02 EYLÜL, CUMARTESİ, 2023

Erdil Yaşaroğlu’nun Heykelleri Maximum Uniq’te

Maximum Uniq, sanatçı Erdil Yaşaroğlu’nun üçü sınırlı süreli, ikisi kalıcı beş heykeline ev sahipliği yapıyor.

Karikatürleri, çizgi romanları ve farklı boyutlarda ürettiği, çizgi dilini yansıtan heykelleri ile tanınan Erdil Yaşaroğlu’nun Maximum Uniq için seçilen ve özel olarak üretilen; dev boyutları, sıra dışı konumlandırmaları ve mekâna neşe katan formları ile sergilenen Nota ÇocuklarBüyük PartiHayalci, Sıkı Dostlar ve Totem heykelleri Maximum Uniq’te sanatseverlerle buluşuyor. Katıldığı birçok heykel sergisinin ardından 2019 yılında “Oyun” başlıklı ilk kişisel sergisini açan sanatçı, ikinci kişisel sergisini Aralık 2024’te İstanbul’da gerçekleştirecek. Heykellerini izleyiciyle gündelik hayatın içinde buluşturmayı seven Erdil Yaşaroğlu’nun bu projeye özel seçilen heykellerinin hikâyeleri Maximum Uniq’in sunduğu vaatleri vurguluyor.

Maximum Uniq’in koleksiyonuna dahil ettiği iki kalıcı eserden ilki, üç çocuğun aynı kulaklıktan dinledikleri müzikle paylaştıkları neşeye şahit olduğumuz, biraz müzik ve biraz hayal gücü ile dünyamızın nasıl değişebildiğini gösteren Büyük Parti heykeli. Uygulaması ilk kez Maximum Uniq Açıkhava’da gerçekleşen ikinci koleksiyon eseri Nota Çocuklar rölyefleri ise; izleyeni gülümseten bir uyumla, duyamadığımız ama hissettiğimiz bir şarkıyı söylerken, içlerindeki huzuru, mutluluğu ve haylazlığı müzikseverlerle paylaşıyorlar. Erdil Yaşaroğlu’nun ilk kişisel sergisi “Oyun”da yer alan, sıra dışı konumlandırmaları ve özgün hikâyeleri ile popüler kültüre gönderme yapan 2019 tarihli Sıkı Dostlar ve Hayalci heykelleri kasıma kadar Maximum Uniq Açıkhava’da izleyiciyle buluşuyor. Hall fuaye alanında yer alan Totem heykeli ise; en basit konularda bile toplum tarafından önlerine inşa edilen engelleri her şeye rağmen aşmayı başaran güçlü ve yalnız kadınları tasvir ediyor.

Erdil Yaşaroğlu ve Bürosarıgedik ile yapılan bu çalışma için BKM CEO’su Zümrüt Arol Bekçe şunları söyledi: “2024 yılında BKM 30.yılını kutlayacak. Tiyatroyla başlayan, sinema ve televizyon ile devam eden, gerçekleştirdiği yerli-yabancı konserler, dünyaca ünlü sahne performansları ve dijital yapımlarla güçlenen BKM büyüdükçe elindeki imkanları sadece kendi markasına değil, bulunduğu şehre, hizmet verdiği mekânlara ve varlığının devamlılığını sağlayan izleyicilerine aktaracak değerli fikirlerin, özel projelerin peşinden koşuyor. Maximum Uniq de böyle bir hayalin sonucu hayata geçti ve son 2 yıldır şehrin ritmine çok şey kattı. Artık seyircimizle kurduğumuz ilişkiyi boyutlandırmamız gerekiyordu, Sevgili Erdil ve sanatçının uluslararası temsilciliğini yürüten, BüroSarıgedik’in kurucusu Esra Sarıgedik Öktem ile gerçekleştirdiğimiz bu proje bize bu anlamda eşsiz bir değer kattı. Çünkü amacınız ne olursa olsun -yemek, içmek eğlenmek gibi- bulunduğunuz mekâna ait deneyiminiz o mekânın size hissettirdiği/yaşattığı, yani kısacası mekânla kurduğunuz diyalogla şekil kazanıyor. Erdil’in işleri bizim bu diyaloğumuzu zenginleştirdi ve neşemize neşe kattı. Biz gerçekleştirdiğimiz tüm etkinliklerde eğlenmeyi, gülmeyi kısacası moralli, neşeli, keyifli işler yapmayı ilk sıraya koyuyoruz. Erdil’in çizgi dilinden heykellerine kadar ortaya koyduğu tüm işler tam anlamıyla bizim bu idealimizle örtüşüyordu. Koleksiyonumuza kattığımız Büyük Parti ve Nota Çocuklar hikâyeleri ile bizi kalbimizden yakaladı. Günden geceye Maximum Uniq’te bulunan herkesle bu heykeller aracılığı ile kurduğumuz ilişki bizim için çok değerli bir kazanım sağlıyor.”

​Erdil Yaşaroğlu ise proje ile ilgili şunları söyledi: “Maximum Uniq’in çok tanımlı bir mekân olması, iş yerleri, performans sahneleri, yeme içme mekânları hatta üniversitenin varlığı burayı her yerden farklılaştırıyor. Burası insanlara kendi hikâyelerini anlatmak isteyen bir heykeltıraş için harika bir yer. Çeşit çeşit insan var! Günün farklı saatlerinde farklı nedenlerle burada bulunan insanlarla buluşmak, onların anlarına kendi hikâyelerimle katılmak çok mutlu edecek beni. İnsanları sanat ile tanımlanmış mekânlara çağırarak buluşmak kadar onların hayatlarının akışında zaten bulundukları yerlere gitmek ve böylece karşılaşmak da çok güzel. Kamusal alanlarda heykellerimin olmasını bu yüzden seviyorum. Heykel sevenler bir yana, daha önce heykelle hiç iletişime geçmemiş insanlara dokunmak ve özellikle çocuklarla ilk kez karşılaşmak heyecan verici. Çok gri bir dünyada yaşıyoruz. Sanatı ve güzellikleri hayatın içine ne kadar yaysak az!”

0
2002
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage