli kültürel ilişkileri güçlendiriyor.

    Programın öne çıkan etkinliklerinden biri de Orkut Murat Yılmaz moderasyonundaki haritalama maratonu. Bu etkinlikte gençler, açık kaynak araçları kullanarak Hatay'ın sokaklarını yeniden haritalandırarak şehirlerinin geleceğine aktif olarak katkıda bulunuyorlar. Program, Dinçer Güçyeter, Alp Gökalp, Sedef Özge, Furkan Kocaaaslan, Durdu Naz Günaydın ve Mehmet Yarcan tarafından yönetilen yaratıcı yazma, medya okuryazarlığı, çizgi roman, işaret dili, ebru ve drama atölyelerini içeriyor.

    ​Hatay Çocuk Festivali hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    261
  • 05-12-2025

    Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Kent Konseyi ve Bursa Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği (BUFSAD) iş birliğiyle düzenlenen 15. Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali (FotoFest), 12 Aralık 2025 - 12 Ocak 2026 tarihleri arasında  “Kırılma Zamanı” temasıyla 12 farklı mekânda sanatseverlerle buluşacak.

    15 uluslararası, 15 ulusal fotoğrafçı; videoyla eser üreten 7 sanatçı, 8 kolektif, 11 genç, 7 engelli birey ve 20 çocuk fotoğrafçının çalışmalarına 12 farklı mekânda ev sahipliği yapmaya hazırlanan festivalin bu yılki küratörlüğünü Gülbin Özdamar Akarçay ve Özcan Yurdalan üstleniyor. Toplumsal ve kişisel kırılmaların farklı coğrafyalardan yansımalarını izleyiciyle buluşturan 15. FotoFest, geniş bir seçkiyle fotoğrafın dönüştürücü gücünü hem küresel hem yerel ölçekte tartışmaya açacak. Açılışı, 12 Aralık Cuma akşamı saat 19.00’da Tayyare Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek 15. FotoFest’in programı, sergilerin yanı sıra bir ay boyunca düzenlenecek paneller, sanatçı konuşmaları ve atölyelerle zenginleşecek.

    Festival, küresel bir diyaloğun köprüsünü inşa ederken aynı zamanda yerelin, marjinalin ve geleceğin seslerine de alan açarak fotoğrafın birleştirici ve dönüştürücü potansiyelini tüm boyutlarıyla gözler önüne serecek. Dünya fotoğrafının güncel yönelimlerini Türkiye’ye taşıyan bir misyon üstlenen 15. FotoFest’in uluslararası bölümüne iklim krizi, göç, savaş, kimlik ve bellek konularına odaklanan projeleriyle Forough Alael, Abir Abdullah, Berge Arabian, Laura Chen, Issa Touma, FEMLENS Kolektifi’nin sanatçıları gibi isimler konuk olacak. Türkiye’den Bülent Kılıç, Emin Altan, Rana Öztürk, Yiğit Günel, Ayla Güvenç, Ali Saltan, Kemal Aslan, Burcu Ertunç, A. Nur Türk, Cenk Erdoğan, Rıza Erdeğirmenci gibi fotoğrafçılar ise dijital üretim süreçleri, toplumsal bellek, kamusal alan, kişisel hikâyeler ve güncel sosyal meseleleri odağına alan çalışmalarıyla festivalde yer alacak.

    Bu yıl ilk kez özel davetli olarak Türkiye’deki fotoğraf kolektiflerini programına dahil eden 15. FotoFest’te ayrıca gençlerin, engelli bireylerin ve çocuk fotoğrafçıların üretimleri, verilen eğitimler ve atölye programlarıyla desteklenerek profesyonel bir platformda sergilenecek. Fotoğrafın güncel üretim biçimlerini, görsel hikâye anlatımını, kent belleğini ve yeni medya yaklaşımlarını ele alan kapsamlı programda sanatçı konuşmaları, paneller ve uygulamalı atölyeler de gerçekleştirilecek.

    Künye: 
    1. Abir Abdullah
    2. Berge Arabian
    3. Bülent Kılıç
    4. Ali Saltan
    ​5. Durmuş Bahar

    0
    0
    292
  • 05-12-2025

    Harriet Martineau’nun kendi toplumumuza ve başka toplumlara bakmanın ilkelerini ve yöntemini sunduğu çalışması Nasıl Gözlemlemeli?- Töreleri ve Âdetleri İnceleme Sanatı, S. Erdem Türközü’nün çevirisiyle Fol Kitap’tan çıktı.

    Sosyolojinin ilk ve öncü kadın düşünürlerinden biri sayılan Harriet Martineau’nun bu kitabı, modern sosyolojinin adının bile henüz konmadığı bir dönemde yazıldı ve bugün alanın klasikleri arasında sayılıyor.

    ​Yabancı bir kültürü, bir turistin estetik merakıyla değil, bir bilim insanının önyargıları askıya alan, alışkanlıkları sorgulayan, görünenin yanı sıra görünmeyeni de kayda geçiren yöntemli ciddiyeti ve bir gezginin yeniliklere ve farklı olana aç merakıyla nasıl çözümleyebileceğimizi öğretiyor. 19. yüzyılın ikinci yarısının hızla değişen ve iletişim ve ulaşım olanaklarıyla gittikçe küçülen dünyasında yazılmış bu klasik eser, okura 21. yüzyılın dünyasında başka toplumların törelerini, âdetlerini, görgü kurallarını ve davranışlarını nasıl okuyabileceğini gösteriyor.

    0
    0
    280
  • 05-12-2025

    Ödüllü yazar Simon Longman’in Island Town eserinden sahnelenen Tiyatro Kontra’nın yeni oyunu Ada Kasabası, 6 Aralık’ta Bahçe Galata’da, 22 Aralık’ta ise Eksi On Altı Mekan’da tiyatroseverlerle buluşacak.

    Üç gencin yersiz yurtsuz bir kasabada büyüme hikâyesine odaklanan Ada Kasabası, fırsat ve umudun giderek tükendiği bir yerde kendilerini gerçekleştirme çabalarını anlatıyor. Efe Uzuner’in yönetmenliğini üstlendiği oyun, görülmeyen ailelerde büyüyen bu çocukların tek başlarına nelerle çarpıştığını ortaya koyuyor. Oyuncu kadrosunda ise Berfin Taş, İbrahim Çavdar, Yağmur Ceren Bulman yer alıyor. Oyunun biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

    “Kate, Sam ve Pete küçük bir kasabada sıkışmışlardır. Sam küçük kardeşiyle yeni bir hayat kurmaya çabalarken Pete’in tek amacı baba olmaktır. Kate ise sadece ufkun arkasında ne olduğunu merak eder.”

    Künye:
    Yazar: Simon Longman
    Yönetmen: Efe Uzuner
    Oyuncular: Berfin Taş, İbrahim Çavdar, Yağmur Ceren Bulman
    Yardımcı Yönetmen: Zeynep Pakdamar
    Reij Asistanı: Şimal Duman, Sümeyye Kavranoğlu
    Dekor Tasarımı: Efe Uzuner
    Işık Tasarımı: Yasin Gültepe 
    Işık Operatörü: Ozan Altunbulak
    Ses Tasarımı: Doruk Yılmaz
    Afiş Fotoğrafı & Teaser: Uğur Kayalar
    ​Yapım: Tiyatro Kontra

    0
    0
    317
  • 05-12-2025

    Esra Gülmen ve Cengiz Tekin’in “Sonuçta Bu Kimin Hikâyesi?” başlıklı sergisi 8 Şubat 2026 tarihine kadar MeshRu’da sanatseverlerle buluşuyor.

    ​Diyarbakır’dan çıkan, biri kökleriyle birlikte göç eden, diğeri ise kalmayı seçen iki yol arkadaşının hazırladığı sergi, “Bizim hikâyemiz nerede başlıyor, nerede kopuyor? Hangisi daha ağırdır: Kök salmak mı, kökten kopmak mı? Yerleşiklik güven mi verir, yoksa sınırlar mı çizer? Göçmek özgürlük müdür, yoksa sürüklenmek mi?” gibi, kesin yanıtı olmayan soruları ortaya atıyor. Ayrılma ile tutunma arasındaki gerilim, onların ortak hafızasında ve bu işin içinde yeniden görünür olurken, Gülmen ve Tekin, izleyicilerini de bakmanın ötesine geçmeye çağırarak, cevap arayışına dahil ediyor.

    0
    0
    347
  • 05-12-2025

    Charles Berbérian’ın okurlarını masalsı bir ormanda geziniyormuş gibi hissettiren, 2024 Bologna Ragazzi Ödülü sahibi kitabı Ağaçlar Nasıl Doğar?, Zeynep Arayıcı Korzay’ın çevirisiyle Domingo Yayınevi’nden çıktı.

    ​Küçük bir çocuk ve annesi güneş ışınlarının rengârenk yapraklar ve ağaç gövdeleriyle saklambaç oynadığı yemyeşil bir ormanda yürüyüş yapıyorlar. Çocuk meraklı, annesine ağaçlar ve orman hakkında sorular soruyor: “Ağaçlar evlenir mi? Okula giderler mi? Yalnızlar mı?” Anne, çocuğun sorularını yanıtlarken hayat ve doğa hakkında basit ama duygu dolu bir sohbet başlıyor.

    0
    0
    381
  • 04-12-2025

    Metal müziğin efsane grubu Megadeth, final turnesi kapsamında 23 Haziran 2026’da İstanbul KüçükÇiftlik Park’ta sahne alacak.

    Dave Mustaine önderliğinde 1983’ten bu yana metal müziğin gidişatını belirleyen grup; 50 milyonluk albüm satışı, Grammy ödülü, kült statüsüne ulaşmış besteleri ve nesiller arası etkisiyle tarihin en önemli grupları arasında yer alıyor. Grubun İstanbul konserinin biletleri 5 Aralık saat 12.00’de Bubilet üzerinden genel satışa çıkacak.

    Peace Sells… But Who’s Buying?, Rust in PeaceCountdown to Extinction gibi ünlü albümleriyle tanınan Megadeth; MTV döneminden dijital yayın çağına kadar geçen her dönemde hem sound’uyla hem de kültürel izleriyle varlığını büyüterek sürdürdü. “Symphony of Destruction”, “Wake Up Dead”, “Holy Wars… ThePunishment Due” gibi klasikler hâlâ dünya sahnelerinde yüzbinleri harekete geçiriyor. Dave Mustaine, Teemu Mäntysaari, James LoMenzo ve Dirk Verbeuren’dan oluşan güncel kadro, grubun son albümü Megadeth ile köklerine sıkı sıkıya bağlı; hızlı, sert ve agresif thrash kimliğini yeniden en parlak hâliyle ortaya koyuyor. Mustaine’in “Tamamen yok etmeye geliyoruz” sözleri, grubun sahnedeki enerji ve temposunun da bir özeti niteliğinde. Yeni albümden “Tipping Point”, “I Don’t Care” ve “Let ThereBe Shred” gibi parçaların yanı sıra kült dönemlerin klasiklerinin de setlist’te yer alacağı İstanbul konseri, grubun son yıllardaki en ateşli ve formda hâllerinden birine tanıklık etme fırsatı sunacak.

    0
    0
    309
DAHA FAZLA
Geldanlage