02 TEMMUZ, CUMARTESİ, 2022

Saplantılı Bir Yazarın Portresi: “Gökyüzüne Uzanan Merdiven”

Çizgili Pijamalı Çocuk kitabı ile tüm dünyada tanınan John Boyne'un başkalarının hikâyelerini avlayarak kendine mâl eden saplantılı bir yazarın portresini çizdiği romanı Gökyüzüne Uzanan Merdiven, Emili İlemre’nin çevirisiyle Delidolu Yayınları’ndan çıktı.

Edebiyat çevrelerinde tutunabilmek ve başarıya ulaşmak için her yolu mubah gören zeki ve acımasız bir yazarın neleri göze alabileceğini gösteren roman, fikir ve sanat eserlerindeki intihal sorununa da dikkat çekiyor. Boyne, yıldızı bir anda parlayan veya ışık hızında sönen yazarların çalkantılı hayatlarından, ışıltılı ama bir o kadar da samimiyetsiz manzaralar sunuyor.

Edebiyat tutkusu yüzünden evinden, ailesinden koparak bir otelde garsonluk yapmaya başlayan Maurice Swift'in en büyük ideali ileride başarılı bir yazar olmaktır. Bu yolda kendince adımlar atsa da en büyük eksikliği hayal gücüdür. Fakat böylesine küçük bir ayrıntı yüzünden idealinden vazgeçmek niyetinde değildir. Çünkü aslında, bir yazar için gereken en önemli şey hikâyelerdir ve hikâyeler tek bir zihnin ürünü olmaksızın her yerde bulunabilir.

Genç adam, 1988 yılında, Batı Berlin'deki Savoy Oteli'nde, ünlü romancı Erich Ackermann'la yaşadığı tesadüfi karşılaşma sonrasında hedefine bir adım daha yaklaşır. Kısa sürede ilişkileri tarifi zor bir usta-çırak ilişkisine dönüşür. Uzun süredir yaratıcı ateşini yakabilecek bir kıvılcımın izini süren Maurice nihayet aradığını bulmuştur: Erich'in yarım asırdır yükünü sırtladığı büyük sırrı, ilk romanı için bulunmaz bir kaynak olacaktır...

“Bir hikâye bulduğunda ya da duyduğunda onu sahiplen; sonra dünya ayaklarına gelecektir.”

0
1209
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage