Çağan Irmak’ın edebiyata duyduğu gönül borcunu ödediği, altı öyküden oluşan Gözümden Deliler Taştı isimli ilk kitabı Doğan Kitap tarafından yayımlandı.
Irmak; Gözümden Deliler Taştı’da filmlerinden de aşina olduğumuz sıra dışı, derinlikli karakterlerinin, Ege’nin bir kasabasındaki acı-tatlı yaşamlarını çok katmanlı, şiir gibi öykülerle anlatıyor. Bu öykülerle sahil kasabalarına, gülümseten gazinolara, hıncahınç doldurulan pazar plajlarına ve özlemle hatırlanan 70’lere ışınlanıyor okur. Gözümden Deliler Taştı’da Cıgaralı Naciye’nin sinema tutkusundan Haktan’ın sırlarla dolu hayatına; Hüsniye Hanım’ın sıkıntısından bir mevtanın dramına; Elektrikçi Kemal’in inadından Perizat’ın küskün kalbine ve bir çocuğun rengârenk hayal dünyasıyla tanışıyoruz.
“Geceden hazırlanıp yoğrulmuş ekmek içi ve soğanı bol tutulmuş kıyması az köfteler yaz sıcağında daha fazla beklemesin diye öğlen olmadan mangala atılır, iyot kokusu kısa bir zaman sonra yerini et ve duman kokusuna bırakırdı. Aile babaları dışında kişi başına üçer taneden fazla düşmeyen assolist köfte, bol ekmekle katık edilir, doyurmayınca da harcıâlem domates ve yeşil biber yetişirdi imdada. Domatesin uvertür olduğu zamanlardı.”