Çalışmalarını Lyon’da sürdüren sanatçı Handan Figen, Türkiye'deki ikinci kişisel sergisini SANATORIUM'da açıyor. Önceki sergisinde gördüğümüz, karakalem ve suluboya tekniklerini bir arada kullanarak yaptığı çizimlerin yanı sıra, sanatçı yeni sergisinde video ve yerleştirme tekniklerine de yer vererek sanat severlerin ilgisini çizimin oluşum aşamasına ve detaylarına çekmeyi amaçlıyor. Suluboya ve renkli mürekkebin "Tesadüf Eseri" oluşturduğu lekelere kara kalem tekniğiyle kendi yorumunu katan sanatçı için, bir eserin hangi etaplardan geçerek sonuca ulaştığını göstermek büyük bir önem taşıyor. Eserlerinde tesadüfe ve kazaya önemli bir yer vererek, hatta sadece yer vermekle kalmayıp, bu etkenleri çizimlerinin doğuş noktası haline getirerek, hem kendisinin hem de sanat severlerin hayal gücünün sınırlarını zorluyor.
Sanatçı, sergi mekanının bir katını tamamen kaplayacak ve çizimi neredeyse bütün duyu organlarımızla tecrübe etmemize olanak sağlayacak yerleştirme parçasıyla, çizme eylemini ve nasıl o noktaya varıldığını, sanat tarihinde eşi benzeri olmayan ressam Vincent Van Gogh'un abisine yazdığı mektuplarda yer alan bir paragraftan esinlenerek sorguluyor.