Meghan O’Gieblyn’in felsefi bir titizlik, özgünlük ve ironiyle hayatın anlamını yeni baştan sorguladığı kitabı Tanrı, İnsan, Hayvan, Makine, Filiz Sarıalioğlu’nun çevirisiyle Altın Kitaplar’dan çıktı.
New York Times Book Review Yılın En Önemli Kitabı, Los Angeles Times Bilim ve Teknoloji Kitap Ödülü finalisti ödüllerine layık görülen Tanrı, İnsan, Hayvan, Makine dini imgeleri bir refleks olarak çevrim içi yaşama uygulama biçimlerimizi ele alıyor. Sürekli ve takıntılı olarak dünyayı aslında sahip olmadığı bir yaşamla efsunlamamızı anlatıyor.
“İnsanlık tarihinin büyük bir bölümünde dünya, bizim kavrayışımızın çok ötesindeki güçler tarafından yönetilen tılsımlı bir yerdi. Ancak bilimin yükselişinden ve Descartes’ın zihin ve fiziksel dünyayı birbirinden ayıran felsefesinden sonra bu gizemin yerini materyalizm aldı. Bu noktada kendi bilincimizin, yani “ruhumuzun” aslında bir yanılsama olup olmadığını sorgulayan bir sürece girdik.
Şimdiyse idrakimizin, kontrolümüzün, hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan teknolojinin ve özellikle yapay zekânın hayatımıza girmesiyle varoluşun temel sorularını anlamlandırmak için yeni dijital metaforlar kullanmaya başladık. Ama kimlik, bilgi, yaşamın amacı gibi temel felsefe problemleri merkeze alan bu metaforlar yeni bir perspektif ışığında tekrar ele alınmaya muhtaç.”
“İnsan-makine etkileşimleri üzerine kaleme alınmış bu çalışmanın yazarı, Hıristiyan köktenciliğini terk ederek bir anlam arayışına giriyor... Bilincin ‘beyindeki bir madde olmadığını, daha çok özne ile dünya arasındaki karmaşık ilişkilerden ortaya çıktığını’ keşfediyor.” - The New Yorker