NELER OLUYOR
  • 14-02-2021

    Luca Guadagnino ve Sufjan Stevens’ın isimleri Call Me By Your Name’deki başarılı iş birliklerinin ardından yeniden yan yana geldi. Guadagnino, Stevens'ın son albümü The Ascension'da yer alan “Tell Me You Love Me” şarkısının klibini yönetti.

    Guadagnino’nun Alessio Bolzoni ve Celia Hempton ile birlikte çektiği “Tell Me You Love Me” klibinde dansçılar beyaz ve izole bir odada yerde dans ederken görülüyor. Ayrıca videoda dansçıların görüntülerine karlı manzaralar, neon ışıklar ve elle boyanmış sanat eserleri eşlik ediyor.

    Guadagnino’nun çok yakın zamanda yayımlanan, Hitchcock esintili Salvatore Ferragamo markası için çektiği reklam filmini de buradan izleyebilirsiniz. Ayrıca Guadagnino’nun yönetmenliğini yapacağı yeni filmi Bones & All için Timothée Chalamet ile görüştüğü de son haberler arasında yerini alıyor.

    Kaynak: The Film Stage

    https://www.youtube.com/watch?v=Qd49FF27BUU

    0
    0
    2263
  • 08-02-2021

    Çalışmalarına Londra’da devam eden animatör ve sanatçı Vier Nev, A Mind Sang animasyonunda doğum ve kimliğin farklı kültürel temsilleri üzerine odaklanarak queer anlatıya yer veriyor. Vier Nev’in 2020 Annecy Uluslararası Animasyon Film Festivali'nde Staff Pick Ödülü kazanan kısa filmi A Mind Sang, izleyicilerini 6 dakika boyunca hayatın evrelerinde büyülü bir yolculuğa davet ediyor. Nev verdiği bir röportajda “Çizimlerimde sıklıkla aynı karakterlere geri döndüğümü görüyorum: queer çiftler, anneler ve bazı açıklanamayan nedenlerden dolayı kediler” açıklamasında bulunuyor.

    A Mind Sang filmini Nev, "Bu karakterlerin hikâyelerini aynı şekil ve gölgelerle birleştirerek bir film yaratabilir miyim?" sorundan ve kişinin karşılaştığı bir duyumu, bildiği bir nesne, örüntü ya da anlam olarak yanlış algılaması olarak adlandırılan preidolia’dan yola çıkarak ortaya koyuyor. Bu proje boyunca izlediğimiz karakterler, tamamen gerçekmiş gibi görünen figürlerden şekilsiz biçimlere, hayvanlara ve tek vücut parçalarına dönüşüyor. Nev, başlangıçta tüm filmin siyah beyaz olmasını planlamış olsa da, bunun yerine kırmızı ve mor tonlarla devam ettiğini belirtiyor. Nev son olarak “İki kırmızı an, kanın (şarkıların) kareyi doldurduğu anları işaret ettiği için benim için özellikle özel. Önce ateş, sonra su olarak kan, ölüm veya doğumu temsil eder” diyerek çalışmasına dair görüşlerini dile getiriyor. Vier Nev’nin gelecek çalışmalarını instagram ve vimeo hesapları üzerinden takip edebilirsiniz.

    Kaynak: Colossal

    https://vimeo.com/430690235

    0
    0
    1890
  • 08-02-2021

    Her sene büyük bir heyecanla beklenen, Amerika’nın en önemli şovlarından biri olan Super Bowl ilk yarı şovu, bu yıl The Weeknd’i ağırladı. Amerika Florida’da yer alan Raymond James Stadyumu’nda gerçekleşen final maçının ilk yarısında sahneye çıkan The Weeknd, 14 dakikalık sahne şovunda pandemi sebebiyle onda biri dolu olan stadyum izleyicilerine ve televizyon başındaki insanlara unutulmaz bir görsel şölen yaşattı.

    Super Bowl Haftime şovu, The Weeknd’in ismi açıklandığı günden bu yana heyecanla bekleniyordu. Yanında bir sanatçıyı ağırlayacağı dedikoduları üzerine geçtiğimiz günlerde kimse ile olmayacağını açıklamak zorunda kalan The Weeknd’in bu 14 dakikalık şovu gerçekleştirmek için kendi cebinden 7 milyon dolar harcadığı menajeri tarafından basına açıklandı. Türkiye saatine göre pazar günü gece yarısı gerçekleşen şovda bu sıralar onu görmeye alışık olduğumuz kırmızı ceketi ve siyah pantolonunun ışıltılı bir versiyonu ile sahneye çıkan The Weeknd, 10 yıllık kariyerinde yer alan önemli parçalara değindi ve tabii ki geçtiğimiz mart ayında çıkardığı, Grammy Ödülleri’nden eli boş dönmesi sebebiyle tartışmalara yol açan son albümü After Hours’tan en sevilen şarkılarını seslendirdi. Stadyumda skor tabelasının altına inşa edilen şehir görünümündeki tiyatro sahnesinde “Call Out My Name” şarkısıyla şovuna başlayan The Weeknd sahaya inerek seslendirdiği “Blinding Lights” şarkısıyla şovunu sonlandırdı. The Weeknd’e şovunda onun gibi giyinmiş yüzü bandajlı yüzden fazla dansçı eşlik etti.

    The Weeknd’in şovunda seslendirdiği şarkılar ise sırasıyla şunlar oldu:

    Call Out My Name (intro)
    Starboy
    The Hills
    Can't Feel My Face (including elements After Hours)
    I Feel It Coming
    Save Your Tears
    Earned It
    House Of Balloons
    Blinding Lights

    Kaynak: Variety

    https://www.youtube.com/watch?v=9rhadTURsrw

    0
    0
    2606
  • 07-02-2021

    İngiliz müzisyen ve sanatçı Paul Barton, piyanosuyla Tayland’ta Kwai Nehri kıyısında, esaretten kurtarılan fillere klasik müzik konseri veriyor.

    Barton, zincirlerinden kurtulmuş, uzun yıllar istismar edilmiş ama artık özgürce dolaşan fillerin ortasında piyanosuyla Beethoven, Schumann ve Grieg’ten pasajlar çalıyor. YouTube kanalında yayımladığı bu konser videolarında Barton’a hayatını Tayland ormanlarında kötü muamele gören, hayatının büyük bir bölümünü ağaç çekerek geçiren 61 yaşındaki boğa fili Mongkol sıkça eşlik ediyor. Tek dişi kırık ve tek gözünü kaybetmiş bir fil olan Mongkol ile Barton arasında özel bir bağ var. İkilinin ortak parçası ise Beethoven’ın Ayışığı Sonatı.

    Sanatçı, fillerin müzikle gözle görülür bir şekilde bağları olduğunu, müziğin başlamasıyla hareketlerinde değişiklikler meydana geldiğini söylüyor. Özgürce etrafında dolaşan fillerin kimisi müziğin ritmiyle sallanırken, kimi genç filler de gelen sese şaşırıp hızlıca koşarken görünüyorlar. Bazıları ise müzikten hoşlanmayıp geçip gidiyorlar.

    ​Paul Barton'ın 1200'den fazla video ve 530.000 abonesi olan kanalında sanatçıya ait bu tür ilham verici videolar bulabilirsiniz. 

    https://www.youtube.com/watch?v=_4AcjvsVn5k

    0
    0
    1957
  • 06-02-2021

    2019 yılında Tomorrow’s Modern Boxes ismini verdiği geniş solo turunu duyuran Thom Yorke, pandemi nedeniyle ertelemek zorunda kaldığı turun ABD ayağını tamamen iptal ettiğini duyurdu.

    2019’da Ekim ayından itibaren şovlarına başlamasına rağmen pandemi nedeniyle birkaç kez ertelemek zorunda kalan Thom Yorke, instagram hesabından yaptığı açıklama ile ABD turunu süresiz olarak iptal ettiğini açıkladı. Yorke açıklamasında, biletlerin geri ödemelerinin yapılacağını da sözlerine ekledi. Radiohead solisti Thom Yorke, ABD turunu iptal etmesine rağmen bu yaz Haziran ve Temmuz aylarında Avrupa ve Birleşik Krallık’ta gösteriler yapmaya hazırlanıyor.

    Thom Yorke Fotoğrafı: Sean Evans

    Kaynak: Dazed

    0
    0
    1153
  • 04-02-2021

    Girls dizisinin yaratıcısı Lena Dunham, Working Title iş birliği ile Karen Cushman’ın çocuk romanı Catherine Called Birdy’nin film uyarlaması için çalışmalara başladı. 13. yüzyıl İngiltere’sinde geçen ve günlük biçiminde olan tarihi romandan uyarlanacak filmin senaryosunu yazan Lena Dunham aynı zamanda filmin yönetmenliğini de üstlenecek.

    Lena Dunham, Orta Çağ İngiltere’sinde normal hayatına devam eden bir genç kızın, babasının onun için planladığı evliliklerden kaçmaya çalışırken yaşadığı maceraları konu edinen Catherine Called Birdy kitabını filme uyarlamak istediğini ilk olarak 2014 yılında duyurmuştu. Karen Cushman’ın 1994yılında yayımlanan ve Newbery Onur Madalyası ve Altın Uçurtma Ödülü’nü kazanan çocuk romanından uyarlanacak olan film, dokunaklı ama aynı zamanda komik hikâyesiyle izleyicilerle buluşacak. Working Title, Joe Wallett (Emma) ve Dunham’ın prodüksiyon şirketi Good Thing Going ile birlikte prodüksiyonu üstleniyor. Başrolünde kimin oynayacağı henüz belli olmayan filmin, Shropshire, Galler ve Gloucester'daki yerlerdeki çekimler de dahil olmak üzere Mart -Mayıs 2021 tarihleri arasında çekmesi planlanıyor. Film çekimlerinin geçen sene bahar aylarında gerçekleşmesi planmıştı ancak pandemi ve İngiltere’deki kapanma sebepleriyle çekimler ertelenmişti. Bu sene ise çekimlerin mevcut kapanmalara rağmen devam etmesi planlanıyor.

    Kaynak: Deadline

    (Lena Dunham fotoğrafı Domino dergisi çekiminden alınmıştır.)

    0
    0
    1997
  • 03-02-2021

    Arlo Parks’ın ilk albümü Collapsed In Sunbeams Türkiye’de GRGDN Müzik’in temsil ettiği Transgressive Records etiketiyle yayımladı. Albümle birlikte çıkan “Hope” teklisi için çekilen kısa film niteliğindeki videonun yapımcılığını Molly Burdett ve Marriage StoryThe FavouriteFish Tank gibi yapımlarıyla tanınan görüntü yönetmeni Robbie Ryan üstlendi. Yalnızlık zamanlarında dostluğun ve nezaketin önemini anımsatan “Hope”, BBC Radio 1 ve BBC 6 Music A listelerinde eş zamanlı olarak çalınan ve dünya çapında dinlemeleri milyonları bulan “Caroline”, “Hurt” ve “Black Dog”un ardından gelen ilk parça oldu.

    ​Londralı sanatçı Arlo Parks yeni şarkısı ve şarkıya eşlik eden videosu için şu sözleri söylüyor: “Bu video benim için yakın arkadaşlığın ve içe dönüklüğün keşfi. Filmsel dokularda, insan portrelerinde, coşkunun tasvirlerinde çok güçlü bir şey var. Şarkı, gezegende kendinizi zayıf hisseden tek kişi olmadığınızı hatırlatarak yalnızlığı çevreliyor. Özellikle böyle zamanlarda, işlerin daha iyi hale geleceğinin kaçınılmazlığına odaklanmanın önemli olduğunu düşünüyorum.”

    Collapsed In Sunbeams'i buradan dinleyebilirsiniz.

    https://www.youtube.com/watch?v=wfGzKkJHfNA

    0
    0
    1733
  • 01-02-2021

    Yarattığı animasyonlarla insanın kendini ve çağını sorgulamasını amaçlayan ve sürrealist bir yaklaşımla üretimlerine devam eden Ben Ake, “gerçeküstücülüğün sanatı en saf hâliyle görmemizi sağlayacağını” düşünüyor.

    Cinema 4D ve After Effects'te üretimlerini gerçekleştiren Ben Ake, son çalışmasında “Emojiler, beğeniler ve komik kedilerle yükseltilen” sanata eleştirel bir yaklaşım getiriyor. Ben Ake’nin portfolyosuna buradan ulaşabilir veya çalışmalarını Instagram hesabı üzerinden takip edebilirsiniz.

    https://vimeo.com/327610564

    0
    0
    2785
  • 29-01-2021

    Netflix, Neil Gaiman'ın çok sevilen çizgi romanından uyarlanan The Sandman’de rol alacak isimleri açıkladı. Netflix’in yeni fantastik dizisinin oyuncu kadrosunda Tom Sturridge, Gwendoline Christie, Vivienne Acheampong, Boyd Holbrook, Charles Dance, Asim Chaudhry ve Sanjeev Bhaskar yer alıyor.

    Neil Gaiman’ın yürütücü yapımcı ve ortak yazar olarak yer aldığı dizide çağdaş kurgu, tarihsel dram ve efsane iç içe geçiyor. Rüya Tanrısı Morpheus'un uzun varoluşu boyunca yaptığı kozmik ve insani hataları onarma sürecini ve onun yaptıklarından etkilenen insanların, yerlerin hikayesini anlatan The Sandman dizisinin yapımcılığını Warner Bros. Television üstleniyor. Allan Heinberg yürütücü yapımcı ve dizi sorumlusu olarak görev alırken David S. Goyer ise yürütücü yapımcı olarak ekipte bulunuyor. Aynı zamanda bu ikili projenin ortak yazarları arasında da yer alıyor.

    ​Neil Gaiman, dizi hakkında şu ifadeleri kullandı: “Son otuz üç yıldır, The Sandman karakterleri nefes aldı, etrafta dolaştı ve kafamın içinde konuştu. Sonunda kafamdan çıkıp gerçeğe adım attıkları için inanılmaz derecede mutluyum. Dışarıdaki insanların bizim rüya olarak gördüğümüzü görmelerini, geride kalanların bedene bürünmelerini ve bedenlerin oradaki en iyi oyunculardan bazılarına ait olduğunu görmek için sabırsızlanıyorum. Bu çok hayret verici. Oyunculara ve Netflix, Warner Bros., DC, Allan Heinberg ve David Goyer'dan oluşan tüm The Sandman iş birlikçilerine ve rüyalarımın en çılgınını gerçeğe dönüştüren dizideki zanaatkarların ve dahilerin lejyonlarına çok minnettarım.”

    0
    0
    2249
  • 25-01-2021

    ​Doğu Avrupa’da büyüyen illüstratör Sașa Staicu, Sovyet çizgi filmlerinde ve birçok Rus masalında hissedilen tedirgin edici tehlike duygusundan ilhamla geliştirdiği dijital illüstrasyon çalışmalarında, popüler sanattan Rus avangardına kadar kültürün her yönüne nüfuz eden zengin bir illüstrasyon ve tasarım geleneği sunuyor.

    2019 yılında Glasgow Sanat Okulu’ndan mezun olan kendi yaratıcılığını formüle etmeyi ve geliştirmeyi başaran Saşa Stacicu, ilhamını çocukken gördüğü Rus ürün tasarımlarından ve grafik romanlardaki gerçeküstü korku hikâyelerinden alarak içinde bulunduğumuz endişe verici dünyayla bağlantı kurmanın ve onu kabul etmenin bir yolunu arıyor. Sașa, unutulmuş tarihe, Doğu Avrupa'dan sözlü geleneklere, bilimkurgu ve korku edebiyatına dokunarak dijital illüstrasyon çalışmalarında alışılmadık karakterler ortaya koyuyor.

    ​Sașa Staicu’nun tuhaf hikâye anlatımı, tüketiciliğe meydan okuyan ve bireyciliği öven perspektifleri tersine çeviren bir anlatıma sahip. Her türden sosyo-politik göndermelere yer veren Staicu eserlerini, "Mizah, dayanıklılık kutusunda sahip olduğumuz en sağlam araç. Zaman zaman tarihin yaralı ucunda olan ülkelerde ve insanlarda var olan güçlü gerçeküstü mizah ve kahkaha kültürünü başka nasıl açıklayabiliriz?" diyerek yorumluyor.

    0
    0
    2297
DAHA FAZLA
Geldanlage