Melih Duygulu’nun Cumhuriyet’in yüz yıllık müzik serüvenini demokrasi, çoğulculuk, çok kültürlülük gibi temel kavramlar üzerinden ele aldığı çalışması Cumhuriyet ve Müzik, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’ndan çıktı.
Cumhuriyet’in kültür politikalarının geniş bir perspektiften ele alındığı bu çalışma, müzik üzerinden gelenekçiler ile modernlerin mücadelesinin toplumsal farklılıkları nasıl belirginleştirdiğini belge ve tanıklıklarla aktarıyor. 1923’ten itibaren onar yıllık periyotlarla tüm gelişmeleri, müzik ve sanat akımlarını, türleri, kurumları, müzik sektörünü ve zamanına damga vuran sanatçıların çalışmalarını inceliyor ve toplumsal sonuçlarını ortaya koyuyor.
“Cumhuriyet yeni sosyolojik modelle beraber yeni müziği yaratmak durumundaydı. Bu hem zorunluluktu hem de gereklilikti. Bu yenileşme hareketi; yeni bir yönetici sınıfını, yeni bir insan tipini, yeni bir ideolojiyi ve yeni bir müziği yaratırken Avrupa kültürüne eklemlenmeyi de beraberinde getirdi.”