Torrey Peters’ın cinsiyet, cinsellik ve arzuya dair tabuları yerinden oynatan, kadınlık ve aile kavramlarını tartışmaya açan ödüllü romanı Dön, Bebeğim, Erdem Gürsu ile Mina Çakmak’ın çevirisiyle Umami Kitap’tan çıktı.
“Trans kadınlar için trans kadınlar tarafından yazılmış edebiyat” üreten yazarların başında gelen Peters, bu romanıyla yalnızca edebiyat değil queer ve toplumsal cinsiyet tartışmalarında da ses getirdi. Kadınlığın karmaşık sularında dolaşan bu kitap, klişelerin ve iyi niyetli cevapların ulaşamadığı soruları sormaktan çekinmiyor.
“Reese, bir trans kadın olarak neredeyse her şeye sahipti: Amy ile sevgi dolu bir ilişkisi, New York’ta bir apartman dairesi ve nefret etmediği bir işi vardı. Kendinden önceki trans kadın kuşaklarının yalnızca hayalini kurabileceği bir şeyi başarmıştı —sıradan, küçük burjuva konforlarından oluşan bir hayat. Tek eksik bir çocuktu.
Ama sonra sevgilisi Amy geçiş sürecini tersine çevirerek Ames oldu. İlişkileri bittiğinde Reese kendini, yalnızlığını evli erkeklerle unutmaya çalıştığı bir döngüye saplanmış halde bulur. Ames de mutlu değil. Erkek olarak yaşamanın hayatını kolaylaştıracağını sanmıştı, ancak bu Reese ile olan ilişkisine mal oldu —onu kaybetmek, sahip olduğu tek aileyi kaybetmek demekti.
Ve şimdi Ames’in patronu ve sevgilisi Katrina, hamile olduğunu açıklıyor. Ames ise bunun Reese’le yeniden yakınlaşmak için bir fırsat olup olmadığını sorgulamaya başlıyor. Acaba, üçü birlikte normun ötesinde bir aile kurup bu çocuğu büyütebilir mi?”