
Sevin Okyay ile Arzu Taşçıoğlu’nun birlikte hazırladığı, mitoloji ve fantastik edebiyat tutkunları için bir başvuru kaynağı olan Ejderha: Kadim Zamanlardan Günümüze Sevdiğimiz Ejderhalar, Delidolu’dan çıktı.
Bu kitap, kimi kültürlerde dehşet kimilerindeyse bereket saçtığına inanılan ejderhaların binlerce yıllık efsanesine ışık tutan, kapsamlı bir kılavuz. Okurları, ağzından ateş püskürten bir ejderhanın sırtında görkemli bir yolculuğa davet eden kitap, Sümer mitlerinden Yunan destanlarına, Çin'in bilge ejderhalarından İskandinav sagalarına, Anadolu menkıbelerinden modern edebiyatın unutulmaz ejderlerine kadar geniş bir panorama sunuyor. Okyay'ın tarihsel ve kültürel yorumlarıyla derinleşen bu yolculuk, Taşçıoğlu'nun ejderhaları kendi dillerinden konuşturan oyunbaz anlatılarıyla iyice alevleniyor. İkili, ejderhanın sadece dehşet uyandıran bir yaratık değil, aynı zamanda bilgeliğin ve yeniden doğuşun simgesi olduğunu da gözler önüne seriyor.
Ejderha... Uğuru uğursuzlukla, bolluğu kıtlıkla çarpıştırmayı başaran bu efsanevî yaratık; kâh yedi başlı bir canavar, kâh etrafa iyilik saçan kutsal bir varlık olarak kolektif hafızamızın hem en ürkütücü hem de en hayranlık uyandırıcı figürleri arasında yer alıyor. Peki, ejderhaların insanlık tarihi için taşıdığı manevi değerin ardında hangi sırlar yatıyor?