Tate Britain, sanatçı Chila Kumari Singh Burman'ın yeni yerleştirmesi “Remembering a Brave New World” (Cesur Yeni Dünyayı Hatırlamak) ile Hinduların ışık bayramı Diwali’yi kutluyor. Londra müzesi Tate Britain’i neon bir battaniyeyle saran enstalasyon, müzenin ön cephesinin görkemli sütunlarını süslemelerle maskeliyor.
Halka açık enstalasyon “Remembering a Brave New World”, beş günlük Hint ışık festivali Diwali'nin başlangıcına denk gelecek şekilde 14 Kasım’da ortaya çıktı ve çevredeki alana sürekli değişen bir ışıltı yaymaya başladı. “Remembering a Brave New World”de, renkli semboller, popüler kültür referansları ve dini ikonografikler, neoklasik yapıyı ışıklı bir kutlama alanına dönüştürdü.
Derleme koleksiyon, çok renkli dondurma kamyonu gibi parçalarda tezahür eden Punjabi Liverpudlian’ın kendi yaşamından ve aile geçmişinden yararlanıyor. İngiltere'ye taşındıktan sonra babasının, çocukluğuna damgasını vuran bir deneyim olan araçlardan birini satın almasına odaklanıyor. Enstalasyonda yer alan diğer unsurlar Birleşik Krallık'ın emperyalizm tarihine dikkat çekiyor. Örneğin, binanın tepesindeki Britannia figürü, Hindu kurtuluş ve güç tanrıçası Kali ile kamufle edilirken, aşağı bölge 1857'de Hindistan'ın İngilizlere karşı direnişinin savaşçısı ve lideri olan Jhansi'li Rani'ye odaklanıyor. Burman, Dezeen ile yaptığı röportajda “Binaları bu şekilde eleştirmek önemlidir çünkü çok Avrupa merkezlidirler. Öyleyse, düşündüm: Neden şu anda hepimizin yaşadıklarını yakalayan bir şey yapmayalım? Bir neşe ve ışığa ihtiyacı olduğunu hissettim. Diwali ise kötülüğe karşı iyilik, umut, birlik ve tünelin sonundaki ışık…”
Parlayan Hindu tanrıları, zenginlik ve saflık tanrıçası Lakshmi ve refah tanrısı Ganesh de dahil olmak üzere pencereler ve kemerler boyunca yayılıyor. Dini figürler, gerçek boyutlu kaplan, tavus kuşu ve dudak çifti gibi daha eğlenceli unsurları yan yana koyuyor. “Remembering a Brave New World”, Tate Britain'ın dört yıldır devam eden kış komisyonu sonucu ortaya çıktı. Devam eden salgın nedeniyle müzenin iç salonları ziyaretçilere kapalı olsa bile, halka açık sanat eserleri Ocak 2021 sonuna kadar sergilenecek. Güç ve kimlik sorularını araştıran Burman'ın projelerini Instagram üzerinden takip edebilirsiniz.
Kaynak: Colossal
Jonah Hill, Joaquin Phoenix’in Netflix için yaptığı terapi belgeselinin yönetmenliğini üstleneceğini açıkladı. Yakında Netflix'e gelmesi beklenen belgeselin yönetmen koltuğuna oturan Jonah Hill ikinci uzun metrajlı filmi için yönetmenliğe dönüyor.
2 gün önce Instagram üzerinden yeni projesini duyuran Jonah Hill, Dr. Phil Stutz’un sahne arkası set fotoğrafını paylaştı. Hill paylaşımında “İkinci yönetmenlik deneyimime dün Netflix için başladık. Bu yapım, harika terapistim Dr. Phil Stutz ve genel olarak terapi üzerine bir belgesel. Buradaki fikir, terapiyi ve Phil’in hayatla başa çıkma araçlarını bayat veya sevimsiz olmayan bir şekilde çerçeveleyen bir film yapmak. Ben büyürken terapi ile ilgili gördüğüm şeyler gözlerimi devirmeme sebep oluyordu. Netflix’e, ekibimize, Joaquin Phoenix’e ve yapımcılarımızın geri kalanı ve en önemlisi Phil’e, Netflix’e özel, terapiyi demokratikleştiren harika bir film yapma fırsatı sağladığı için teşekkür ederiz. Terapiye gücünüz yetmiyorsa veya ailenizde ve yaşamınızda damgalanmanız söz konusuysa, duygularınıza göre (depresypn, anksiyete, pişmanlık vb.) özel olarak kendi evinizde mahremiyet içinde Netflix’i kullanabilirsiniz. Hepinize bol bol sevgi gönderiyorum. Hepimizin buna ihtiyacı var” sözlerine yer verdi.
Phil Stutz 80’lerin başında özel muayenehanesine geçmeden önce Rikers Adası’nda hastane psikiyatristi olarak çalışıyordu. Stutz, psikoterapist Barry Michels ile birlikte yazdığı The Tools ile de tanınıyor. Bugüne kadar birçok projede karşımıza çıkan Jonah Hill, ilk yönetmenlik denemesini 2018 yılında kendisinin yazdığı Mid90s ile yapmıştı.
Kaynak: Collider
Müzik grubu Jarv Is…, ilk albümü Beyond The Pale’in ardından fiziksel olarak çıkamadığı turneyi dijital bir turneye dönüştürdü: “Beyond the Pale… Live from the Centre of the Earth”.
2020 Kasım ve Aralık aylarında dijital mecrada gerçekleşecek olan bu turne için, Iain Forsyth and Jane Pollard’ın yönetmenliğinde grup üyelerinin İngiltere’de “Peak Cavern” olarak bilinen mağarada gerçekleştirdiği performansları film hâline getirildi. Grubun uzun yıllardır Pulp’tan da tanınan solisti Jarvis Cocker, film şeklinde sunulacak turneyi şöyle açıklıyor: “Beyond the Pale, kısmen seyircilerin önünde canlı olarak yazılmış ve kaydedilmişken, bu sene turneye çıkamayacak olmak çok tuhaf hissettirecekti. Neyse ki arkadaşlarımız Iain ve Jane bir fikir sundular ve ekipmanlarımızı bir mağaranın içine kurarak çalmamızı istediler. Bu performansın sonucunda konser vermenin yeni bir yolunu keşfetmiş olduk.”
Beyond the Pale’de yer alan tüm şarkıların canlı performansları yer alacak filmde, grubun turneye çıkmayı planladığı her şehir ve kasabada gösterilecek. Konser biletleri turne süresi boyunca Jarv Is… sevenler için geçerli olacak ve izleyiciler dilediklerinde çevrim içi olarak konserleri seyredebilecek.
David Hockney, Nisan ayında koronavirüs salgını sırasında endişe ve stres dalgaları hissedenlere umut mesajları yaymak için Apple iPad'inde yaptığı renkli çizimleri paylaşmıştı. İngiliz sanatçı, Avrupa'daki ülkeler ikinci karantina dönemine girerken, kısa süre önce iki dijital çizim daha paylaştı.
David Hockney’in geçen hafta ürettiği çizimler, sanatçının izolasyona devam ettiği Normandiya'daki evinden pastoral sahneleri ve doğal çevreyi tasvir ediyor. Sanatçı çizimleriyle beraber şu mesajı aktarırken sonbahar mevsiminin güzelliğini yakalıyor: "Sonbaharı da iptal edemeyeceklerini unutmayın."
Sanatçı, iPad'inde çizim yapmanın yanı sıra, önümüzdeki yıl Londra Kraliyet Akademisi'nde gerçekleşecek büyük sergisine hazırlanmak için de yorulmadan çalışıyor. Sergi, değişen mevsimleri yansıtan çalışmalarına da yer verecek ve bu parçalardan bazılarının hâli hazırda Fransa, Paris'teki Galerie Lelong'da devam eden serginin de bir parçası olacak. The Art Newspaper'a göre Hockney, yıl içinde 220 eser tamamlamaya hazırlanıyor.
Kaynak: Hypebeast
Amsterdam’da bulunan Van Gogh Müzesi ile Otterlo’da yer alan ve ülkedeki en büyük ikinci Van Gogh koleksiyonuna sahip Kröller-Müller Müzesi, gerçekleştirdikleri Van Gogh Worldwide veri tabanı projesi iş birliğiyle Hollanda müzelerinin koleksiyonlarında bulunan toplam 1.000’den fazla Van Gogh eserini çevrim içi erişime açtı.
Covid-19 vaka sayılarının artması nedeniyle yeniden bir kapanmaya giden Hollanda’da Van Gogh Müzesi ve Kröller-Müller Müzesi ziyaretçilerini çevrim içi olarak ağırlamaya karar verdi. 5 Kasım Perşembe günü Van Gogh Worldwide ismiyle başlatılan veri tabanı iş birliği RKD – Hollanda Sanat Tarihi Enstitüsü ile Hollanda Kültür Mirası Ajansı Kültürel Miras Laboratuvarı ile gerçekleştirildi. Van Gogh’un üzerinde çalıştığı eskizleri ve tablolarından oluşan 1.000’den fazla eserinden oluşan devasa veri tabanı iş birliğinde Groninger Müzesi, Rijksmuseum, Boijmans Van Beuningen Müzesi de yer alıyor. Şu ana kadar derlenen veri tabanında Van Gogh’un işçi sınıfına odaklanan ilk resim ve çizimlerinden daha ileriki dönemlerinde karşılaştığımız manzara resimlerine kadar birçok eseri bulunuyor. Oluşturulan veri tabanında kullanıcılar eserlerin arkasına bakabiliyor, aynı zamanda restorasyon raporlarını ve potansiyel hasarlar gibi teknik bilgilere de ulaşabiliyor. Bazı durumlarda Van Gogh’un aile üyeleri ve diğer sanatçılarla yapmış olduğu yazışmalarla ilgili alıntılar da yer alıyor.
Şimdiye kadar Van Gogh Müzesi, Kröller-Müller Müzesi, Groninger Müzesi, Rijksmuseum, Boijmans Van Beuningen Müzesi’nin katıldığı ve Van Gogh’un üretimlerinin yaklaşık yarısını görme fırsatı sunan veri tabanına buradan ulaşabilirsiniz.
Kaynak: ARTNews
En son Uncut Gems ile adlarından söz ettiren yönetmen Safdie Kardeşler bu kez Oneohtrix Point Never’ın “Lost But Never Alone” adlı parçasına video klip çekti.
Bu iş birliği bir ilk değil. Safdie Kardeşler’in Good Time ve Uncut Gems filmlerinin de müzikleri de Daniel Lopatin'in paranoit elektronik müzikal uğraşı Oneohtrix Point Never tarafından yapılmıştı. Ayrıca Safdie Kardeşler, 2017 yılında yine Oneohtrix Point Never'ın "The Pure and the Damned" parçasına da bir video klip çekmişti.
Magic Oneohtrix Point Never adlı albümde yer alan “Lost But Never Alone”un video klibinin hikâyesini Safdie Kardeşler, Ronald Bronstein ile birlikte yazarken, kurgusunu Benny Safdie yaptı. Canlı performanslar ve yapay vokallerden oluşan 4.30 dakikalık bu video VHS’i fetişleştiren bir sitcom taklidi sunuyor. Video, Amazon Music’s Twitch Channel’da ONEOHTRIX POINT NEVER PRESENTS: “THE PIT”in bir parçası olarak yayımlandı.
Kaynak: The Film Stage, Indiwire
Morrisey ve David Bowie’nin T.Rex’in “Cosmic Dancer” şarkısının canlı cover’ı resmi olarak yayımlandı.
David Bowie ve Morrisey’in 1991 yılında Los Angeles’taki The Forum’daki bir gösteri sırasında gerçekleştirdikleri performans 13 Kasım (bugün)'da yayımlandı. Teklinin 45’lik plak versiyonu ise 19 Şubat 2021’de piyasaya sürülecek. Teklinin diğer tarafında The Jam’in “That’s Entertainment” şarkısının bir cover’ı yer alacak. Bu yılın başlarında, Nick Cave kendi "Cosmic Dancer" cover’ını çıkarmıştı. Orijinal “Cosmic Dancer” şarkısı T. Rex’in 1971 tarihli Electric Warrior albümünde yer alıyor.
Morrissey, 13. solo stüdyo albümü I Am Not a Dog On a Chain'i bu yılın Mart ayında çıkardı. 12 parçalık albüm, 1960'lardan ve 70'lerden şarkıların cover'larını içeriyor. "Cosmic Dancer"ı buradan dinleyebilirsiniz.
Kaynak: Pitchfork, NME
Müzik ikonlarından David Bowie’nin, “Brilliant Live Adventures” serisinin ikinci albümü olarak Aralık 1995'te Birmingham'da kaydettiği No Trendy Réchauffé’nin canlı albümü dinleyicilerle buluşacak.
No Trendy Réchauffé (Live Birmingham 95), Bowie’nin 1990'lardan altı canlı albümden oluşacak olan “Brilliant Live Adventures” serisinin ikinci yayını olarak dinleyicilere sunulacak. Albüm, canlı sete ek olarak o dönemde tekli olarak piyasaya sürülmesi planlanan “Hallo Spaceboy” şarkısının ikinci bir versiyonunu da içerecek. David Bowie sevenlerini heyecanlandıran No Trendy Réchaufféalbümünün canlı performansı Big Twix Mix Show festivalinin bir parçası olarak 13 Aralık 1995'te Birmingham’da yer alan National Exhibition Centre’da kaydedilmiş. İlk canlı albüm, Ouvrez Le Chien (Live Dallas 95), Temmuz ayında paylaşılmıştı.
“Brilliant Live Adventures” serisinin ikinci canlı albümü No Trendy Réchauffé (Live Birmingham 95), 20 Kasım’da dinleyicilerle paylaşılacak. Üçüncü canlı albüm ise yıl sonundan önce tamamlanacak ve 2021'de piyasaya sürülecek.
Kaynak: Pitchfork
https://www.youtube.com/watch?v=qb4ECqsrTfA
Ortadoğu ve Kuzey Afrika geleneksel müzikleriyle, rock müziği başarılı bir şekilde harmanlayan Riff Cohen uzun bir aradan sonra Quelle Heure Est- II (What Time Is It) albümü ile dinleyicileriyle buluşuyor.
Riff Cohen’in son üç yıldır üzerinde çalıştığı üçüncü albümü Quelle Heure Est- II (What Time Is It) sanatçının yalnızlık, doğum, ölüm, kadınlık ve hayattaki anlam arayışını konu alıyor. Yeni ve üçüncü albümünde Riff, oryantalizm, klasik Arap, tuzaklı yeni keşifler, hip-hop, autotune, klasik barok ve klasik elektronik üzerine dokunarak yeniden bir müzik kolajı yaratıyor. Quelle Heure Est- II (What Time Is It), Dudu Tassa, Keren Ann, Tamir Muskat gibi sanatçılarla ortak çalışmalar içeriyor. Ayrıca Riff Cohen bu albümü için ilk kez bir prodüksiyon iş birliğine girdi ve yapımcı Atar Miner ile çalıştı.
Riff Cohen yeni albümü ile ilgili olarak “Albüm kapağı beni kırmızı bir halıyla kaplı kırmızı bir halıda yatarken gösteriyor ... Nereden geliyorum ve nereye gidiyorum? Aslında bilmiyorum. Benim için bu sembolizm, kendi köklerime mi güveniyorum yoksa aslında gelecek neslin kökleri miyim? Hangi gelenekler kaybolur? ‘Quelle Heure Est-Il’ ... Saat kaç?” sözlerine yer verdi.
12 Kasım Perşembe günü albümünü sosyal medyada canlı bir performansla piyasaya sürecek olan Riff Cohen’in yeni şarkılarını Türkiye saatiyle 21.30'da gerçekleşecek konserle ilk kez canlı olarak dinleyebilirsiniz.
Geçtiğimiz aylarda, 91 yaşında hayata gözlerini yuman Ennio Morricone, ölümünün ardından hayranlık uyandırmaya devam ediyor. Efsanevi müzisyenin henüz keşfedilmemiş şarkılarından oluşan Morricone Segreto albümü dinleyicilerle paylaşıldı.
Gelecek hafta 92. yaşı kutlanacak olan Morricone’nin bu albümü ölümünden sonra yayımlanan ilk albümü olarak sanatçının doğum gününde onu onurlandırıyor. Morricone Segreto, yaklaşık 1 saat 9 dakikada 27 şarkıyla bestecinin “gizli, karanlık ve saykodelik tarafını” keşfediyor.
Decca ve CAM Sugar, daha önce yayımlanmamış yedi parçayı şu şekilde tanımlıyor: “Sadece en iyisi değil, Maestro'nun 60'lar ve 80'ler arasındaki en zengin yaratıcı dönemini keşfeden, yayımlanmamış, nadir, unutulmuş parçalar ve alternatifler de dâhil olmak üzere sonik bir yolculuk. Kıymetli bir hazinenin yüzeye çıkarıldığı tarihi CAM Sugar arşivleri arasında derin bir keşifle mümkün kılınan asitle renklendirilmiş bir koleksiyon.”
Kaynak: The Film Stage
https://www.youtube.com/watch?v=bmdKmCBkIFQ