06 EYLÜL, SALI, 2016

Fakir Kene Tüm İnsanlara Bulaşıverse…

“Ah bu benim kör şefkatim bu benim

Ah benim bir boşluğu yoklayan bu elim”

Unutma, unutturma diyor… Hem de ne acıtarak, sızım sızım sızlatarak…

Birhan Keskin'in son kitabı Fakir Kene ve şiire dair...

Fakir Kene Tüm İnsanlara Bulaşıverse…

Şiirin ne olduğu, kimler tarafından neden sevildiğinin okur sayısı kadar cevabı var. Her birimiz ayrı bir yerinden dokunuyoruz / tutunuyoruz şiire, her şiir farklı yerlerden yakalıyor her birimizi. Bazen yalnız bırakıyor, bazen kalabalıklaştırıyor. Bazen tutunuyoruz, bazen düşüyoruz dizelerin birinden.

Birhan Keskin, şiiri soranlara, şiiri anlatanlara, ahkam kesenlere, şiir diktatörlerine şiiri anlatıyor Fakir Kene’de. Şiire uzak duranları yakına çağırıyor, şiire yakın olanlara şiirin hayata bakan başka başka pencerelerini gösteriyor. Şiiri ulaşılmaz yere koyanların elinden çekip alıyor, dokunulabilir, hissedilebilir, tadılabilir kılıyor. Herkesi bu şiirlerde buluşturuyor. 

“Hem zaten şiir niye var? Dünyanın acısını başkaları da duysun!”

Fakir Kene’nin acıtmak istediği yerde duyuyoruz o acıları tek tek, hem zaten acının olduğu o yerde duruyoruz ya hep... 

Hüzünlendirdiği gibi gülümseten, acıttığı kadar her derde deva ilaç niyetine içilen şiirler bunlar.

“Bizim millet şiiri sevmediği gibi el ele tutuşmayı da sevmiyor.”

Şiir bu milleti el ele tutuşturur mu ki diye geçiyor içimden bir umut.

Fakir Kene şiiriyle beddua ediyor.

Fakir Kene şiiriyle küfrediyor. Hani ağzına küfür ne de yakışır dediklerimizden.

Fakir Kene, doğa ile buluşturuyor okuru. Doğaya yakınlaştırıyor. İnsanın öyle yere göğe konulacak kadar yüce bir canlı olmadığını, yer ve göğün, yer ve gökte yaşayan tüm canlıların, hatta taşların yüceliğini hatırlatıyor. Tokileri, hızlı trenleri, kesilen ağaçları anlatıyor. “Oysa allahım toprağa bassın ayaklarımız fena mı olur,” diyor.

“Bunca katlı yol bunca kavşak

Kavuşturmuyor bu şehirde insanı birbirine” diyor.

Fakir Kene’nin şiirleri şaşırtmaktan ziyade afallatıyor ilk anda. Nereye koyacağınızı bilemiyorsunuz bu “şiir”leri. Şiir, tırnak içinde. Çünkü hiç de alışıldık değil. Üzerine söz söylemek zor. Ama içinizde duramayan bir şeyler de var, dökülsün istiyorsunuz dışarı.

Ulvi şeyler için yazılmamış bu şiirler. Günlük yaşamın öylesine sıradan, bir çakımlık, öylesine geçip giden anlarını ulvileştiriyorlar.

“Ah bu benim kör şefkatim bu benim

Ah benim bir boşluğu yoklayan bu elim”

Unutma, unutturma diyor… Hem de ne acıtarak, sızım sızım sızlatarak…

“Ali öldürüldü dövülerek,

Kadın erkek hepimiz onun anasıyız.”

Hepimizin hayatında defalarca var olan komşu teyzelerden biri, Firdevs Teyze, Birhan Keskin şiirinin içine girivermiş. Hep içimizde kalmış sıkıntıya, kızgınlığa, kırgınlığa, vicdana, merhamete tercüman olur gibi. Firdevs Teyze’nin elleri şiirden bize uzanıyor, kurtulmak istiyoruz, bırakmıyor. Böyle olunca alıyorum şiiri, karşıma da alıyorum bir şairi, on beş kadar da şiir severi, bağıra bağıra okuyayım diyorum Firdevs Teyze’yi. Başlıyorum okumaya. Ama kalbim çarpıyor, ellerim titriyor, sesim de. Durayım diyorum, yok yok devam diyor şair, yok yok devam diyor on beş kişi. Sonra yetmiyor, başka bir on kişiye daha okuyorum. O ona, o ona derken, Firdevs Teyze’nin kolları her yere ulaşıyor. O artık hepimizin Firdevs Teyze’si oluyor. Bir de bu şiiri okuyanın “şiirsel bir adaletle” ölesi geliyor.

“Bu zalim dünyanın bütün unuttuklarını ben unutmayayım diye kalbime yazmışlar. Yani ben kendiliğimden böyleyim.”

İçimizde bir ses, hemen araya giriyor, çığlıkla fısıltı arası; ah ne güzel bir insansın sen Birhan Keskin!

Dünyanın her yerinde çocuklara kurşun sıkabilecek kadar vicdansız varken, kuşlara küflenmiş poğaça atamayan şairler de var.

Şiir bu; mucizelere inandırır. Şiir bu; hem belki dünya şiirle kurtulur. Kurtulur mu?..

Birhan Keskin ve Aslı Serin, iki şairin buluşan dizeleri, hem kadınların sesi oluyor, hem kadınlara sesleniyor.

“Onlar koca onlar baba onlar sevgili onlar devlet.

Eşitlik istediğimizi sananlar yanılıyor

Kim eşitlenmek ister hırsızlar ve katillerle Birhan!”

Kuşlara küflenmiş poğaça atamayan Birhan Keskin, şiirlerini dua gibi okuyorum; kalbine yazılanların tüm insanlara bulaşmasını, bu zalim dünyanın bir şiire dönüşmesini diliyorum. ​

0
10210
1
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Advertisement
Geldanlage