
Moda tapınağı olarak bilinen Central Saint Martens Moda Bölümü’nden mezun olduktan sonra 2012 yılında kendi markasını kuran Londralı Craig Green, özellikle erkek koleksiyonlarına yönelen tasarımların sahibi. Fonksiyonel detaylara sahip bir tavır ile ele aldığı erkek koleksiyonlarının tasarımcısı Green, 2014 yılında İngiliz Moda Ödülleri’nde Yükselişte Olan Tasarımcı Ödülü'nden sonra 2015 yılında sektörde büyük söz sahibi olan LVMH derneğinin Genç Tasarımcı Ödülü’nü de kapmayı başarmıştı. Başarılarına bonus kattığı ödül ise BFC Menswear Fund’dan aldığı birinciliğin yanı sıra 150.000 pound oldu. Moda cephesi, Craig Green’in başarılarının ardından bir sonraki adımını merakla bekliyor.
Aron Demetz, gerçek insan boyutunda yaptığı heykelleriyle tanınan İtalyan bir heykeltıraş. “The Tainted” serisiyle dikkatleri üzerine çeken sanatçı, İtalya'nın dağlık bölgesi Val Gardena'da yaşıyor. Sanatçının eserlerinde yaşadığı bölgenin izleri açıkça gözlemlenebiliyor.
Demetz, ahşaptan yonttuğu insan figürü heykellerinde doğa ve insan arasındaki ilişkiden etkilendiğini söylüyor. Geçtiğimiz yıllarda Contemporary İstanbul’a da konuk olan sanatçı, geleneksel oyma yöntemi güncel sanat ile harmanlıyor.
Bruno Pontiroli'nin çalışmaları bildiğimiz dünyanın sınırlarını zorluyor. Sanatçının yarattığı evren; saçma paradokslar, mantık dışı ögeler, alışılmışın dışında formlardan ilham alıyor. Amacının bilinen kuralları ters yüz etmek olduğunu söyleyen sanatçı tam bir hayalperest.
Rüyalardan, hayal aleminden, gerçek dışılıktan etkilenen Pontiroli, şiirsel bir dile sahip. Sürrealist tarzıyla dikkat çeken sanatçı, kimlik sorgulamaları üzerine yoğunlaşıyor.
Cory Arcangel’ın Londra’daki Lisson Gallery’de gerçekleşecek 2. kişisel sergisi “currentmood” bugün başlıyor!
Teknolojik saplantılarımızı temel alan serginin adı, sosyal medyada o an ki ruh halini betimlemek için kullanılan #currentmood hashtag'inden geliyor. Sergi internet kültürünün aniden değişen, uçucu doğasını yansıtmak doğrultusunda, kişisel portre görünümlü imge çöplüğü şeklinde kurgulanmış. Sosyal medyadan ve internetten alınmış ekran görüntüleri, ticari, düşük çözünürlüklü ve telefon kamerasıyla çekilmiş fotoğraflar, İbiza klüplerinin broşürleri gibi “ucuz” görseller, sanatçının işlerinin temel malzemeleri arasında yer alıyor.
Sanatçı ayrıca internet reklamı kampanyası yürüterek asıl ilham kaynağı olan internetin içine sızıyor. Sergi süresince eserler hem galeride “gerçek” olarak, hem de internette sayfaların sağ tarafında “sponsorlu içerik” olarak görülebilecek.
Stephen King’in eserinden uyarlanan, sinema tarihinin en kült filmlerinden The Shining (Cinnet), opera olarak sahneleniyor. Minnesota Operası’nda oynayan Cinnet, hayatında hiç operaya gitmemiş kesimi operayla buluşturmayı hedeflerken bir yandan da operaya yeni bir soluk getirmeyi amaçlıyor.
Cinnet'te iyileşme sürecinde olan alkolik yazar Jack Torrence, Overlook Hotel'in kış boyunca bakım işini üstleniyor, eşini ve oğlunu da yanına alıyor. Bir süre sonra oteldeki hayaletler yüzünden çıldıran Jack, oğlunu öldürmesi gerektiğine karar veriyor.
Yapım Stanley Kubrick'in filmini temel almıyor, aksine yapımcılar Stephen King'in 1977'de yazdığı korku romanına sadık kalarak Cinnet’i operaya uyarlıyorlar. Bunun sebebi de Jack Torrence’ın eşi Wendy’i geri planda bırakması olarak gösteriliyor.
Romandaki karakterlerin iç dünyalarının detaylı bir şekilde anlatılıyor olması, King’in romanı aşk, ölüm ve güç üzerine kurgulaması operanın üç ana unsuru durumda. Operayı izlemek isteyenler büyük hüsrana uğrayabilir, çünkü temsilin biletleri tükenmiş durumda.
Ai Weiwei’in Atina’daki Kikladik Müzesi’ndeki sergisi bugün başlıyor!
Kikladik Müzesi, Erken Tunç Çağı döneminde şimdiki Yunanistan topraklarında yaşayan Kiklad Uygarlığı’ndan kalma eserlere ev sahipliği yapıyor. Müzenin çağdaş sanat odaklı sergi projesi kapsamında gerçekleşen “Ai Weiwei at Cycladic” sergisi, sanatçının işleriyle müzenin antik eser koleksiyonu arasındaki bir diyalog niteliğinde.
Mülteci krizine odaklanmak amacıyla stüdyosunu bu sene Lesbos adasına taşıyan Ai Weiwei, sergide sunduğu işlerinde bölgenin politik ve toplumsal sorunlarına tarihin merceğinden bakıyor. Sergi, müze binasının girişindeki bayrak yerleştirmesiyle başlıyor: Biri Yunanistan, biri de Avrupa Birliği’nin bayrağı, üçüncü bayrak ise boğulan mülteci bebek Aylan Kurdi’nin minik bedeninin ana hatları. Üç bayrak da, Yunanistan’a ilk ayak bastıklarında mültecilere verilen battaniyeleri çağrıştırmak için altın ve gümüş renklerinde tasarlanmış. Sergide göze çarpan diğer eserler ise: Ai’nin Lesbos adasında çalıştığı dönemde çektiği 12.030 adet fotoğraftan oluşturduğu kolaj, mermer heykeller, gaz bombası ve antik şişelerden tasarladığı enstelasyonlardan oluşuyor.
20 Mayıs – 30 Ekim tarihleri arasında devam edecek sergi, elde edilen karın %10’unu da mülteciler için çalışan kurumlara bağışlayacak.
’75 doğumlu İngiliz şarkıcı MIA’dan son albüm hazırlıklarının son viraj olduğu haberi geldi. Politik söylemlerinden vazgeçmeyen aktivist tavrını müziği ile harmanlayan MIA, 2009 yılında Rolling Stone dergisinin Son 10 Yılın En İyi Sanatçıları’ndan seçilmişti. Moda cephesine de el atan sanatçı en son H&M ile işbirliği yaparak geri dönüşüm haftasına ait bir video klip çekti. Arular, Kala, Maya, Matangi albümlerinden sonra geçtiğimiz aylarda mültecileri konu alan video klibi ile çok konuşulan şarkı Borders’ı yayınlayan MIA, 12 parçalık son albümünün çıkışı için Temmuz’u işaret ediyor.
Son 5-6 Yıldır daha da yükselişte olan R&B ve Hip hop müzik genre’larıyla uğraşanlara ‘buralar hep dutluktu’ diyebilecek bir grup varsa o da, Beastie Boys. R&B ve hip hop alt yapılarına bi’ tutam rock tınıları da serpiştiren Beastie Boys, 1980 New York çıkışlı. 8 stüdyo albümü olan New Yorklu ekibin, son albümleri ise 2011 yılında Hot Sauce Committee Part Two. Beastie Boys bir süredir sesiz sakin dururken malesef bu sabah gelen bir haber ile daha da sessizliğe gömüldü diyebiliriz. 1981-82 yılları arasında grubun orijinal kadrosunda yer alan, gruba Beastie Boys ismini veren, guitarist John Berry (52) Massachusetts’te hayatını kaybetti. Beastie Boys’un 1982 yılındaki Pollywog Stew EP’sinde de yer alan John, grubun 2012 yılında kaybettiği rapper Adam “MCA” Yauch’tan sonraki ikinci üzücü kaybı.
1936 doğumlu Fransız moda tasarımcısı Yves Saint Laurent, hayatı boyunca ürettiği çoğu koleksiyona imzasını, modaya daha fazla şey katmanın peşinde olarak attı. 1965 yılındaki Mondrian Koleksiyonu'nu çoğumuz hatırlarız. Peki kadınlar için ilk kez sunduğu smokin takımlara ne demeli? Fransa’nın en büyük nişanı Légion d’Honneur’ün de sahibi tasarımcının, hayatının ‘ustalık’ sayılabilecek dönemini Marakeş’te geçirdiği malum. Hatta kendisinin külleri de Marakeş semalarına savrulmuştu. Asıl haber ise 5.000 parçalık kıyafet ve 15.000 parçalık aksesuar paletinden oluşan YSL Müzesi’nin Marakeş’te açılacağı. Sergi alanı, oditoryum, kitap mağazası ve restoran, teras kısımlarının da olacağı müzenin açılışı için şimdilik planan tarih 2017 sonbaharı. Detaylar için beklemedeyiz.
Koreli sanatçı Dangwook Lee, rahatsız edici hatta ürkütücü denilebilecek heykelleriyle tanınıyor. Zaman zaman bir şırınga ya da kavanozun içine yerleşen, zaman zamansa ilaç kapsülü ya da konserve yerine konumlanan bu heykeller alışılmış heykel kalıplarının dışına çıkıyor.
Kan, iç organlar, parçalanan ya da dağılan vücutlar sanatçının sık sık çalışmalarında kullandığı detaylardan. Ayrıntılı yüz ifadeleri, birbirine geçmiş vücutlar, deformasyona uğramış minyatür bedenler sanatçının imzası haline geldi demek yanlış olmayacaktır. İnsan varlığının ve yaşamın doğasındaki çelişkilere odaklanan eserler, hipergerçekçi teknikleriyle iç gıcıklıyor.