İspanyol sokak sanatçısı ve illüstratör Pejac, yeni tip corona virüs (COVID-19) salgını nedeniyle evlerine kapanan herkesi evde sanat üretmeye davet ediyor. Yaratıcı çalışmaları ve yerleştirmeleriyle bilinen Pejac, ayrıca Instagram hesabı üzerinden kendisine yollanan işleri sayfasında paylaşacağını da belirtiyor.

​Instagram hesabı üzerinden açıklama yapan Pejac, “Stay Art Home” başlığıyla yaptığı paylaşımında şu ifadeleri kullanıyor: “Bu tuhaf karantina günlerinde insanları anksiyete veya sıkıntıdan kurtaracak tek terapinin ve yolun yaratıcılık olduğuna inanıyorum. Her zaman inandığım gibi; herkesin içinde bir sanatçı vardır. Sizleri kendi ‘pencere serinizi’ üretmeye davet ediyorum. Hayal gücünüzü özgür bırakın ve ortaya çıkan eserleri sosyal medyada paylaşın. Her bir çalışmanız aslında monotonluğa karşı bir yaratıcılık örneği”. İnsanların ancak birbirlerine destek olarak bu zor süreci atlatabileceğini belirten sanatçı, tüm sanatseverleri paylaşımlarıyla bu monoton süreci yıkmaya davet ediyor.

Arap sanatçıların eserlerini Amerika ve Avrupa’ya taşıyabilmeleri ve sanatseverlere daha kolay bir şekilde ulaşabilmeleri için destek sunan Consortium Commissions, projenin ikinci edisyonuna seçilen sanatçıları duyurdu. Edisyonun önümüzdeki döneminde Haig Aivazian, Inas Halabi, Joe Namy, Lydia Ourahmane, Dina Mimi, Maan Abu Taleb, Makimakkuk ve Deena Abdelwahed sanatseverlerle buluşacak.

​Consortium Commissions, dünyanın farklı yerlerinde yaşayan Arap sanatçıları desteklemeye ve onlara okyanus aşırı ülkelerde eserlerini sergileme şansı vermeye devam ediyor. Sanatçılara sergilenmek üzere eser siparişi veren ve 20.000 dolarlık bir destek sunan komisyon, bu yıl odağına farklı disiplinlerdeki çalışmalarıyla ön plana çıkan sekiz sanatçıyı alıyor. Lübnanlı multi disipliner çalışmalarıyla bilinen Haig Aivazian, Kudüs merkezli yönetmen Inas Halabi, Londra merkezli çalışan artist ve besteci Joe Namy ve Cezayirli çok yönlü sanatçı Lydia Ourahmane bu yılın öne çıkan isimleri olarak gözüküyor. Brüksel’deki Mophradat’tan koordine edilen grup, sanatçıları Avrupa’nın önde gelen şehirlerinden Amerika’ya kadar geniş bir alanda izleyicilerle buluşturmayı amaç ediniyor.

Suudi Arabistan Kraliyet Komisyonu, ülkenin Ashar isimli bölgesinde yeni bir sanat alanı yaratmak için harekete geçti. Açık havada gerçekleşen sanat etkinliklerini ve dünyanın farklı noktalarındaki açık hava galerilerini örnek alarak yola çıkan komisyon, Arabistan’ın kuzey batısındaki Desert X AlUla’da bu düşüncesini hayata geçirmeyi arzuluyor.

​Suudi Arabistan’ı sanat dünyası için yeni bir cazibe merkezi hâline getirmeyi arzulayan ve geçtiğimiz yıllarda bu konuda attığı adımlarla ön plana çıkan Suudi Arabistan Kraliyet Ailesi, bu konudaki ısrarını sürdürüyor. Yaptığı yatırımlar ve aldığı sanat eserleriyle şu âna kadar büyük bir koleksiyon oluşturan aile, ülkenin farklı noktalarında sanat merkezleri inşa etmeye de devam ediyor. Bu düşüncenin yeni bir halkası olarak aile, Desert X isimli bölgede bir açık hava galerisi açarak hem sanatseverler için sıra dışı bir alan sunmayı hem de ülkenin uluslararası platformlarda bıraktığı izlenimi farklılaştırmayı hedefliyor. Suudi Arabistan, son olarak bu proje kapsamında 2021 yılında California’daki Coachella Valley’deki sanat organizasyonunu gerçekleştirecek ekip ve sanatçıları fikir alışverişinde bulunmak üzere davet etti.

1 Mayıs 2020 tarihinde Amazon Prime’de yayın hayatına başlayacak Upload’ın fragmanı izleyicilerle paylaşıldı. Bilim kurgu, satir ve komedi gibi farklı türleri bir araya getirerek alışılmışın dışında bir yapım olarak izleyicilerle buluşacak olan Upload, oldukça farklı hikâyesine paralel olarak birçok önemli ismi de bir araya getiriyor.

​The Office ve Parks and Reaction gibi birçok önemli yapımın yaratıcısı olan Greg Daniels’ın yeni dizisi Upload, farklı konusuyla dikkatleri üzerine çekiyor. Dizi, öldükten sonra insanların bilincinin hâlâ gerçek dünyada kalmasını sağlayan farklı bir gelecek düzleminde geçiyor. Bu tuhaf gelecekte insanlar geliştirdiği teknoloji sayesinde öldükten sonra da gerçek hayatla olan bağlarını devam ettirebililiyor ve mevcut düzende farklı biçimlerde yer alabiliyor. Müşterilere bu sanal gerçeklik sistemini satan şirkette çalışan Nora ile Nathan’ın hikâyesini izleyicilerle buluşturan dizinin oyuncu kadrosunda ise Robbie Amell, Andy Allo, Chris Williams, Kevin Bigley, Owen Daniels ve Allegra Edwards gibi birçok önemli isim yer alıyor.

https://www.youtube.com/watch?v=0ZfZj2bn_xg

The Weeknd, dört yıllık bir aranın ardından yeni stüdyo albümü After Hours’u bugün yayımladı. 14 şarkıdan meydana gelen ve tüm dijital platformlarda dinleyicilerle buluşan albümün daha önce paylaşılan Heartless ve Blinding Lights şarkıları büyük beğeni toplamış ve ses getirmişti.

The Late Show With Stephen Colbert ve Jimmy Kimmel Live programlarındaki canlı performanslarıyla kendisinden sıkça söz ettiren The Weeknd, yeni albümünde alışılmış tarzını devam ettirmekle birlikte küçük dokunuşlar yapmayı da ihmal etmiyor. Son olarak SZA ve Travis Scott ile birlikte Game of Thrones dizisi için yaptığı Power Is Power şarkısıyla büyük yankı uyandıran şarkıcı, After Hours ile dört yıllık büyük bekleyişi sonlandırıyor. After Hours albümüyle izleyicilerle buluşan parçalar ise şöyle:

1. Alone Again
2. Too Late
3. Hardest To Love
4. Scared To Live
5. Snowchild
6. Escape From LA
7. Heartless
8. Faith
9. Blinding Lights
10. In Your Eyes
11. Save Your Tears
12. Repeat After Me (Interlude)
13. After Hours
​14. Until I Bleed Out

Parazit filmiyle Oscar başta olmak üzere birçok önemli ödülü kucaklayan ve yapımlarıyla son dönemin önde gelen yönetmenlerinden biri olan Bong Joon Ho, müzikal olmayan bir müzikal film çekme düşüncesinde olduğunu açıkladı. Empire Magazine’deki açıklamalarına göre “müzikal bir film yapma fikrini çok sevdiğini” söyleyen usta yönetmen, bu tür içerisinde birtakım değişiklikler yapmak istediğini ve ortaya farklı bir tarz koymayı arzuladığını belirtti.

​Son birkaç aydır Parazit filmi özelinde tartışılan konu ve düşünceleri yakından takip ettiğini belirten Koreli yönetmen Bong Joon Ho, yeniden böyle bir film çekebilmek için üzerinden zaman geçmesi gereltiğinin altını çizdi. Ancak buna rağmen kafasında değişik projeler olduğunu ve bunlara yoğunlaşmak istediğini söyleyen yönetmen, bunlar içerisinde bir müzikal film çekme düşüncesinin öne çıktığını sözlerine ekledi. Müzikal filmleri çok sevmesine ve Singin’ In The Rain gibi başarılı örnekleri olmasına rağmen bu tarz bir film yapmanın kendisi için uygun olmadığını söyleyen Bong, kökeni müzikal olmakla birlikte müzikal olmayan ve karakterlerin şarkı söylemediği bir film tasarladığını ifade etti.

U2’nun solisti Bono, yeni tip corona virüs (COVID-19) tehdidi altında zor günler geçiren İtalyanlar için bir şarkı besteledi. Yeni şarkısın grubun Instagram hesabı üzerinden dinleyicilerle paylaşan sanatçı, şarkı sözlerini tüm insanlığa virüse karşı ayakta kalma gücü veren İtalyanlar’dan ilham alarak yazdığını belirtti. Sanatçı, yeni şarkısını grubun sosyal medya hesaplarından şu notla birlikte paylaştı: “Şarkıya ilham olan İtalyanlar için... İrlandalılar için... St. Patrick Günü’nde şarkı söylemeye devam eden herkes için. Doktorlar, hemşireler, hasta bakıcılar; sizin için söylüyoruz.”

Bono’nun 2017 yılından beri yaptığı ilk şarkı olan Let Your Love Be Known, bir umut şarkısı olarak dinleyicilerle buluşuyor. Şu sıralar Dublin’deki evinde olan Bono, solo piyano eşliğinde ortaya çıkardığı şarkısında Dublin sokaklarını ve karantina altındaki insanları şarkı sözlerine taşıyor. İtalyanlar’ın evlerine kapanmalarına rağmen içlerindeki enerjiyi birbirleriyle paylaşmaya devam etmelerinin oldukça önemli olduğunu söyleyen Bono, bunun kurtuluşa giden yolda bir dönüm noktası olabileceğini belirtiyor. ​Şarkının sözleri de dinleyiciler tarafından büyük beğeni topluyor: “Birbirinize dokunamazsınız ama çatılarda şarkı söyleyebilirsiniz / Bana telefonda bir şarkı söyle / Şarkı söyle ve bana durmayacağına dair söz ver / Şarkı söyle, asla yalnız kalmayacaksın”. 

Yeni tip corona virüsün (COVID-19) tüm dünyayı tehdit etmesinin ardından birçok önemli sanat ve kültür organizasyonundan iptal haberleri gelmeye devam ediyor. Son olarak Hong Kong 2020 edisyonunu iptal ettiğini duyurulan Art Basel’in bahar dönemini çeşitli online sergi ve turlarla sürdüreceği konuşuluyor.

Art Basel’in online sergi çalışmalarının ilki 20 ile 25 Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. “Online Görüntüleme Odaları” hem sanatseverler hem de sanatçı ve küratörler için birçok önemli fırsat da sunacak. Program sürecinde galeri, sanatçı ve küratörler Hong Kong’ta izleyiciyle buluşturmayı planladıkları sergi ve gösterileri online olarak ziyaretçilere sunabilecek. Fuarın yönetim kademesinden yapılan açıklamalara göre bu durum Art Basel’in gelecek dönem çalışmaları için de bir başlangıç görevi üstlenecek.

Öncelikli olarak fiziksel bir sergi alanının sahip olabileceği birçok özelliği bünyesinde barındırmasına dikkat edilen Online Görüntüleme Odaları, ilk olarak VIP konuklarla buluşacak. Sergi, ardından halka açık bir şekilde tüm sanatseverlerin beğenisine sunulacak. Online sergi ve çalışmalar kapsamında 31 ülkeden 231 sanat galerisi ve 2000’den fazla sanat eseri bir araya getirilecek. Sanatseverler için özel olarak hazırlanacak katalog da benzer şekilde izleyicilerle buluşturulacak.

Son olarak büyük galeri ve birtakım kültürel oluşumlar için ziyaretçilerle daha kolay ve hızlı buluşma imkânı sunan online sergilerin gelecek adına da birçok önemli yeniliği beraberinde getireceği düşünülüyor. 2017 yılından beri online sergiler üzerine çalışmalar yürüten ve birtakım hazırlıklar yapan Art Basel, Hong Kong 2020’nin iptalinin ardından büyük atılımını da gerçekleştirmiş oluyor. Art Basel’in Online Satış Direktörü Elena Soboleva ise fuarın uluslararası alanda daha geniş kitlelere ulaşması için bu tür çalışmaların oldukça önemli olduğunu belirtiyor.

​Art Basel’in Online Görüntüleme Odaları’na buradan ulaşabilirsiniz.

İngiltere’nin popüler televizyon dizilerinden Peaky Blinders ve Line of Duty’nin çekimleri yeni tip corona virüs (COVID-19) nedeniyle ertelendi. İngiltere’de büyük bir izleyici kitlesi bulunan ve altıncı sezon çekimleri geçtiğimiz ay Kuzey İrlanda’da başlayan Line of Duty’nin yaratıcıları, corona virüs salgınının giderek şiddetlenmesi üzerine dizinin geleceğinin belirsiz olduğunu ifade etti. Benzer şekilde Peaky Blinders’in yaratıcıları Cillian Murphy ve Helen McCrory de dizinin altıncı sezon çekimlerini askıya aldıklarını duyurdu.

Peaky Blinders’ın yapımcıları Caryn Mandabach Productions ve Tiger Aspect Productions ile Line of Duty’nin yapımcısı World Productions, yaptıkları yazılı açıklamada yeni tip corona virüsle yüzleşmek zorunda olduklarını ve bu nedenle gerek projelerin geleceği, gerek dünyanın içinde bulunduğu zor durum, gerekse oyuncu ve set çalışanlarının sağlığını gerekçe göstererek ileriye dönük projelerin yeni bir karara dek durdurulduğunu belirtti. Kararı desteklediklerini belirten bir BBC yetkilisi de bu zor durum karşısında Dışişleri Bakanlığı, Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı’nın direktifleri doğrultusunda hareket edeceklerini duyurdu.

​Son gelişmelerin ardından geçtiğimiz yıl 3.6 milyon pound’un üzerinde harcama yapılan ve yatırımlarını giderek arttıran televizyon ve dizi endüstrisinin yeni tip corona virüs nedeniyle zor günler geçirmeye devam edeceği belirtiliyor. Ülkenin önde gelen kanallarından BBC’nin çeşitli projelerine ara vermesinin ardından özel sektörden de birçok erteleme ve iptal haberi gelmeye devam ediyor. Bu endişe verici durumun ne zaman bir çözüme ulaşacağı da belirsizliğini koruyor.

Berlin Filarmoni Orkestrası, The Philharmonie Berlin’in 19 Nisan 2020 tarihine kadar corona virüs tedbirleri kapsamında kapalı tutulacağının açıklanmasının ardından konserlerine dijital platformlarda devam etme kararı aldı. İlki 12 Mart’ta gerçekleştirilen online konserlere 13 ve 14 Mart’ta da aynı şekilde devam edileceği duyuruldu.

​Corona virüs nedeniyle dünya genelinde birçok konser, festival ve etkinlik iptal edilirken Berlin Filarmoni Orkestrası ise ara vermeden dinleyicilerle buluşmaya devam ediyor. Aldığı karar doğrultusunda boş salonda gerçekleştirilen konserler, online olarak izleyicilerin karşısına çıkıyor. Ücretsiz olarak yayımlanan konserler sanatseverlere moral verme amacı güdüyor.