22 NİSAN, PERŞEMBE, 2021

Susan Sontag’ın Günlükleri İki Cilt Hâlinde Türkçede

Susan Sontag’ın oğlu David Reiff tarafından yayına hazırlanan günlükleri ve defterlerinden oluşan Yeniden Doğan - Günlükler ve Deflerler, 1947-1963 ve Bilinç Tene Kuşanınca - Günlükler, 1964-1980, Begüm Kovulmaz’ın çevirisiyle Everest Yayınları tarafından dilimizde yayımlandı.

Sontag’ın 1947-1963 yılları arasında tuttuğu günlüklerden oluşan Yeniden Doğan için oğlu David Reiff, “Bu günlükleri çekici kılan şey, Susan Sontag’ı, olmak istediği kişiyi ve edinmek istediği benliği, özbilinçli ve kararlı bir şekilde yaratan bir genç kız olarak sunuşuydu. İşte bu yüzden bu cilde Yeniden Doğan adını vermeyi seçtim, ” diyor. Sontag da günlüğe yüklediği anlamı benzer bir yaklaşımla açıklıyor, “Günlük yalnızca kişinin özel, gizli düşüncelerinin kaydı değildir – günlüğü sağır, dilsiz, okuma yazması olmayan bir sırdaş gibi görmek yüzeysel bir kavrayış. Günlük yazarken kendimi başkalarının karşısında yapamadığım kadar açık yüreklilikle ifade etmekle kalmıyor, kendimi yaratıyorum. Günlük bireysellik algımın bir aracı. Duygusal ve tinsel bağımsızlığımı simgeliyor. Dolayısıyla (ne yazık ki) sadece güncel, gündelik hayatımın kaydını tutmuyor, daha ziyade –çoğu zaman– ona bir alternatif sunuyor.”

Bilinç Tene Kuşanınca ise Sontag’ın 1964-80 yılları arasında, otuzlu-kırklı yaşları boyunca tuttuğu günlükleri içeriyor. Bu cilt Sontag’ın ani kararların, kırılmaların ve keskin dönemeçlerin temsil ettiği hayatının bir dökümü olarak karşımıza çıkıyor. 

​Sontag’ın ölümünden sonra bu metinleri yayına hazırlayan oğlu David Reiff, “Bu cildin –özellikle annemin eğitimi, olgunluğa erişmesi anlamında, siyasal bir bildungsroman olduğunu da söylemek mümkün. Bir anlamda, annemin hayatını eksik bir şekilde anlatıyor günlükleri; çünkü günlüklerine mutsuzken yazma eğilimindeydi, ne kadar mutsuzsa o kadar sık yazardı. Mutluyken günlüğünü eline almazdı pek. Dolayısıyla, günlükteki ölçülerle gerçek hayattaki ölçüler birbirini tutmasa bile, bana kalırsa aşktaki mutsuzluğu da yazmaktan aldığı derin tatmin duygusu gibi karakterinin bir parçasıydı.”Susan Sontag ise “Hayatım boyunca mucizelere inandım,”diyor.“Sonunda, bir mucize yaratmaya karar verdim. Başarısız oldum. Ölmek istedim. Ama başarısız olmak istemiyorum, dedim. Hayatta kalanlardan biri olmak istiyorum.”

0
906
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage