Arlo Parks’ın ilk albümü Collapsed In Sunbeams Türkiye’de GRGDN Müzik’in temsil ettiği Transgressive Records etiketiyle yayımladı. Albümle birlikte çıkan “Hope” teklisi için çekilen kısa film niteliğindeki videonun yapımcılığını Molly Burdett ve Marriage Story, The Favourite, Fish Tank gibi yapımlarıyla tanınan görüntü yönetmeni Robbie Ryan üstlendi. Yalnızlık zamanlarında dostluğun ve nezaketin önemini anımsatan “Hope”, BBC Radio 1 ve BBC 6 Music A listelerinde eş zamanlı olarak çalınan ve dünya çapında dinlemeleri milyonları bulan “Caroline”, “Hurt” ve “Black Dog”un ardından gelen ilk parça oldu.
Londralı sanatçı Arlo Parks yeni şarkısı ve şarkıya eşlik eden videosu için şu sözleri söylüyor: “Bu video benim için yakın arkadaşlığın ve içe dönüklüğün keşfi. Filmsel dokularda, insan portrelerinde, coşkunun tasvirlerinde çok güçlü bir şey var. Şarkı, gezegende kendinizi zayıf hisseden tek kişi olmadığınızı hatırlatarak yalnızlığı çevreliyor. Özellikle böyle zamanlarda, işlerin daha iyi hale geleceğinin kaçınılmazlığına odaklanmanın önemli olduğunu düşünüyorum.”
Collapsed In Sunbeams'i buradan dinleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=wfGzKkJHfNA
Yarattığı animasyonlarla insanın kendini ve çağını sorgulamasını amaçlayan ve sürrealist bir yaklaşımla üretimlerine devam eden Ben Ake, “gerçeküstücülüğün sanatı en saf hâliyle görmemizi sağlayacağını” düşünüyor.
Cinema 4D ve After Effects'te üretimlerini gerçekleştiren Ben Ake, son çalışmasında “Emojiler, beğeniler ve komik kedilerle yükseltilen” sanata eleştirel bir yaklaşım getiriyor. Ben Ake’nin portfolyosuna buradan ulaşabilir veya çalışmalarını Instagram hesabı üzerinden takip edebilirsiniz.
https://vimeo.com/327610564
Netflix, Neil Gaiman'ın çok sevilen çizgi romanından uyarlanan The Sandman’de rol alacak isimleri açıkladı. Netflix’in yeni fantastik dizisinin oyuncu kadrosunda Tom Sturridge, Gwendoline Christie, Vivienne Acheampong, Boyd Holbrook, Charles Dance, Asim Chaudhry ve Sanjeev Bhaskar yer alıyor.
Neil Gaiman’ın yürütücü yapımcı ve ortak yazar olarak yer aldığı dizide çağdaş kurgu, tarihsel dram ve efsane iç içe geçiyor. Rüya Tanrısı Morpheus'un uzun varoluşu boyunca yaptığı kozmik ve insani hataları onarma sürecini ve onun yaptıklarından etkilenen insanların, yerlerin hikayesini anlatan The Sandman dizisinin yapımcılığını Warner Bros. Television üstleniyor. Allan Heinberg yürütücü yapımcı ve dizi sorumlusu olarak görev alırken David S. Goyer ise yürütücü yapımcı olarak ekipte bulunuyor. Aynı zamanda bu ikili projenin ortak yazarları arasında da yer alıyor.
Neil Gaiman, dizi hakkında şu ifadeleri kullandı: “Son otuz üç yıldır, The Sandman karakterleri nefes aldı, etrafta dolaştı ve kafamın içinde konuştu. Sonunda kafamdan çıkıp gerçeğe adım attıkları için inanılmaz derecede mutluyum. Dışarıdaki insanların bizim rüya olarak gördüğümüzü görmelerini, geride kalanların bedene bürünmelerini ve bedenlerin oradaki en iyi oyunculardan bazılarına ait olduğunu görmek için sabırsızlanıyorum. Bu çok hayret verici. Oyunculara ve Netflix, Warner Bros., DC, Allan Heinberg ve David Goyer'dan oluşan tüm The Sandman iş birlikçilerine ve rüyalarımın en çılgınını gerçeğe dönüştüren dizideki zanaatkarların ve dahilerin lejyonlarına çok minnettarım.”
Doğu Avrupa’da büyüyen illüstratör Sașa Staicu, Sovyet çizgi filmlerinde ve birçok Rus masalında hissedilen tedirgin edici tehlike duygusundan ilhamla geliştirdiği dijital illüstrasyon çalışmalarında, popüler sanattan Rus avangardına kadar kültürün her yönüne nüfuz eden zengin bir illüstrasyon ve tasarım geleneği sunuyor.
2019 yılında Glasgow Sanat Okulu’ndan mezun olan kendi yaratıcılığını formüle etmeyi ve geliştirmeyi başaran Saşa Stacicu, ilhamını çocukken gördüğü Rus ürün tasarımlarından ve grafik romanlardaki gerçeküstü korku hikâyelerinden alarak içinde bulunduğumuz endişe verici dünyayla bağlantı kurmanın ve onu kabul etmenin bir yolunu arıyor. Sașa, unutulmuş tarihe, Doğu Avrupa'dan sözlü geleneklere, bilimkurgu ve korku edebiyatına dokunarak dijital illüstrasyon çalışmalarında alışılmadık karakterler ortaya koyuyor.
Sașa Staicu’nun tuhaf hikâye anlatımı, tüketiciliğe meydan okuyan ve bireyciliği öven perspektifleri tersine çeviren bir anlatıma sahip. Her türden sosyo-politik göndermelere yer veren Staicu eserlerini, "Mizah, dayanıklılık kutusunda sahip olduğumuz en sağlam araç. Zaman zaman tarihin yaralı ucunda olan ülkelerde ve insanlarda var olan güçlü gerçeküstü mizah ve kahkaha kültürünü başka nasıl açıklayabiliriz?" diyerek yorumluyor.
Hollanda Lahey’de bulunan Mauritshuis Müzesi, iki yıllık bir çalışmanın sonucunda Vermeer’in ünlü tablosu “İnci Küpeli Kız”ın 10 milyar piksellik bir panoramasını ortaya çıkardı.
Hirox Europe’dan Emilien Leonhardt ve Vincent Sabatier’in liderliğinde yürütülen projede, Hirox 3D dijital mikroskobu kullanılarak insanların resmi piksel ayrıntısı başına 4.4 mikronda görmesini sağlayan çözünürlükte bir görüntü oluşturuldu. Bununla birlikte sanat eserinin yüzeyine yakınlaşılmış ve 700 kata kadar büyütülmüş bir görüntü kaydedilmiş oldu. Daha sonra ekip 140x’de yakın çekimler yaparak bu ayrıntıların 3D olarak taranmasını sağladılar. Yapıtın yüzey durumunu değerlendiren proje, hakkında bilinmeyen diğer keşifleri gün ışığına çıkardı. Mauritshuis müze müdürü Abbie Vandivere "Kızın başörtüsünde bu kadar yüksek kaliteli lacivert verme makinesi kullanılması şaşırtıcı. Bu mavi pigment 17. yüzyılda altından daha değerliydi" dedi.
Vermeer’in “İnci Küpeli Kız” tablosunu bir de bu şekilde deneyimlemek istiyorsanız buraya tıklayarak tabloyu inceleyebilirsiniz.
Kaynak: designboom
https://www.youtube.com/watch?v=cKaZYTwmjwU
Belçikalı müzik grubu Balthazar, 26 Şubat’ta Sand isimli yeni albümlerini çıkarmaya hazırlanırken albümde yer alan “On A Roll”u ve parçaya eşlik eden video klibi paylaştı.
“On A Roll” Türkiye’de GRGDN Müzik’in temsil ettiği Play It Again Sam etiketiyle yayımladı. Grubun şarkı yazarlarından ve liderlerinden Jinte Deprez, “On A Roll” ve parçaya eşlik eden Pieter De Cnudde imzalı video klibi şu sözlerle açıkladı: “Şarkı ve video, hayatınızda tekrar eden kontrolsüzlükle ilgili. Bir an bile kendi döngünüzden kaçabildiğinizi düşündüğünüz zaman, kendinizi yeniden başlangıçta bulursunuz. Değişiklikleri öğrenmek sizi veya sonucu değiştirmez.”
Grup, albümden daha önce de “Losers” ve “You Won’t Come Around”ı yayımlamıştı. Glitch armonisi ve görkemli vokalleriyle grubu yeniden canlandıran “On A Roll”, albümün en önemli noktalarından biri olmayı müjdeliyor.
“On A Roll”u buradan dinleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=HE2OlPmH7xs
Sanatçı grubu Chaosteria, Lingxia Wang ve Jianqiang Li tarafından tasarlanan sanat eseri Amber, her şeyi tüketen bir enstalasyon olarak plastik kirliliğinin tehlikelerini vurguluyor.
Plastik kirliliğinin sonuçlarını içgüdüsel bir ifadeyle ortaya koyan sanatsal yerleştirme Amber, sadece plastik pet şişeler ve bant kullanılarak oluşturuldu. İçine hapsolan figürle plastik küp bir canavara dönüşen bu enstalasyonla sanatçı üçlüsü, insanların içlerine hapsoldukları plastik dünyayı ve bundan kaçamadığımızı ifade ediyor. Plastik ürünlerin kullanımının geleceğimizi nasıl etkilediğine dair akıllıca yorumlar ortaya koyan sanatçılar enstalasyonla ilgili olarak “Amber güzel görünmesine rağmen bir trajedidir. Bu ani felaketle mücadele edecek vaktiniz bile yok. Plastik ürünlerin kötüye kullanılması ve kirlenmesiyle, gelecekte hepimiz Amber’le sarılabiliriz” diyorlar.
Kaynak: designboom
Çoğumuzun Normal People dizisi ile tanıdığı Paul Mescal’ın başrolünde olduğu kısa film Drifting bu sene çevrim içi olarak gerçekleşecek olan Dublin Film Festivali’nde gösterilecek.
Paul Mescal’ın başrolünde olduğu, birbirinden uzaklaşmakta olan iki en iyi arkadaşa odaklanan 14 dakikalık kısa film Drifting’in senaristliğini ve yönetmenliğini Robert Higgins üstleniyor. Prömiyerini 2020 yılında yapan filmde Mescal’ın, “sıradan insan ilişkilerinin ve içkilerin olduğu bir hayattan” uzaklaşmaktan memnun olan Cian olarak izlerken, çevresinden bıkmaya başlayan en yakın arkadaşı Pat rolünde ise Dafhyd Flynn’ı izleyeceğiz. Devam eden koronavirüs salgını nedeniyle bu yıl çevrim içi olarak düzenlenecek Dublin Uluslararası Film Festivali’nde Drifting, 3 Mart - 14 Mart tarihleriarasında izlenebilecek.
Normal People'dan sonra Paul Mescal, Derry Girls'ün yaratıcısı Lisa McGee'nin yazdığı dört bölümlük psikolojik gerilim The Deceived'de, Rolling Stones'un "Scarlet" ve Phoebe Bridgers'ın "Savior Complex" müzik videolarında rol almıştı. Geçen yıl Eylül ayında ise, Maggie Gyllenhaal’ın Elena Ferrante’nin romanı The Lost Daughter’ın yakında çıkacak film uyarlamasında Olivia Colman ve Dakota Johnson ile birlikte rol alacağı duyurulmuştu.
Kaynak: Dazed
https://www.youtube.com/watch?v=PpW-bKeKFQs
Japon sanatçı Yayoi Kusama, iki büyük çalışmasının yer alacağı “Yayoi Kusama: Infinity Mirror Rooms” başlık bir sergi ile Tate Modern’e geri dönüyor.
Salgın sebebiyle Mayıs 2020’de gerçekleşmesi planlanan sergi, 29 Mart 2021 ile 27 Mart 2022 tarihleri arasında Londra’da bulunan Tate Modern’de izleyiciyle buluşacak. “Infinity Mirror Room” Kusama’nın benzersiz vizyonunu ve sonsuz yansımalarını deneyimleme fırsatı sunacak.
Sergide Kusama’nın 2012’de Tate Modern’deki restrospektifi için hazırladığı en büyük enstalasyonu olan “Infinity Mirrored Room – Filled with the Brilliance of Life” ile dönen kristal avizelerden oluşan sonsuz evren illüzyonu yaratan odası “Chandelier of Grief” bir arada yer alacak. Aynalı sonsuzluk odalarının yanında birçoğu ilk kez görülecek fotoğraf ve video seçkisi de yer alacak.
Direktör Frances Morris ve Yardımcı Küratör Katy Wan’in küratörlüğünde hazırlanan “Yayoi Kusama: Infinity Mirror Rooms” 29 Mart 2021 ile 27 Mart 2022 tarihleri arasında bir sene boyunca Tate Modern’de ziyaret edilebilir.
Alex Garland, A24 için çekeceği yeni filmi Men’de başrolde Jessie Buckley ve Rory Kinnear ile çalışacak.
Ex Machina, Annihilation filmleri ve FX’te yayımlanan Devs isimli mini dizisinin yönetmeni Alex Garland, geçen yılın sonlarında 2021 yılında çekimlerine başlamak için düşük bütçeli bir korku filmine baktığını ima etmişti. Garland’ın çekimleri için A24 ile bir araya geldiği, senaryosu kendine ait olan yeni filmi Men eski kocasının ölümünden sonra İngiltere kırsalına yalnız tatile giden geç bir kadını anlatacak. Henüz detaylı ayrıntılar paylaşılmasa da bu sene içinde çekimlere başlarsa filmin 2022’de izleyicilerle buluşacağı tahmin ediliyor.
Men, Garland’ın 2018 yılında seyircisiyle buluşan Annihilation’dan sonraki ilk uzun metrajlı filmi olacak. Garland’ın diğer eserleri arasında The Beach, Dredd, Never Let Me Go ve 28 Days Later bulunuyor.
Kaynak: Variety, The Film Stage