GÜNDEM
  • 18-04-2024

    Tolga Karaçelik’in, başrollerini dünyaca ünlü oyuncular Steve Buscemi, Britt Lower ve John Magaro’nun paylaştığı yeni filmi The Shallow Tale of a Writer Who Decided To Write About A Serial Killer, New York’ta düzenlenen 2024 Tribeca Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapacak.

    Tolga Karaçelik’in yazıp yönettiği dördüncü filmi The Shallow Tale of a Writer Who Decided To Write About A Serial Killer (Bir Seri Katil Hakkında Yazmaya Karar Veren Bir Yazarın Sığ Hikâyesi), çekimlerinin yapıldığı New York’ta 5-16 Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek 2024 Tribeca Film Festivali’nin Spotlight bölümü kapsamında 8 Haziran’da ilk kez izleyici karşısına çıkacak. Karaçelik’in İngilizce çektiği ilk film olan The Shallow Tale of a Writer Who Decided To Write About A Serial Killer’ın 22 gün süren çekimleri New York’un farklı noktalarında; post prodüksiyon çalışmaları ise New York, Los Angeles ve İstanbul’da gerçekleşti.

    ​Filmin yapımcılığını Cinegryphon Entertainment çatısı altında Sinan Eczacıbaşı, Scott Aharoni ve Mustafa Kaymak’la birlikte Wren Arthur ile Steve Buscemi’nin Olive Productions ve Alihan Yalçındağ’ın May Productions şirketleri, Tolga Karaçelik ve Alex Peace Power üstleniyor. Filmin uygulayıcı yapımcıları ise Britt Lower, John Magaro, Kanat Doğramacı (Asteros Film), Ali Yürüer, Aret Taşçıyan ve Irmak Pakdemir. Görüntü yönetmenliğini, Black Bird ile Emmy ödülü alan ilk kadın görüntü yönetmeni Natalia Kingston’ın; prodüksiyon tasarımını American HoneyHanna gibi yapımlara imza atan Lance Mitchell’in üstlendiği filmin müzik süpervizörlüğünü Emmy ödüllü Ciara Elwis yapıyor. Dünya çapındaki haklarını ABD’nin önemli şirketlerinden CAA Media Finance ve UTA’in yönettiği filmin kurgusu ise Evren Luş’un imzasını taşıyor.

    0
    0
    119
  • 18-04-2024

    Semiha Berksoy’un eserleri, Venedik Bienali bünyesinde, Adriano Pedrosa’nın küratörlüğünü üstlendiği 60. Enternasyonel Sanat Sergisi’nde “Foreigners Everywhere” başlıklı sergi ile sanatseverlerle buluşuyor.

    60. Venedik Bienali, 20 Nisan’da Venedik’de yer alan Arsenale ve Giardini’de izleyicilerle buluşuyor. Galerist, Semiha Berksoy’un Venedik Bienali’nde katılacağını duyurdu. Berksoy’un eserleri, Venedik Bienali dahilinde ikinci kere sergileniyor; Berksoy, ilk olarak 2005 yılında Rosa Martinez ve Maria de Corral eş küratörlüğünde gerçekleşen 51. edisyona dahil edilmişti.

    Berksoy’un resimlerinde bir sembol olarak karşımıza çıkan “kader çizgisi”, otoportre ve portreleri başta olmak üzere çoğu yapıtında izlenebiliyor. Bu çizgi, tuval yüzeyini enlemesine bölen, genel olarak baş ve gövdeyi ayıran, kalın ve siyah bir kontur olarak ezeli ve ebedi bir zaman-mekâna işaret ediyor. Sanatçının, Annem Ressam Fatma Saime, Annesine Göbeğinden Bağlı Çocuk (1966), Gülen Otoportre, Gören Otoportre (1969), Duran Otoportre (1968) ya da 1972 tarihli Bozulamayan Kader Çizgisi, Ümit, Cendereye Vurulmuş Kadın, Doğum-Annem, Keder Otoportre gibi yapıtlarında ortaya çıkan kader çizgisi, umut ve yitim, yaşam ve ölüm, yeraltı ve yerüstü, geçmiş ve geleceğin biçimsel ifadesi olarak izleyici karşısına çıkıyor. Sanatçının kader çizgisinin baskın bir ifade ile ortaya çıktığı resimlerinde daha fazla annesi yer alıyor. Berksoy’un hayatındaki en önemli figür olan annesi Fatma Saime Hanım’ı henüz sekiz yaşındayken kaybetmesi, onun hayata bakış açısının şekillenmesi ötesinde hayatta kalabilmek için sanata tutunmasında belirleyici oldu. Annesini merkezine aldığı sayısız resimlerinden Annem Ud Çalarken (1958), Annesi Tarafından Kötülükten Korunan Kız (1970), Korku (1971), Annem ve Ben’de (1974) izlendiği gibi Fatma Saime Hanım, Berksoy’un resimlerinde güzelliğin, zarafetin, şefkatin, yaşamın ve ölümün bir sembolü. Annesinin çok sevdiği renk olan eflatunu onun başının etrafında bir hare olarak resimleyen sanatçıya göre ölüm, yaşam ile iç içe ve ayrılmaz bir kavram ve annesi başta olmak üzere sevdiği insanların ruhunu hep yanında hissederek resimlerinde yaşatıyor.

    Künye:
    1. Fotoğraf: Bennu Gerede
    2. Semiha Berksoy, Annem Ressam Fatma Saime, 1972, duralit üzerine yağlı boya, 93 x 65 cm. Sanatçı varislerinin ve Galerist’in izniyle​

    0
    0
    114
  • 18-04-2024

    Pera Müzesi Öğrenme Programları, Çağdaş Drama Derneği iş birliği ile hazırladığı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel bir etkinlik programını 21 Nisan Pazar günü Pera Müzesi’nde çocuklarla buluşturacak.

    Yaratıcı drama tekniklerinin kullanıldığı “Zamanın Ötesinde” başlıklı programda, müzeyi etkileşimli bir şekilde keşfeden çocuklar, aynı gün saat 14.00’te Atta Festival’in Kabuk oyununu da izleme fırsatı bulacak.

    21 Nisan Pazar günü saat 11.00-12.45 arasında eş zamanlı gerçekleşecek atölyelerde, müzenin her bir katını yaratıcı drama yöntemiyle deneyimleyen çocuklar, gezdikleri sergilerin izleyicisi olmakla kalmayıp, serüvenlerine de dahil olacak. Bir tanışma çemberi ile başlayan atölyeler, farklı yaş gruplarından çocukların farklı katlara çıkacakları ve her grubun müzedeki beş katın tamamını deneyimleyeceği şekilde kurgulandı.

    7-8 yaş grubuna yönelik “Geçmişteki Gelecek” atölyesinde, yaratıcı drama yöntemlerini sergi katında deneyimleyen çocuklar, bu oyunlu tecrübenin ardından atölye katına inerek çeşitli malzemelerle gelecekte kendilerine bugünü hatırlatacak bir tasarım yapacaklar. 9-10 yaş grubuna yönelik “Burada ve Tam Şu Anda!” atölyesi ile 11-12 yaş grubuna yönelik “Zamanların Arasında” atölyesinin katılımcıları da aynı yöntemi izleyerek önce müzeyi yaratıcı drama yöntemi ile geziyor, ardından kendi “gelecek hatıraları”nı tasarlıyorlar.

    Pera Müzesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında aynı gün saat 14.00’te Atta Festival’in Kabuk adlı tiyatro oyununu çocuklarla buluşturacak. İKSV tarafından verilen Gülriz Sururi - Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü desteğiyle üretilen oyun, uzak diyarlardan gelen üç kardeşin bir an önce uyuyabilmek için verdikleri mücadeleyi anlatıyor.

    ​“Zamanın Ötesinde” programı hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    202
  • 18-04-2024

    Gonzalo Rubalcaba, Turning Points albümünün turnesi kapsamında, 25 Nisan Perşembe akşamı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda müzikseverlerle buluşacak. Ünlü piyaniste konserde, kontrbasçı Matt Brewer ve davulcu Ernesto Simpson eşlik edecek.

    3 Grammy, 3 Latin Grammy ödülü, 18 Grammy adaylığı bulanan Gonzalo Rubalcaba, kariyeri boyunca caz listelerinin en çok satanlarında yer alan onlarca kayıta imza attı. Kayıtları ve eşsiz piyano tekniğiyle çağdaş caz müziğine damga vuran isimlerden biri olan Rubalcaba, Piano & Keyboard dergisinin 20. yüzyılın en büyük piyanistleri arasında yer aldı.

    Küba'nın Havana şehrinde müzikle iç içe büyüyen sanatçı; Dizzy Gillespie, Charlie Haden gibi caz ikonlarının desteğiyle uluslararası alanda tanındı. Blue Note gibi prestijli plak şirketleri için sayısız albüme imza atan Rubalcaba; Joe Lovano, Ron Carter, Charlie Haden, Jack De Johnette, Paul Motian, Dennis Chambers, Michael Brecker gibi önemli isimlerle çalıştı.

    ​2022 yılında 5Passion plak şirketinden çıkardığı Skyline albümü ile En İyi Enstrümental Caz Albümü Grammy ödülünü kazanan Rubalcaba, aynı yıl Aymee Nuviola ile kaydettiği Live In Marciac ile Latin Grammy ödülünü aldı. Sanatçı, 2023 yılında Trio D'ete adıyla yeni bir üçlü kurarak Skyline albümünün devamı niteliğinde olan Turning Points albümünü kaydetti. Sanatçı albümünün turnesi kapsamında 25 Nisan Perşembe akşamı CRR’de konser verecek. Konserin biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    193
  • 18-04-2024

    Contemporary Istanbul tarafından düzenlenen CI Bloom sanat fuarının üçüncü edisyonu, 25 Nisan ön izleme, 26-28 Nisan tarihleri arasındaki genel ziyaretçi programıyla Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonları’nda gerçekleştirilecek.

    Yeni nesil sanatçıları ve sanat profesyonellerini sanatseverlerle bir araya getiren fuarda 24 çağdaş sanat galerisi, 5 kurum ve inisiyatifin 267 sanatçının 568 eseri sergilenecek. Ankara’dan Belm'art Space, İstanbul'dan 10_12 galeri ve Brieflyart galeri ile birlikte Çanakkale'den inisiyatif Mahal fuarda ilk kez ziyaretçilerle buluşturacak. Bu yıl CI Bloom, Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW ve LG OLED’in partnerliğinde yer alacak.

    CI Bloom’un yeni edisyonunun katılımcıları arasında; Art On Istanbul, İstanbul; Belm'art Space, Ankara Bozlu Art Project, İstanbul; Brieflyart, İstanbul; BüroSarıgedik, İstanbul; C.A.M. Galeri,İstanbul; den art, Antalya; DifoArt, İstanbul; Dirimart, İstanbul; Galeri Bosfor, İstanbul; Galeri 77, İstanbul; Galeri Siyah Beyaz, Ankara; Muse Contemporary, İstanbul; One Arc Gallery, İstanbul; Pg Art Gallery, İstanbul; Pi Artworks, İstanbul, Londra; Piramid Sanat, İstanbul; Sanatorium, İstanbul; Simbart Projects, İstanbul; Taksim Sanat, İstanbul; Vision Art Platform, İstanbul; x-ist, İstanbul; Zilberman, İstanbul, Berlin, Miami; 10_12 Gallery, İstanbul yer alıyor. Katılacak kurum ve inisiyatifler arasında; Borusan Contemporary, İstanbul; Contemporary Istanbul Vakfı, İstanbul; Koli Art Space, İstanbul; MAHAL, Çanakkale; NOKS Art Space, İstanbul bulunuyor. CI Bloom, bu yıl 3 genç katılımcı galeri ve onların temsil ettiği sanatçılara ev sahipliği yapacak. Bu yıl ilk kez CI Bloom’a katılacak yeni galeriler ve inisiyatif arasında; Brieflyart, İstanbul; Belm'art Space, Ankara; 10_12 Galeri, İstanbul; Mahal, Çanakkale (inisiyatif) yer alıyor.

    Dijital sanat alanında izleyicilerin karşısına çıkacak olan “Living Things”, DECOL prodüksiyonuyla sanat ve teknolojiyi bir araya getirecek. İsveç’in ünlü DJ’i Todd Terje, 27 Nisan’da gerçekleşecek performansıyla, CI Bloom’da katılımcılarla bir araya gelecek. Medya sanatçısı Ahmet Said Kaplan’ın DECOL iş birliğiyle hayata geçirdiği “Living Things” (Canlı Şeyler) sergisi, izleyicilere “canlılar” kavramını farklı ve etkileyici bir biçimde deneyimleme fırsatı sunacak.

    Borusan Otomotiv'in Türkiye distribütörlüğünü yaptığı BMW, CI Bloom’un üçüncü yılında Borusan Contemporary iş birliğiyle Universal Everything Stüdyosu'nun 1000 Hands isimli projesi eşliğinde Yeni BMW X2’yi sergileyecek.

    LG OLED, çağdaş sokak sanatı hareketinin önemli isimlerinden sanatçı, sosyal aktivist ve OBEY sokak giyim markasının kurucusu Shepard Fairey ile gerçekleştirdiği global iş birliğini CI Bloom’un 3. edisyonunda sanatseverlerin beğenisine sunacak. Shepard Fairey tarafından özel olarak seçilen ve günümüz toplumunun karşı karşıya olduğu en acil sorunlardan bazılarına dikkat çeken çalışmaların yer aldığı sergide, sanatçının tanınmış eserleri LG OLED ekranlarında izleyicilerle buluşacak.

    House of Brothers Lounge, multidisipliner sanatçı Lal Batman'ın video art, dijital manipülasyon, heykel ve yağlı boya üretimlerini dijital ve plastik araçları kullanarak harmanladığı yeni mekânsal enstalasyonu Blended Valley adlı eserini sanatseverlerle bir araya getirecek.

    Mustafa Taviloğlu’nun 1972 senesinde başlattığı koleksiyonundan eserler Contemporary Istanbul Vakfı organizasyonuyla beş farklı mekânda aynı anda izleyici karşısına çıkacak. Taviloğlu koleksiyonundan 2400 eserin yanı sıra 157 yabancı sanatçının 300 eseri sergilenecek. Koleksiyon dört ay boyunca İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, Artİstanbul Feshane, Müze Gazhane, Haliç Tersanesi, Metro Han, İş Bankası Kibele Sanat Galerisi’nde izleyici karşısına çıkacak.

    Contemporary Istanbul tarafından organize edilen CI Bloom; Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW ve LG OLED partnerliğinde, Türk Hava Yolları, Miles & Smiles iş birliğinde, Pernod Ricard Turkiye host partnerliğinde gerçekleştiriliyor. Detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

    Künye:
    1. Vahram Davtian Paparazzi 2021 Oil on canvas 140x140cm
    2. Gamze Taşdan, Lavanta Bahçesi, 2024, kağıt üzerine akrilik, 35 x 50 cm 
    3. Hüseyin Avni Lifij “Alegori” Serisi’ne Referans_2024_Mixed media on canvas, 150x190 cm
    4. Ani Celik Arevyan Untitled(No.2) 1993
    5. x-ist
    6. Nunzio Paci, Where Dreams Dance With Memories, cm 50x50, tempera and graphite on canvas, 2024
    7. Sandra Del Pilar - Tzompantli, 2023
    8. Erdal İnci Galata II 8K
    9. mentalKLINIK Hyperspring 

    0
    0
    321
  • 18-04-2024

    İş Sanat’ın edebiyatla müziği sahnede buluşturduğu dinleti serisinde 6 Mayıs akşamı Melih Cevdet Anday’ın şiirlerinin seslendirileceği “Ah, Yalnızlığın Gömük Kapıları” başlıklı dinleti gerçekleşecek.

    Dinleti, adını Anday’ın “Teknenin Ölümü” başlıklı şiirindeki bir dizeden alıyor. Bu dinletide, edebiyatseverler “Bence şiir ne yerdedir ne göktedir, biz onu bulmayız, her sefer yeniden yaratırız,” diyen şairin, insanın doğayla ilişkisini odağına koyan dünyasıyla buluşacak.

    Atilla Birkiye’nin metinlerini hazırladığı, müzik direktörlüğünü Serdar Yalçın’ın üstlendiği, sahne uygulamasını ise Mehmet Birkiye’nin yaptığı dinletide şiirleri Tilbe Saran, Metin Belgin, Bülent Emin Yarar ve Hakan Gerçek seslendirecek. Seda Subaşı (keman), Ceren Gürkan (keman), Verda Gül (viyola) ve Şemsa İdil Ural (viyolonsel) da şiirlere müzikle eşlik edecek. 

    İş Kuleleri Salonu’nda gerçekleşecek ücretsiz etkinliğe katılım için buradan rezervasyon yapabilirsiniz.

    0
    0
    195
  • 17-04-2024

    BKM, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında dünyanın en büyük kukla gösterilerinden biri olan Dragons and Mythical Beasts’i 19-23 Nisan tarihleri arasında Maximum Uniq Hall’de izleyicilerle buluşacak.

    Dragons and Mythical Beasts gösterisinde; ejderhalar, mistik ve sevimli canavarlar izleyicileri farklı bir yolculuğa çıkartacak. İngiltere tiyatrosunun en önemli ödüllerinden Olivier Ödülü adayı olan şov, mitolojik hikâyeleri büyüleyici bir atmosferle çocukların beğenisine sunuyor. Heyecan, aksiyon, eğlence, gizem ve sırlarla dolu şov çocuklar ve ailelerini bir dünya gezisine çıkarıyor. Devasa taş trol, gizemli Indrik, görkemli Griffin, tek boynuzlu at, diş perisi ve ejderha gibi birçok kukla çocukların hayal gücünü geliştirecek, fantastik hikâyeler ile tanıştıracak. 

    Dragons and Mythical Beats, 19-23 Nisan tarihleri arasında 10 farklı gösteri ile Maximum Uniq Hall’de olacak. Gösterinin biletlerine buradan ulaşabilirsiniz.

    0
    0
    181
  • 17-04-2024

    Orhan Umut’un “Gece Görüşü” başlıklı kişisel sergisi, Zeynep Öztürk küratörlüğünde 18 Nisan-11 Mayıs tarihleri arasında DG Art Project’te sanatseverlerle buluşacak.

    Orhan Umut’un resimlerinde yalnızlığın ve bırakılmışlığın rengine bürünmüş insanlar yer alıyor. Bu insanlar, her türden yabancılaşmanın ve insanilikten uzaklaşmanın dünyasında her nasılsa yaşama sevinçlerini koruyorlar ve umutlarını yeşil tutuyorlar. Bu sebeple kendilerine ait münhasır alandan çıkarak, kolektif bir üretim alanı olan sokağa taşıyorlar. Bu hâlleriyle güven veren, yatıştıran ve bizimle olan figürler olarak izleyici karşısına çıkıyorlar.

    ​Ana teması “Gece Görüşü” olan sergide, bazı şeylerin üstesinden gelemeyeceklerinin farkında olan kahramanlar, bir hayal unsuru olan gündüzü ve aydınlığı konuşmaya devam ediyorlar. Onların bir arada olmaları, ef ve püf kumpanyasıyla özelleştirilmiş hayata karşı bir reddediş ve mekân anlayışına katkı olarak görülebilir. Sanatçının eserlerinde somut gözlemlerle kavramsal düşüncelerin buluştuğu bir dünya izleyici karşısına çıkıyor. Kültürel çeşitliliğin, yalnızlığın ve bırakılmışlığın renklerle bütünleştiği eserler; izleyicileri derin bir düşünceye ve duygusal bir yolculuğa çıkarıyor.

    0
    0
    264
  • 17-04-2024

    Akademisyen yazar Kevin J. Wetmore Jr.’ın, tarih boyunca her kültürde kendine bir yer bulan insan yiyen canavarlara dair anlatılara odaklanan araştırması Ölü Yiyiciler, Selin Kurugül’ün çevirisiyle Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlandı.

    Wetmore, mitolojiden çağdaş popüler kültüre uzanarak hortlaklar, yamyamlar, zombiler, vampirler, gulyabaniler gibi ölü yiyen tüm şeytani yaratıklar hakkındaki mitleri ve hikâyeleri inceliyor.

    “Dünya üzerindeki her kültürde, insan yiyen canavarlara dair anlatılara tanık oluruz. Grendel’den ortaçağda bir yamyam olan Sawney Bean’e; antik İran’daki gulyabanilerden Teksas Katliamı’na kadar, bu varlıkların insanları yediği her hikâye, evrensel ve bir o kadar da korkutucu nitelikler taşır. Mitolojiden başlayarak tarihe ve çağdaş popüler kültüre yönelen Wetmore, antik Yunan tanrılarının insanlarla beslenme hikâyelerinden Tibet’teki gökyüzü cenazelerine; Zerdüştlükten modern toplumlardaki gerçek yamyamlık vakalarına kadar görünüşte insanlık dışı olan bu eylemleri inceleyerek Ölü Yiyiciler’de, ceset yiyenlerin bizlere insan doğası ve en derin korkularımıza dair pek çok şey öğretebileceğini ortaya koyuyor."

    0
    0
    181
  • 17-04-2024

    Artweeks İstanbul’un 9. edisyonu, Bilgili Holding ev sahipliğinde, UBS ana sponsorluğunda 20-28 Nisan tarihleri arasında The Ritz Carlton Residences, İstanbul B Blok’ta sanatseverlerle buluşacak.

    Bilgili Sanat ve Sabiha Kurtulmuş organizasyonu ile düzenlenen etkinlik, sanatın evrensel dilini yansıtan eserlerle sanatseverler ve sanatçılar arasında bağlantı kurmayı hedefliyor. Sanat galerilerinin yanı sıra, kurumsal ve özel koleksiyonların, müze koleksiyonlarının yer alacağı Artweeks Istanbul, yeni edisyonunda küratoryel projelere ayrılan “Storytellers” bölümü, Bilgili Sanat’ın projesi bağımsız sanatçıları bir araya getiren ONE Akaretler 101 adını taşıyan seçkisinin yer aldığı “Nexus” alanı ve İstanbul dışından katılan galerileriyle birçok yeniliğe imza atmaya hazırlanıyor. Katılımcı galeriler arasında MERKUR Galeri, Martch Art Project, Anna Laudel, Sevil Dolmacı, Rıdvan Kuday Gallery, Ferda Art Platform, Gallery Kairos, Mine Sanat Galerisi, Ruzy, Collect Gallery, KUN Art Space, The Key Art Gallery, Artopol ve Frank Art Studio yer alırken, kurum sergileri olarak Bilgili Koleksiyonu ve Burhan Doğançay Müzesi ve Koleksiyonu bulunuyor. MT1012 markasıyla Artweeks Istanbul’da ilk kez yer alacak Murat Türkili’nin yanı sıra, solo gösterimlerde Barış Çavuşoğlu x Mercado x Bilgili Sanat, Sedef Gali, Antonio Consentino ve Haluk Akakçe Koleksiyon Sergisi gibi özel çalışmalar da yer alıyor. “Storytellers” bölümünde hikâye anlatıcılığını Beral Madra ve Levent Çalıkoğlu üstlenirken küratoryal projelerin de yer alacağı Artweeks Istanbul katılımcıları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Kültür AŞ’nin kamusal sergi alanı olan Taksim Sanat ve Dijital Deneyim Müzesi bulunuyor. Artweeks Istanbul’da tüm sergiler ve söyleşiler tüm sanatseverlere açık ve giriş ücretsiz.

    ​Bilgili Holding ev sahipliğinde, Lexus’un premium sponsoru olduğu Artweeks Istanbul 9. edisyonunda Soho House Istanbul, Samsung, Atelier Rebul, Minoa, 49 Çukurcuma, Petra Roasting Co., Tepta, Jotun, Bundle, ArtDog Istanbul, Perfect Weekend Magazine, Cherie Flowers, Rido, Motta, Emfa, İkiel, Fenix, Ermas, Geberit, Beşiktaş Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ ile gerçekleştirilecek marka iş birlikleriyle de sanatseverlere farklı deneyimler yaşatacak.

    0
    0
    409
DAHA FAZLA
Geldanlage